Ülkemiz ciddi anlamda bir dönüm noktasında…
Bunun içine ekonomiden eğitime kadar birçok şey alabilirsiniz.
Peki yaşadığımız bu sorunlar düzeltilebilecek şeyler değil mi? Tabi ki düzeltilebilir. Ki bana sorarsanız bir ülkede eğitimin iyi veya kötü olması o ülkedeki her şeyi beraberinde getirir. Kısacası eğitim ana damardır. Lakin en baştan, temelde doğru yol almak, bozulan şeyi düzeltmekten daha kolaydır. Gerisini siz düşünün…
YENİ ANAYASA GÜNDEMDE
Bugünlerde ise İktidar İttifakı yeni bir Anayasa yapmak istiyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 12 Eylül Askeri darbesinin 43. Yıldönümünde, “1982 Anayasası yerine 2023 Anayasası” başlıklı sempozyumda, muhalefete bir kez daha, “yeni sivil anayasa için müzakere” çağrısı yaptı. Erdoğan, “Onlar da bu işe olumlu bakarlarsa, yolumuza devam edeceğiz. Olursa olur, olmazsa olmaz. Bize düşen kapıları çalmak. Cumhur İttifakı olarak biz buna hazırız” sözleriyle 1 Ekim’de yeni yasama yılına başlayacak parlamentonun gündemine yeni anayasa tartışmasını getireceklerinin işaretini verdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın seçim vaatleri arasında yer alan “Yeni Sivil Anayasa” hazırlığı, uzun süredir iktidar partisinin gündeminde.
UMDUĞUMUZ ADİL VE ADALET…
Her ne kadar yeni yasama yılında “Yeni Anayasa” nın Meclis gündemine getirilmesi planlansa da, hem Erdoğan hem de söz alan hukukçular, parlamento aritmetiği nedeniyle, yeni anayasanın ne zaman yaşama geçebileceği konusunda somut tarih vermedi. Ancak, Cumhuriyetin 100. Kuruluş yıldönümünü de kapsayan 2028 seçimlerine kadar bu değişikliğin gerçekleşmesi hedefi konuldu.
Cumhuriyetin ikinci yüzyılı, bu ülkenin daha demokratik hale geldiği, güçler ayrılığının yeniden işlev kazandığı, denetlenebilir bir idarenin olduğu dönem olmalıdır. Umduğumuz şey budur.
Demokratik açıdan hem devlete hem de vatandaşa birçok sorumluluk düşüyor. Devlete düşen gerçekten adil ve eğitimli bir dönem yürütmek iken toplum ise haksızlıkların karşısında olup ahlaklı ve adaletli yaşamaktır. Herkes üzerine düşen görevi yerine getirirse bu kavga küslükle bitmez. Aslında olay bu kadar basittir.
ANAYASA
Anayasa, ülke üzerindeki egemenlik haklarının kullanım yetkisinin içeriğinde belirtildiği şekliyle devlete verildiğini belirleyen toplumsal sözleşmelerdir. Hans Kelsen'in normlar hiyerarşisine göre diğer bütün hukuki kurallardan ve yapılardan üstündür ve hiçbir kanun ve yapı anayasaya aykırı olamaz…