“- İktidarların, toplumların örgütlenişi, hukuksal yapısını silahlıların sustuğu yerde bulmaz. Mevcut siyasal iktidarlar savaş kesildiğinde başlamazlar. 

- Savaş öncelikle tabii devletlerin doğuşunu başlattı. Hukuk, barış, yasalar; çarpışmalardaki kan ve çamurdan doğdu. 

-Yasa doğada ilk çobanların vardıkları pınarların çevresinden çıkmaz. Yasa, korkunç tarihleri ve kahramanları belli olan gerçek muharebelerden, zaferlerden, katliamlardan doğar. Yasa kundaklanmış kentlerden, talan edilmiş topraklardan doğar. Gün doğumunda can çekişen şu masumlardan doğar. 

-Kurumların ve düzenin motoru savaştır.” 

La science politique - Montesquieu  

Bir uçak ya da otomobil, onu üreten dahi, mucit ya da mühendisin tarif ettiği biçimde çalıştırılır, kullanılır. Örneğin kontak, direksiyonun yanında ise anahtar oraya yerleştirilmelidir. 

İcat, bazen elle tutulup gözle görülemez mamafih bir tekniker yâda mühendis üretimi de olmayabilir. Sosyal bilimlerle ilgilenenlerin icatları hukuk, sosyoloji, psikoloji..v.b.. şeylerdir. 

Şu an içinde bulunduğumuz anayasal düzeni icat eden adam(Montesquieu) makinenin(devlet) zararsız ve kusursuz çalışması için yasa denen bir anahtarla kontağın açılması gerektiğini söylemiştir. Devletin kullanma kılavuzunda anayasa olmadan çalışmayacağından uzunca bahsetmiştir. 

Anayasa'nın doğması için gerekli ve yeterli şartlar mucidi tarafından yukarıdaki ilk kısımda belirtilmiştir. Ülkemizde de bu şartlar(talan edilmiş kentler..v.s.) an itibariyle sağlanmış görünüyor. 

Meselenin aslı; içinde bulunduğumuz devletin var olan yasalarının ardında; yasaların oluşmasını sağlayan savaş, miadını doldurmuştur.  

Yeni bir Anayasa'ya ihtiyacımız var. Kurumlarımızın ve yeni anayasal düzenimizin boyutları, yürüttüğümüz operasyonların(fetö,pyd..v.s.) boyutlarıyla aynı büyüklükte olacaktır.  

 

Anne-Babalarımıza:

“-Siz güneşi ceketinizin astarı içinde kaybetmiş marka müslümanlarısınız!  Gerçek müslüman olsaydınız, bu hallerden hiçbiri başınıza gelmezdi!”  

diyerek başladık bu yola.  

Bugün 

“-Dünya 5'ten büyüktür!” 

diyerek devam ediyoruz. 

11 Eylül 1991 günü Baba Bush'un tasavvuru  “-a new world order” karşısına yeni bir düzen,  

Bizim tabirimizle “Bir medeniyet inşası” 

NOT: Yenigün'de yazı hayatımıza başladık. Sizlerle buluşma imkânını sağlayan Gazete yönetimine ve genel yayın yönetmenimize teşekkür ediyorum. Her salı bu köşede buluşma ümidiyle!