Daha ne kadar bekleyeceğiz? Daha ne zamana kadar toz yutmaya devam edeceğiz? Daha ne zamana kadar trafik keşmekeşi yaşayacağız? Daha ne zamana kadar çukurlara girip araçlarımızın hasar görmesine göz yumacağız?

Evet, ülkeyi kan gölüne çeviren terörden söz etmiyorum. Zaten içimiz, yüreğimiz kan ağlamaya devam ediyor. Maalesef, ülkemizi, cennet vatanımızı bir iç savaşa doğru sürüklemek isteyen iç ve dış düşmanlar da boş durmuyor. Artan şehit haberleri her yerde bir ateş topuna dönüşmüş durumda ve bu ateş şehir şehir, kasaba kasaba, köy koy, mahalle mahalle her yere yayılıyor.

Ajanlar iş başında, provakatörler iş başında, hainler iş başında, şeytanın uşakları iş başında, fitneciler iş başında boş durmuyor.

Allah bizlere akıl, fikir ve basiret versin. İnşallah oyuna gelmeyiz. Kardeş kavgasını pompalayan, körükleyen alçakların oyununa gelip de, teröre karşı terörü andıran tepkilerle meydanlarda boy göstermeyiz. Yakıp yıkmayız. Unutmayalım ki yıkmak kolay, yapmak zordur.

Terörü lanetleyelim ama yakıp yıkmayalım. 

Gelelim asıl meseleye, içinde bulunduğumuz, her gün yaşadığımız, iyice gına gelen bitmeyen meselelerimizden bir kaçına.

Hem bizim gazetede, hem de diğer yerel gazetelerimizde zaman zaman ele alınan meselelerimiz, ne yazık ki mesele olmaya, sorun olmaya devam ediyor.

Yetkililer duymuyor, okumuyor, harekete geçmiyor. Büyükşehir başta olmak üzere ilçe Belediye Başkanlarımız ya da onların danışmanları bu yazılanları nedense ya görmüyor ya da haber vermiyor.

Tren Garı yanındaki İstasyon Evleri ve çevre düzenlemesi bir türlü bitirilemedi. Oradaki trafik akışı bir türlü rayına oturtulamadı.

Meram Belediyesi Hizmet Binası, hizmete açılıyor. Hâlâ çevre düzenlemesi devam ediyor. Ortalık toz duman. Sonu güzel olacak ama işler zamanında tamamlanamıyor.

Hele Tapu ve Kadastro önündeki alt geçit ve üst çevresi tam bir rezalet, alt geçidin altı ve üstü hâlâ tamamlanamamış.

 Aydoğdu'dan Trafik Tescil'e gidip gelenlere bir bakın. İnsanlar demiryollarının rayları üzerinden hoplaya zıplaya geçmeye çalışıyor. Tapu Kadastro önünden Aydoğdu'ya geçişi sağlamak için açılan servis yolu gelişli ve gidişli olarak kullanılıyor. Araçlar park ediyor. Kimse engel olmayınca trafik tıkanıyor. 

Yarın okullar açılınca, ortaya çıkacak durum daha da vahim hale gelecek, Vakıfbank İmam Hatip Okulu tarafından, Niyazi Usta İlkokulu tarafına öğrenciler, öğretmenler, veliler nasıl geliş gidiş yapacak hiç bilinmiyor?

Meram Belediyesi diyorsun, Meram topu Büyükşehir'e atıyor. Ulaştırma Bakanlığı'na atıyor. İyi de siz necisiniz? Yapılan işlerde, alınan kararlarda hiç mi etkiniz ve yetkiniz yok. Hiç mi fikriniz yok?

Gördüğüm kadarıyla Büyükşehir ile ilçe Belediyeleri arasında birlik beraberlik yok, uyum yok. Öyle olunca da beklenen hizmetler aksıyor. İş uzadıkça uzuyor. Bir iki günlük işler bir iki ayda zor tamamlanıyor.

Şehrin her yerinde bir iş yapılmaya çalışılıyor. Ama aylar alıyor, yıllar alıyor. Tramvay Hattı böyle, Eski Buğday Pazarı böyle, İstasyon Evleri böyle, Konya Karaman Demiryolu üzerine yapılan alt geçit çalışmaları böyle. Uzadıkça uzayan işler vatandaşın sabrını taşırıyor.

Islah edilmeye çalışılan tramvay hattı. Tramvayın çalışmaması, dolmuş ve otobüslerle tıka basa yolculuk yapan insanlar iyice çileden çıkıyor.

Delik deşik yollar, yollardaki çukurlar tehlike saçıyor. 

Evet, bazı işler de yapılıyor ama geç yapılıyor. Hacıfettah Mezarlığı'nın batıya bakan kapısı, nihayet yapıldı. Kapı ile Taş Camii Uzunharmanlar Caddesi arasındaki geniş alan ne olacaksa, namazgâh mı, oto park mı, yoksa yeşil alan mı, tamamlanmayı bekliyor.

Paşalı Köprü'de, ortada kalan direk kaldırıldı, yol genişledi. Kim yaptıysa Belediye ya da Medaş teşekkürler. Ama yol asfaltlanmayı ve trafik işaretleriyle düzenlenmeyi bekliyor.

Evet, koca bir şehirde yaşadığımızı, işlerimizin, sıkıntılarımızın çok olduğunu biliyorum. Sabırlı olunca güzel neticeler alınacağını da biliyorum. Ve bunlar sadece benim gördüklerim. Şehrin diğer alanlarında, sokak ve caddelerinde kim bilir neler var? Ne sıkıntılar var bilemiyorum?

Aman ne olur, biraz daha gayret, biraz daha kontrol, biraz daha hız. Şehirde yaşanan bu aksaklıklar, bu sıkıntılar, bu düzensizlikler vatandaşı terör kadar muztarip kılıyor, öfkelendiriyor.

Bu halk sizlerden hizmet bekliyor. Bu halk huzur ve refah içinde yaşayacağı temiz, düzenli, plânlı, huzurlu bir şehir bekliyor.

                               HEM NALINA HEM MIHINA

SİGARA PAKETLERİ İÇİN DEPOZİTO ALINSIN

Her sokağa çıkışımda, her yürüyüş yaptığımda sokak ortalarına, kaldırımlara atılmış o kadar çok sigara kutuları görüyorum ki, şaşırıp kalıyorum.

Ne kadar da çok sigara içiyoruz.

Zevkten mi kederden mi bilinmez ama gerçekten çok sigara tüketiyor ve boşalan paketleri de yollar üzerine fırlatıp atıyoruz. Çevreyi kirletiyoruz.

Hem kendi iç organlarımızı, hem de çevremizi kirletmek ne kadar kolay ve ne büyük sorumsuzluk.

Bunu önlemek için ya sigarayı bırakmak, ya da sigara paketlerini çöp kutularına atmak gerekiyor. 

Ya da sigara paketlerini ortaya atmaktan kurtulmak, sigara paketlerine en az 50 kuruşluk bir depozito parası ilave etmek. Sigara paketini geri dönüşüme kazandırmak için böyle bir uygulama yapmak. Sigara maliyetini artırır gibi gözükse de sonunda 50 kuruş geri döneceği için etkili olabilir.

Kâğıt toplayıcıları veya çocuklar bile gördükleri sigara paketini yerden alıp, çevre düzenlemesine katkı sağlayabilir. Okul harçlıklarını çıkarabilir.

Benden söylemesi.

                                             GÜNÜN SÖZÜ

ZALİMLER İÇİN YAŞASIN CEHENNEM!

                                                                                                           Bediuzzaman