Kitap insanın ufkunu açan, düşünme yeteneğini geliştiren, konuşmasını güzelleştiren en güzel şeylerden biridir. 

Kitap bir insanın sağ gözü neyse aynı onun gibidir. Kişiye bir dünya görüşü kazandırır.

Kitap, insanın en sadık ve samimi dostudur. Her zaman yanı başındadır. Canın mı sıkıldı, al bir roman başka bir iklimde dolaş ve ruhun dingin olarak geri gel. Hem seni hiç arkandan çekiştirmez, dedikodunu yapmaz, adın dillere düşmez. Tabii ki seçmesini bilirsen, seni huzura götürecek, bilgilendirecek, düşünceni bir adım daha ileri götürecek kitapları okursan!

Kitapların okuyucularla buluşması, okur-yazar diyalogu günümüz toplumu için son derece önem arz eden bir olaydır. Bunun için son yıllarda çeşitli etkinlikler yapılmakta, kitap fuarları açılmakta ve kitap günleri düzenlenmektedir.

Konya'da da birkaç senedir kitap günleri düzenlenmektedir. Geçen sene ilk defa katıldığım Zindankale Kitap Fuarı epey ilgimi çekmiş, yayınevlerini dolaşmış birkaç yazar arkadaşlarla tanışmıştım. Konya Belediyesinin kültürel etkinlikleri kapsamında yazarlar kitaplarını imzalamış, belirli saatlerde hemen hemen her yazara okur kitlesine hitap etme imkânı verilmişti.

Bu sene de şehir meydanında ramazan ayı içerisinde düzenlenen kitap günleri halkın epey ilgisini çekmiş olacak ki 28 Kasım 2014 Cuma günü ikinci bir defa kitap günleri düzenlendi. 100'e yakın yayınevi kitaplarını görücüye çıkardı. Mekân çok rahat ve sıcak! Hemen hemen her yayın evinde günde bir iki yazar kitaplarını imzalayarak okurlarıyla sohbet etme imkânı buluyor. İlgi epey fazla; ama insanlar kitap alabilmek için biraz da ceplerini düşünmek zorunda kalıyor. Ne kadar indirimli olursa olsun asgari ücretle çalışan insanlar için kitap fiyatları epey yüksek. Onun için okuyucular birkaç defa gezip düşünmek, hesap kitap yapmak zorunda kalıyor.

Ben ve eşim müdavimi bulunduğumuz TYB Konya Şubesinin standına birkaç defa gittik. Yazar arkadaşlarla sohbet ettim. Genç yazarlarla tanıştım. Zeki Oğuz, Hüzeyme Yeşim Koçak, Fatma Polat, Kazım Öztürk, Duran Çetin gibi yazarlarla sohbet etmenin zevki bir başka oluyor. Bu gittiğimde Melahat Hanım ı göremedim; çünkü daimi olarak bir kuruluşta görev yapıyor. Gözlerim onu yazar arkadaşların arasında aramadı değil. Sahura Yağmur Arıcan'ı da aradı ama her halde farklı zamanlarda gittik ki görüşemedik.

Cumartesi günü gezdiğimiz kitap fuarında yayınevlerini dolaşırken Bilge Oğuz'un da standına uğradık. Orada birkaç arkadaşlarla sohbet ettik. O gün “Kök Tanrının Çocukları” isimli kitabın yazarı Prof. Dr Ahmet Taşağıl'ın imza günüydü. 13.30-15.00 arası Bilge yayınevinin standında Ahmet Taşağıl kitaplarını kitapseverlere imzaladı, okurlarıyla sohbet etti. Stantta üniversiteden Hocam Bayram Ürekli'de vardı. Biraz sohbet edip ayrıldık.

Bu gün sabah tekrar şöyle bir dolaştım kitap günlerinde bir değişiklik var mı diye?  Belediye okullardan servis otobüsü koymuş. Bir kısım öğrenciler de öğretmenlerinin denetiminde kitap fuarını gezdiler. Çocukların hareketliliği, stantlara ayrı bir heyecan getirdi. Fakat çocuklar ellerine bir kitabı alıp incelemiyorlar, öylesine bakıp geçiyorlar. Ya da kitap fuarına gelecekleri kendilerine önceden bildirilmediğinden harçlıkları olmadığı için fek fazla kitaplarla haşır neşir olamıyorlar.

TYB'nin standına da uğradık. Zeki Oğuz Bey ile sohbet ettik. On on beş dakika sonra stantta kitabı bulunan Fatma Hanım geldi. İlk kitabını çocuklar için çıkartmış Fatma Tutak. Kitabının adı, Tavan Arası Öyküleri! Yazarla biraz sohbet ettik. Fatma Hanım şu anda Açık Öğretim Fakültesi Edebiyat Bölümü son sınıf öğrencisi. Hikâyelerinin yanında şiir denemeleri de olup internet sitelerinde paylaşıyormuş. İlk hikâyelerini de “Tavan Arası Öyküleri” adı altında kitaplaştırmış.

Yazarlar Birliği'nin standında oturup beklemek güzel oluyor. Her an yeni bir kitapsever ya da yazar geliyor, doğal bir sohbet ortamı kendiliğinden oluşuveriyor. Saat 10.30'da doğru Kültür Müdürlüğünde çalışan bir Hanımefendi geldi. Adı Fatma Çakmak! Aynı zamanda madde bağımlılarıyla mücadele eden bir derneğin de başkanı. Madde bağımlılığına yakalanan gençleri terapi ve yönlendirme, onlara ne tür sosyal aktiviteler yaparak topluma kazandırmaya çalıştıkları hakkında bilgi verdi. Gerçekten anlattıkları kayda değer.

Kısa bir sohbet ortamında çok fazla şey konuşulamadı, otobüsümüzün gelme saati yaklaşınca oradan ayrıldık. Ama gönlümüz tadı damağında kalan sohbette idi.

Yazar Melahat Ürkmez bugün (4 Aralık Perşembe) akşamı saat 17-18 arası şehir meydanındaki Konferans Çadırında bir konuşma yaparak okuyucularıyla hasbıhal edecek. Yazar konferanstan sonra kitaplarını imzalayacak.

7 Aralık Akşamına kadar devam edecek olan Kitap Günlerini tüm Konyalıların ziyaret etmelerini, özellikle çocuklarını gezdirmelerini tavsiye ediyorum. Çünkü kalkınmanın yolu çok okumaktan geçer. Kültürlü, ahlaklı milli ve manevi değerlerine bağlı fertlerin oluşturduğu toplum daha müreffeh ve uzun ömürlü olur.

Mutlu ve sağlıklı günler!