Çok değil daha dört ay önce Fransa Cumhurbaşkanı Macron: NATO'nun beyin ölümünün gerçekleştiği, üyeler arasında koordinasyonun yok olduğu ve NATO Antlaşması'nın bir üyeye yapılan saldırıyı tüm üyelere yapılmış sayan ve kolektif savunma öngören 5'inci maddesine inancının belirsiz olduğu istikametinde durum tespiti yapmıştı.

Savaş başlayalı bir ayı geçti. Başında da belirttiğimiz gibi süre uzadıkça tahribat arttı, barış henüz ufukta görülmüyor ve savaşın nereye doğru evirildiği kestirilemiyor. NATO’nun başkanlar düzeyinde olağanüstü toplanması ve 79 maddelik sonuç bildirgesinde önemli ölçüde Rusya ve Çin’i hedef alması, önemli bir gelişme olarak kaydedilebilir.

Savaşın meydana getirdiği travma ile nerden nereye… Bu savaş, beyin ölümü gerçekleşen NATO’nun tabiri caizse tekrar dirilmesine, hatta iyileşmesine ve ayağa kalkmasına ve NATO’ya mesafeli ülkelerin bile savunma refleksiyle hareket ederek yakınlaşmasına yol açmıştır. Yaptırım kararları, lojistik ve finansal destekleriyle gün geçtikçe NATO’nun savaşan taraf haline gelmeye başladığı söylenebilir. Bu hal, hatırıma, Türkiye’nin 1950’li yılların başında Rusya’nın etkisiyle NATO’ya girmesini getirdi. Bu konu etraflıca ele alınması gerektiğinden bahs-i diğer…

Diğer taraftan Ukrayna tarafından Liman girişlerine döşenen ve bilahare serbest kalan mayınların İstanbul Boğazı Kuzey girişine kadar gelmesidir. Bunun üzerine Boğaz bir süre gemi trafiğine kapatılmış ve tespit edilen mayının emniyete alınmasından sonra tekrar Boğaz gemi trafiğine açılmıştır. Boğazın kuzeyinden Kefken açıklarına kadar gün batımından aydınlanmasına balıkçılık faaliyetleri yasaklanmıştır. Mayın tehlikesi, deniz ticaretini etkiler ve navlunları (yük taşıma fiyatını ) artırır ve enflasyona sebep olabilir. Karadeniz’de kıyısı bulunan 7 ülkenin ekonomisi önemli ölçüde deniz ticaretine bağlıdır. Bölgedeki istikrarsızlık doğrudan bölge ülkelerini etkiler hale gelmiştir. Savaş ve lojistik zincirindeki aksamalar bölge ülkeleri için başta gıda ve ekonomik krizin alarm zillerini çaldırmaktadır.

Evet, ülke olarak başta tarım politikalarına öncelik ve ağırlık vererek, kültürümüzde var olan îsar ahlakıyla, diğergâmlıkla, ve dayanışma bilinciyle bu zor dönemi geçirebiliriz. Ve en önemlisi, Şair ve hekim Abdülhak Molla’nın: "Bu mesel ile bulur cümle düvel fevz-ü felâh; Hazır ol cenge eğer ister isen sulh-ü salâh." dediği gibi tüm devletler için kurtuluşun ibretlik ifadesi: Barış istiyorsan, savaşa her daim hazır olmaktır.