Geçen haftaki Beşiktaş maçının kısmen bizi aldatabileceğini söylemiştim son yazımda. Zira geçen hafta çok kötü olan bir Beşiktaş bizim gerçekleri görmemizi engelleyebilirdi. Bu maça özellikle de bu gözle baktım. Bizim durumumuz,rakibin durumu… Geçtiğimiz hafta olağanüstü olan bitiriciliğimiz bu hafta da dibi görerek yine olağanüstü bir hafta yaşattı bizlere. Konyaspor bu,normali yaşamamıza izin vermez. Normal şartlarda deplasmanda alınan 1 puan kötü diyemem ama oynanan oyun,kaçırdığımızı golleri görünce üzülmemek elde değil. Kısmet değilmiş demek ki. Artık milli aradan sonrasına saklayacağız tüm umutlarımızı.

MAÇ ANALİZİ

Maça çok iyi başladık aslında. Beşiktaş maçında bölüm bölüm yaptığımız ön alan presini başarıyla uyguladık. Hatta daha ilk dakikalarda öne de geçebilirdik. Shengelia’nın amiyane tabirle ‘’tahta’’ olan sağ ayağıyla yaptığı vuruş geçen sezon   Gençlerbirliği maçında kaçırdığı pozisyonu hatırlattı bize. İlk 20 dakika muazzam iyi oynadık. 20-35 arası rakip takım oyuna hükmetti. İlk yarının sonlarına doğru yeniden kendimize geldik ve oyun dengelendi. Genel olarak ilk yarı çok iyi bir oyun sergiledik ve çok net pozisyonlar ürettik. İkinci yarı ise 80’lere kadar takımı hiç beğenmedim. Defansif olarak iyiydik bunu kabul ediyorum ama aldığımız bütün topları rakibe teslim ettik. 80’den sonra biraz kendimize gelir gibi olduk ve 88.dakikada Skubic’in harika pasıyla(buna orta denmez çünkü) Musa Çağıran net fırsat yakaladı. Ama talihsizlik mi desek yoksa beceriksizlik mi desek bilemediğimiz bir şekilde pozisyonu değerlendiremedi. Deplasmanda alınan puan iyi gibi görünüyor ama bunca pozisyonu düşündüğümüzde biraz canımız sıkılıyor açıkçası.

BAŞLAYAN 11 Mİ BİTİREN 11 Mİ?

İsmail Hoca geleli çok fazla bir zaman olmadı. Sezon başı kampında takımın başında olmamasından olsa gerek(umarım böyledir) takımdaki bazı noktalardaki tereddütlerini görüyorum. Özellikle sol kanatta kimin oynaması gerektiğine henüz karar verememiş. Deplasmanlardaki maçlarda(Gençler ve Denizli) Ömer Ali solda,Milo ortada oynadı. İç sahada oynadığımız Beşiktaş maçında ise Milo solda Ömer Ali ortada oynadı. Açıkçası,bence, daha önce de belirttiğim üzere Milosevic sol kanat oynamalı. Hem top tutması hem de defans arkasına pas atabilmesi hasebiyle orada kendini rahat hissediyor. Shengelia ise çok büyük bir yıldız adayı. Ama bazen öyle şeyler yapıyor ki hevesimizi kursağımızda bırakıyor. Kaçırdığı gol olacak iş değil. Ama benim için sürpriz değil örneğin. Geçen sezon Gençlerbirliği maçında kaçırdığı golü hatırlayınca biraz canım sıkılmıyor değil. Ama oyuncunun bitiriciliği bu ne yazık ki. Özellikle sağ ayağıyla daha çok gol kaçıracaktır,hazırlıklı olalım. Ama sezon başından beridir iyi oynuyor bence. Bence sağ ayağıyla gol kaçırma sıkıntısından daha çok kondisyon sıkıntısı var kendisinin. Uzun bir süredir bizde oynuyor ama kondisyonu hala çözüm bekliyor. Bence Hoca,Shengelia’yı sonradan oyuna alsa hem rakip yorulmuş olacak hem de kendisi performansını daha iyi sergileyecektir. Her zaman söylenen bir söz vardır futbolla ilgili. Başlayan 11’den ziyade bitiren 11 daha önemlidir. İşte bu yüzden Shengelia sonradan girmeli ve mümkün olduğunca Milosevic 90 dakika sahada kalmalı.

KALECİ BOLLUĞU(!)

Geçmiş yıllarda yaşamış olduğumuz sol bek fazlalılığının bir benzerini bu sezon kalede yaşıyoruz. Sürekli kaleci alıyoruz ve aldığımız kalecileri de yetersiz görüyoruz olsa gerek 1 ay önce sözleşme imzaladığımız kalecileri bile gönderebiliyoruz hemen. Daha yeni gelen Erten Ersu’yu da yeterli görmüyoruz galiba ki hala yedek kaleci arıyoruz. Buradaki planlamada veya transferleri yapan kişilerde bir sıkıntı var sanırım. Bu sıkıntılarla ilgili bazı sorularım var açıkçası.

1)26 yaşındaki genç(!) Mücahit Atalay ile niye sözleşme uzatıldı? Uzatıldıysa niye 1922’ye gönderildi?

2)Erten Ersu niye alındı? Kendisini kim transfer etti?  Madem bu kadar yetersiz niye alındı?

3)Bu ekonomik durumda 3.kaleci için altyapıdan birisini oynatmak yerine niye harcama yapıyoruz?

4)Orta saha ve sol kanat lazım dediğimizde ‘’limit var,alamayız’’ denilip kaleci konusunda nasıl bu kadar bonkör olunabiliyor?

SON OLARAK…

Ben kaçan gollere inanın üzülmüyorum. Bu takım iyi savunma yapıyor ve gayet de güzel pozisyonlar buluyor. Elbet bu pozisyonların değerlendirildiği zamanlar gelecektir. Ama kondisyon konusunda ciddi eksiğimiz olduğunu düşünüyorum. Bu sorun çözülmediği takdirde bize ciddi olumsuz geri dönüşleri olacaktır. Bu seneki Konyaspor’un,kadro kadrosu düşünüldüğünde, önde pres bu takımın olmazsa olmazı. Eğer bu presi yapamayıp geri çekilirsek çok sıradan bir takım haline geliyoruz. Umarım bu sıkıntı milli arada çözüme kavuşur.

Sevgiler,saygılar…