Çocukluk yıllarımızda radyoda reklam anonsu vardı.
Bir bilmecem var çocuklar,
Haydi, sor sor,
Çayda kahvaltıda yenir,
Acaba nedir nedir?
Bisküvi denince akla..
Tamam şimdi buldum..
Hemen onun adı gelir..
Eti eti eti..
Bu reklam dilimize pelesenk olmuştu.
Böylesi zamanda bende bir bilmecem var, vefa denince akla bazı güzel insanların adı gelir değil mi?
Burada anti parantez olarak vefa deyince 1998 yılından başlayarak uzun yıllar spor yöneticisi olarak beraber çalıştığım şimdi 28. Dönem Konya Milletvekilimiz Mehmet Baykan aklıma gelir. Cenabı Allah işini gücünü rast getirsin.
Rahmetli babam kin tutmayacak kadar olgun, ama yaşadıklarımı unutmayacak kadar mükemmel bir hafızaya sahibim. Derdi ben de oğluyum…
Sonrasında da ben derim ki; Uzağı hiç gidemeyeceğimiz yer sanırdım. Meğer uzak, bir yüreğin bir yüreğe varamadığı yermiş.
Ben vefa üzerine yazmaya devam edeyim.
“VEFA NEREDE BAŞLAR?”
Öncelikle vefa iki cihan nuru ve insanlığın kurtarıcısı Peygamberimizi sevmekle başlar.
Diyenler. Bu sorunun cevabını bildi.
İnandığın ve her iki dünyan için rehber olarak gördüğün tek sevgili, tek elçi ancak ve ancak Peygamberimiz Hz. Muhammed (SAV) efendimizdir.
Hayatımızı her manada onun desturları ile donatırsak bir anlam kazanır.
Hz. Ebubekir (ra) gibi sadık ve vefalı olmalıyız.
Adı zikredildiği zaman içtenlikle ve huşu ile Peygamberimize salâvat göndermeliyiz.
Bu noktada cimri olmamalıyız.
Nitekim Peygamberimiz Hz. MUHAMMED (sav);
“ ASIL CİMRİ YANINDA ZİKREDİLDİĞİMDE, ÜZERİME SELAVAT GETİRMEYENDİR.” (Hadisi Şerif- Süneni Tirmizi)
Buyuruyor.
Yani; ne zaman Peygamber Efendimiz HZ. MUHAMMED (SAV) ismini duyar isek salâvat getirmeliyiz.
Öyle ise bu hadisi Şerifi hiçbir zaman unutmamalıyız!
Ki, Ümmeti olduğumuzu unutmayalım.
Öyle değil mi?
Demek ki, vefa mensubu olduğun İslam Dininin dünya üzerinde bize tebliğ eden Hz. MUHAMMED (SAV) Efendimize teşekkür ve salâvat gönderme ile başlıyor.
Böylesi başlangıcı olmayanın vay haline!
Diyerek yazımı bitiriyorum.
Cenabı Allah bizleri iki cihan ser veri Hz. MUHAMMED (SAV) Efendimizin şefaatinden mahrum etmesin!
Amin!...
*
Ersal Özkan Kardeşim Pazar günü paylaşım yapmış;
Bugün Pazar kimsesizleri, hastaları, yarın ölecekmiş gibi veda şarkıları söyleyenleri.
Ziyaret edin!
Kim nerede kahvaltı, alışveriş yaparsa yapsın.
Bugün vefa yanınızı besleyin!
Vefası olmayanın sefası olmaz.
Unutmayın!
Böylesi hal içinde olan senenin belli gününü sılayı rahime ayıran Dorlalı İstiklal Savaşı Namı diğer Ezzali Amca, Aziz Ali Kaplan Amcamızı rahmetle anıyorum.
Ha bunun yanında unutmadan çok kıymettar yol arkadaşım Himmet Tömtöm aynı hal üzerindedir. Kıratın yanında duran hem huyundan suyunda faydalanır deler ya benim de güzellikler içinde olmama vesile oluyor. Allah ondan razı olsun..
Bütün böylesi vefakâr, cefakâr olanlara selam olsun!
