Milli Görüş hareketinin teorisyenlerinden olarak tabir edilen, merhum Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ın uzun yıllar en yakınındaki isimlerden olan Prof. Dr. Mete Gündoğan ile önceki hafta uzun uzun sohbet etme imkanı bulduk. Bir akşamüstü Konya'ya gelen Mete hoca, davetimizi kırmayıp çay muhabbetimize katıldı. Şu an hiçbir siyasi parti içerisinde yer almayan Mete Hoca, gittiği illerde, katıldığı programlarda insanlara yönelik uygulanan korkunç planları, aşılanan zehirleri anlatıyor. Bizlere de doyumsuz bir sohbet eşliğinde çok dikkat çeken konular anlattı Mete hoca.
*** *** ***
Mete hocanın Borca Dayalı Para Sistemi (BDPS), Kısmi Rezerv Sistemi (KRS) gibi teorilerini biraz da olsa biliyor, ekonomik alanda dünya çapındaki tespitlerinden haberdar oluyorduk. Yine faiz yorumları noktasında da alternatifi yoktur Mete hocanın. Hocanın ekonomi yorumları aşığı bir ekip olarak o akşam hocanın ekonomi ile alakalı aydınlatmalarda bulunacağını bekliyorduk!. (Tabi siyasi olarak da hocadan bir itiraf beklentimiz vardı. Ama çok önyargılı gitmişiz)
*** *** ***
Siyasetten ve dedikodudan uzak olan sohbetin ana konusu adını dahi telaffuz etmekte zorlandığımız maddelerle nasıl zehirlendiğimizdi. Hocanın ilk söylediği bizim ilk olarak insanları zehirlerden kurtarmamız, bunları anlatmamız gerektiği oldu. Titanyum Dioksit diye bir maddeden bahseden Mete hoca, un, tuz, şeker gibi maddeler üzerinden bize bu zehrin verildiğini belirtti. Vücudun kaygan sıvılarını alan bu maddenin kireçleme, alzheimer gibi hastalıkların ana nedeni olduğunu, üremeyi de bitirdiğini belirtti. Gerçektende Google'ye yazdığınız zaman fark ediyorsunuz bu tehlikeli maddenin nelere sebep olabileceğini.
*** *** ***
Yine hoca çok tehlikeli bir maddeden bahsetti atrazin isminde. Bu da Allah esirgesin kadın-erkek hormonlarını değiştiren, erkeğe kadınsı, kadına erkeksilik katan son derece tehlikeli bir madde. Henüz bebekken giriyor bu madde vücudumuza, özellikle ilaçlamalarda kullanılıyor. Bir de siz araştırın gerçekten de göreceksiniz ne kadar tehlikeli olduğunu!Özetle hoca GDO'dan diğer gıda maddelerine kadar içinde bulunduğumuz tehlikeleri anlattı bizlere. Bizim beklediğimiz bir konu değildi ilk başta. Fakat konunun sonuna bağlayınca, insanlığın kurtuluşu için önce zehirden arınması gerektiği, ayılması gerektiği yerleşti zihnimize.
*** *** ***
Hoca, 'ilk önce insanları gıda zehirlerinden kurtaralım, sonra faiz belasını anlatalım. Bizim asli görevimiz bu olmalı. Bir siyasi oluşum şart değil, her gittiğimiz yerde bu belaları anlatmamız gerekiyor' mesajını verdi. Ekip olarak sohbetin sonunda anlamıştık hocanın ne demek istediğin ve aslında Türkiye'nin şu an tek düşünmesi gereken konuların bunlar olduğunu. Hocanın amacı bizi hem somut hem de soyut zehirlerden kurtarmaktı. Topluma tedavi uygulamak için yola çıkan hocanın Allah yardımcısı olsun.
*** *** ***
Mete hocanın Konya'ya gelmesi bir siyasi fitne olarak algılanmasın. Bir hasta ziyareti ve düğün için gelen Hoca bizim de davetimizi kırmayarak sohbet imkanı sundu. Birileri ağzında laf taşımasın yeni bir siyasi fitne diye. Bunu diyenler Mete hocanın ne dediğini duymayan söz de 'dava adamı' ağabeyler kendi yoluna baksın. Hatta tavsiyem hocanın Ufuk Hattı programlarını internetten izlemeleridir.
