Bitkisel üretime temel destek, planlı üretim desteği ve üretimi geliştirme desteği verileceği geçtiğimiz günlerde açıklandı. 2025- 2027 yıllarını kapsayacak olan açıklanan bu destekler havza bazlı desteklere ve ürün planlamasını esas alan destek ve planlamalara bir geçiş olarak kabul edilmelidir.

Üretim maliyetine göre ürünler kategorilere ayrıldı ve her kategori için destek katsayıları belirlendi. 2025 yılı için destek katsayı değeri dekarda 244 lira oldu. Temel destekle tüm ürünler için mazot maliyetinin % 50'si ve gübre maliyetinin % 25'i karşılanacak denilmektedir.

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, "Üretim Planlaması ve Yeni Destekleme Modeli" toplantısında bitkisel üretim planlamasının 1 Eylül itibarıyla hayata geçirildiğini açıklamıştır.

"Tarımda Yeni Dönem: Üretim Planlaması ve Yeni Destekleme Modeli" konulu basın toplantısında, son dönemde iklim değişikliği, nüfus artışları, doğal afetler, göç, gıda milliyetçiliği, jeopolitik riskler ve daha birçok konunun tarımsal üretimi riskli hale getirdiğini bakan Yumaklı söylemiştir.

20,2 milyon hektarın da geriye kalan ürünlerin üretilmesi için kullanıldığına işaret ederek, Sayın Tarım Bakanı Yumaklı şunları söyledi: açıklamalarında "Üretim planlamasına başlarken, Türkiye'de yaklaşık 206 başlıkta geniş bir yelpazede üretim yapıldığını göz önüne alarak stratejik ürünlerden başlamayı hedeflediklerini. Belirlenen bu 13 stratejik ürün, hububat, baklagil, yağlı tohumlar ve diğer dediğimiz patates ve soğan gibi ürünlerin, ülkemizdeki 20,2 milyon hektarın 15,6 milyon hektarında bu ürünlerin ekildiğini belirtmiştir. Tarımda yeni dönemle üretim planlamasının başlatıldığını ve yaklaşık yüzde 77'si oranında ekilen ürünleri planlamaya alınmış olduğunu belirtmiştir.

Bölgelere göre il ve ilçeler bazında belirlenen ürünlere belirtilen oranlarda destekler açıklamalarda belirtilmiş olup o ürünlerin yetiştirilmesi planlamaya dâhil edilmiş ve desteklenmiş olmaktadır.

Umut ederim ki diğer ürünler içerisinde bölgelere göre önemli olanları da kısa süre içerisinde değerlendirilir. Önemli ihraç ürünlerimiz ve ülkemiz insanının önemli tüketim ürünleri debu planlamaya dâhil edilmelidir.

Bu yazımda sadece bir konuya değineceğim. Açıklamalarda serin iklim tahıllarından sadece arpa ve buğday dışında çavdar tritikale ve yulafa yer verilmemesi bir eksiklik olarak görülmektedir. İnşallah kısa zamanda dikkate alınır.

Öğrencilerimize ders anlatırken su isteği ve toprak verimlilik isteği gibi isteği fazla olan bitkileri sıralarken şu sıralamayı söylerdik; en fazla su isteği olan yulaf, buğday, arpa, tritikale ve çavdar şeklinde sıralandığını, en fazla toprak isteği olan buğday, arpa, yulaf, tritikale ve çavdar veya arpa, buğday, yulaf, tritikale ve çavdar şeklinde sıralanmaktadır derdik.

Bu sıralamada da görüldüğü gibi yulaf tritikale ve çavdar ülkemizde geniş alanlarda ekilmemesine rağmen ekimi yapılmakta ve değerlendirilmekte olan serin iklim tahıllarındandır.

Tüik verilerine göre (2022 yılı) buğday üretimi 19.750.000 ton, arpa üretimi 8.500.000 ton, çavdar üretimi 273.000 ton, yulaf üretim 365.000 ton ve tritikale üretimi 320.000 ton olmuştur. Görüldüğü gibi buğday ve arpa kadar üretimi olmasa da önemsenecek miktarda diğer üç serin iklim tahılı da ülkemizde yetiştirilmekte ve çeşitli kullanım alanlarında tüketilmektedir.

Özellikle su kıtlığı çekilmeyen havzalarda yulaf üretimi teşvik edilmeli ve desteklenmelidir.

Su kıtlığı olan bölgelerde buğday ve arpanın desteklenmesi yanında daha az su tüketen ve daha az verimlilik düzeyinde olan topraklarda yetişme özelliğine sahip olan çavdar ve tritikale mutlaka desteklenerek bu ürünlerin daha fazla alanda ekilmesi ve üretiminin artırılması gereklidir. Özellikle su kıtlığı çekilen bölgelerde arpa ve buğdayın desteklendiği havzaların bazılarında çavdar ve tritikale ekimi planlamaya ve desteklenmeye alternatif bitkiler olarak dikkate alınmalıdır.

Bu ürünlerin ekim alanı ve üretim miktarlarında önceki yıllara göre artış trendi de yüksektir, bu artış desteklemelerle sürdürülmeliydi.

Uygun olan bölgelerde bu ürünler de mutlaka planlamaya alınmalı ve desteklenmelidir.

Bu üç serin iklim tahılının resmi araştırma kurumlarınca tescil edilmiş çeşitleri de vardır.

Gözden kaçtığını düşündüğüm bu önemli husus bu bitkilerin önemi ve yetiştirilme özellikleri göz önüne alınarak değerlendirilmelidir.