Erdoğan, yaptırdığı anketlerin sonuçlarında oy oranlarının düştüğünü görüp Demirel ya da Özal gibi “-dur Cumhurbaşkanlığına sarılayım” diyerek köşke çıkmadı.

Cumhurbaşkanı olduktan sonra da haliyle partizan konuşması anayasaya aykırı durum teşkil ettiğinden susması gerekiyordu. Adam 21 milyon oyla Cumhurbaşkanı olmuş. Susar mı?

Evet sustu. Amma çalı çırpı, nebatat dillendi valla;
feysbuklar, kuşlar, pelikanlar!
E haliyle bizde dillendik. Yazı hayatımıza başladık.
Sonra yaza yaza düşürdük hükûmeti.

Yeri geldi fitnenin kol gezdiğinden, yeri geldi Başbakan'ın fazlasıyla hiçe sayıldığı anlardan bahsettik. Yaza yaza düşürdük tamam, fakat kim gelecek?

Cumhurbaşkanı, Resmi Gazete'de ilanı vermiş.

Mesai saatleri: 07:00-21:00 hafta sonu tatildir.
Lojmanlıdır(Çankaya Köşkü). Makam aracı tahsis edilecektir, SSK+Yol+Yemek+Prim ve Maaş dolgundur.

Aranan Nitelikler:

  • Diksiyonu düzgün
  • Ekip ve takım çalışmasına yatkın
  • Aktif dinamik ses tonuna ve ikna kabiliyetine güvenen
  • Giyim kuşamına özen gösteren

Düşük profilli Başbakan aranıyor.

֍֍֍



Yükselme, duraklama, gerileme, dağılma hangi evrede olursa olsun Osmanlı'da hiç düşük profilli Sadrazam(Başbakan) olmamıştı. Şu meşhur yüzelliliklerden Damat Ferit Paşa dahil.

Pazar günü kongre yapacağız diye toplanıp kongre yapmalarına dahi izin verilmeyen; sokaklarda demirlere yapışmak zorunda bırakılan muhalefet partisinin muhalifleri, her zaman ki gibi boş konuşur, Ak Parti yapar.

Hükumet 22 Mayıs 2016 Ak Parti kongresiyle düşecek. Öyle süslü cümlelerle gündemi değiştirmeyle olmaz. Ahmet Hoca birinci ağızdan “-sıkıntı yok” diye yalanlansa da, ne kadar üstünü örtmeye çalışsak ta “güneş balçıkla sıvanmaz”. Bal gibi darbedir bu. Laiklik ilkesine de yapılabilirdi ama bu Cumhuriyetçilik ilkesine yapılmış bir darbedir. Son zamanlarda birçok darbe gördük. 

Biri birine anayasa kitapçığı atar(sezer-ecevit). Bir zamanlar teknik üniversite yıllarında iyi de anlaştığı arkadaşının(demirel-erbakan) elinden hükumeti kurma yetkisini alır!v.b.. Örnek çok. Erdoğan ve Davutoğlu ikilisi baba-oğul ya da öz kardeş bile olsalardı olmazdı.
Zira eğri cetvelden doğru çizgi çıkmaz. Türkiye'de sistem eğridir, sistem!

Balık baştan kokar timsali neler gördük neler! Bir adam, milletvekili seçildi bir sezon canlı yayında süper ligde oynanan tüm maçları yorumladı. Bir adam, milletvekili seçildi uyumak için meclise bir yastık-yorgan nevresim takımı getirdi. Bir kadın, milletvekili seçildi hala yemin etmedi. (Sanırım naza çekiyor.) Yemin etmediği içinde Genel Kurul'da hiçbir etkisi yetkisi yok. Hem kim uğraşacak yahu kavga gürültü. Maaşını alıyor, dokunulmazlığı da var. Selamınaleyküm dedi görünmedi kadın.
Meclisiymiş, yok hâkimiyet kayıtsız şartsız milletinmiş! Geç bunları. Al gördük işte Başbakan olsan kaç yazar?

Fikir ve görüşlerinizi [email protected] mail adresime gönderebilirsiniz, elimden geldiğince cevaplarım. (Lüzumsuz mail gönderip Başbakanlık gibi mevsimlik iş tekliflerinde bulunmazsanız da sevinirim.)