Hayat bir sahne… Bu sahnede hepimiz birer oyuncu. Aldığımız rollerle bu büyük oyunda bazen kendimiz oluruz, bazen de başkalarında var olmaya çalışırız. Ve işte tam da bu noktada, ‘-mış gibi olmak’ devreye girer.
Mış gibi olmak… Göründüğümüzden daha mutluymuş, daha keyifli, başarılı daha zenginmiş gibi yapmak. Sosyal medyada mutluluğun pozunu verirken içimizdeki boşluğu gizlemek... Ağlayan kalplerin mutluyuz yüzleri, arkadaşlarımıza güçlü duruyor gibi görünmek, gözyaşlarımızı sessizce silmek. Bir maskenin ardında sahte bir gerçeklik yaratmak… Peki neden bu kadar ‘-mış gibi’ yaşıyoruz? Toplum mu bizi buna itiyor yoksa kendi acılarımızla yüzleşmekten mi korkuyoruz? Belki de gerçeklerimizi göstermekten çekindiğimiz için -mış gibi olmayı daha basit buluyoruz. Çünkü ‘mış gibi olmak’ bizi korur. Bize sahte bir zırh verir, ama aynı zamanda kendi kimliğimizden de uzaklaştırır.
Peki soruyorum; mış gibi yapmaktan yorulmadınız mı? Her şey yolundaymış gibi davranırken gerçek duygularınızı kendinize bile itiraf edememekten sıkılmadınız mı? Uzmanlar her yerde söylüyor, ‘kötü olumsuz duyguları yaşa!’ diye. Yaşamalısın! Başka türlü iyiye, olumluya geçemezsin. İçinizde yaşamayı ertelediğiniz yas bir gün çok ağır karşılar sizi. Belki de artık maskeleri indirmenin zamanı gelmiştir. Çünkü mış gibi yaşamak, bir süre sonra kendimizi bile inandırdığımız bir yalana dönüşebilir. İyi düşün, gerçekten mutlu olmadığınız bir işte çalışıyorsanız, bunu kabul edin. Mutluymuş gibi yaparak yalnızca zaman kaybedersiniz. Güne gözlerini açarken motivasyonuna bak. Hayat, olduğumuz kişiyi saklamak için çok kısa. Haydi, bu sahte kalkanları bırakıp kendimize döneceğimiz bir adım atalım.
İnsanız, herkes gibi zayıflıklarımız var. Kimi zaman başarısız, kimi zaman yıkılırız, mutsuz, kimi zaman yalnız olabiliriz. Ama bu, gerçekliğin bir parçası. Ve gerçek olmak, insan olmanın en güzel yanıdır. Mış gibi yaşamaktan vazgeçtiğimizde, hayatın yükünü ağırlığını değil, güzelliğini hissetmeye başlarız. Ve o zaman anlarız ki, kendimiz olmak, en büyük özgürlükmüş. Bak bakalım olduğun yerde ne kadar kendinsin ne kadar özgür.!