AK Parti'nin kurulduğu günden bu yana AK Parti'ye en fazla omuz veren iki ili gösterecek olsak, bu iki ilden biri Konya, diğeri de Kayseri'dir...
Ve yine bu süreçte AK Parti'yi en çok destekleyen medya kuruluşlarının içerisinde aralarında Star ve TV 24 gibi televizyon kanalları ile aynı grup içerisinde bulunan bazı gazeteler bulunuyor...
Bu kurumların başında da medya patronu olarak Ethem Sancak ismini görüyoruz... Geçtiğimiz günlerde Ethem Sancak, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın memleketi Rize Güneysu'da Başkanlık Sistemi ile ilgili konuşmuş.
Lakin, ne söylediğini bilmeden konuşmuş...
Kendince atarlanmış... Hani derler ya, 'laf konuştu bal kabağı' diye... Bal kabağından garip sesler gelmiş.
Konya ve Kayseri ile ilgili haddini aşarak, ileri geri laflar etmiş. Karadenizliler bir şeye inandılar mı sonuna kadar giderler. Yanlış da olsa, doğru da olsa giderler. Onlar için inanmak önemlidir. Kayserililer para yoksa gitmezler. Veya Konyalılar gibi 360 derece dönmezler. Karadenizliler düz giderler burunlarının dikine...
Bunları cahil cesareti ile söylenmiş sözler olarak kabul ediyoruz. Aksi halde akıllı bir adam çıkıp orta yerde böyle yersiz, böyle hadsiz laflar edemez.
Zır cahilmişsin be Ethem Sancak, keşke... neyse!
Medya patronu olman senin bilgin olduğunu göstermez tabi değil mi? Senden de bilgin bir insanın ağzına yakışacak lafları etmeni beklemek yanlışlık olur.
Benim kıt matematiğim, anlamadığım geometrim bile, 360 derece dönüldüğünde başlanılan noktaya yine gelindiğini biliyor. Hani demişsin ya, Karadenizliler Konyalılar gibi 360 derece dönmezler diye. Dönseler de bir şey değişmez zaten. Onlar da aynı yere yine varırlar.
Ama çıkıp orta yerde senin böyle saçmalıklar yapman da abesle iştigaldir yani.
Bahsettiğin, yermeye çalıştığın ama beceremediğin o iki il var ya Sayın Sancak...
Konya ve Kayseri...
Senin dibine kadar savunuculuğunu yaptığın AK Parti'ye şimdiye kadar en büyük desteği verdi. Ve bu parti Kayseri'den Cumhurbaşkanı, Konya'dan Başbakan çıkardı. Verdiği desteklerin bir tezahürüydü bunlar.
Savundukları davanın peşini bırakmamalarının doğal bir sonucuydu...
Ama sen bunları görmedin, göremedin. Bunu da cahilliğine veriyoruz Sayın Sancak.
Her ne kadar medya patronu olsan da, gazeteci olamamışsın. Medya patronluğu başka bir şeydir, gazetecilik başka bir şey...
Medya patronları senin gibi olabilir. Dönemin şartlarına göre çıkarları neyi gerektiriyorsa onu söyleyebilir. Mesela aynı konuşmanın devamında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan için söylediğin 'Anam babam sana feda olsun' sözleri de senin kişiliğine ve kispetine yakışır...
Ama gazeteci bunları söylemez, söyleyemez... Taraf olamaz, olmamalıdır. Hele böyle bir konuda aptalca açıklamalar, aptalca sözler söyleyemez...
Ar duyarher şeyden önce... Sonra vicdanı vardır. Vicdanen kendisini rahat hissedemez. Ama senin gibiler bugün tutar Karadeniz'de Konya'ya Kayseri'ye sallar, yarın Konya'da Karadenizliye, Doğuluya, Batılıya sallar...
Yani sizgillerin nerede ne yapacağı belli olmaz.
Ethem Sancak'ın bu açıklamalarını internet sitemizde okuyup gören bir sanayici esnafımız inanamamış, gazeteye çıkmış gelmiş.
Ethem Sancak'ın söylediklerinin kaynağını araştırmaya çalışıyor. Kısmen bizi de sorguluyor. Yalan mı, yanlış mı diye... Hakkı var adamın...
Zır cahil bir insanın toplumun önüne geçip saçma sapan şeyler söylemesi pek sık rastladığımız şeyler değil. Kendisine videoyu da izletip ikna ettik de gitti. Yüzü düştü bir anda. Konya hakkında nasıl böyle sözler edilebilir diye...
Ama gerçek bu, elin ağzı torba değil. Büzemiyorsunuz...
Kıskançlıkmı dersiniz, fesatlık mı dersiniz, karnı darlık mı dersiniz... Ben iğrençlik derim, adını siz koyun artık.
Sayın Sancak, sen de edep nedir bilmiyorsan, arkalarından atıp tutuğun bu şehirler çık gel de, belki biraz feyz alırsın belki.
Dur sana bir de Hz. Mevlana'nın Mesnevi'sinden küçük bir alıntı yapıyım:
Değirmenin dönüşünü ne vakte dek göreceksin? Başını çevir de hızlı ve coşkun akan suyu gör.
