Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından geleneksel olarak düzenlenen Konya Kitap Günleri, bu yıl 6 – 15 Ekim tarihleri arasında yapılacak.

Bu tarihler arasında Konya hem dolu dolu bir kültürel faaliyete ev sahipliği yapmış olacak hem de Konyalılar özellikle kitapseverler kitaba doymuş olacak. Konya Kitap Günleri; çok sayıda imza günü, konferans, şiir dinletisi, söyleşi gibi çok sayıda etkinlikle Konya’nın kültür ve sosyal hayatına önemli bir renk katacak ve özellikle gençliğimizin kitaba olan ilgisini arttıracak.

Selçuklu Kongre Merkezi’nde gerçekleşecek olan Konya Kitap Günlerinde milyonlarca kitap, yüzlerce seçkin yayınevi ve çok sayıda yazar yer alacak. Bu önemli faaliyete Konya dışından çok önemli ve tanınan isimlerin katılacak olması ve bu isimlerin hem kitaplarını imzalamak hem de söyleşi yapmak üzere şehrimizde olmaları Konya’ya artı değer kazandıracaktır.

Kitap Günlerinde İhsan Süreyya Sırma, Yusuf Kaplan, Hülya Koçyiğit, Nurullah Genç, Mete Yarar, Erhan Afyoncu, Hayati İnanç, Bahadır Yenişehirlioğlu, Tufan Gündüz, Senai Demirci, Serdar Tuncer, Ahmet Özhan, Bestami Yazgan, Mehmet Fatih Çıtlak, Necmettin Nursaçan, Nedim Şener, Beşir Ayvazoğlu, Sadık Yalsızuçanlar, Bekir Develi, Ahmet Şimşirgil, Ahmet Selçuk İlkan, Mustafa Karataş, Zekeriya Efiloğlu Mehmet Akif  Ersoy, Alişan Kapaklıkaya, Dursun Ali Erzincanlı gibi isimlerin katılacak olması Konyalılar için büyük kazanç olacaktır. Kaçırılmaması gereken büyük bir fırsat ayağımıza geliyor.

Bu isimlerin yanı sıra Konyalı yazarların da bu etkinlikte yer alacak olması, söyleşilerde bulunacaklar listesinde yer alması sevindiricidir. Gönül, Konya’da kültürel alanda faaliyet yapan bazı derneklerin de böylesine güzel, takdire şayan bir etkinlikte yer almasını ve Konyalı yazarlarımızın kitaplarını onların standlarında sergilemesini arzu ediyor. 

Kitap Günleri deyince akla hemen kitap okuma geliyor. Kitaplar okunmak içindir. Ne kadar çok kitap okunursa okunsun kitaba doyulmaz. Kitap aydınlıktır, okunmaz ise aydınlıktan mahrum olunmuş ve karanlıkta kalınmış demektir. 

Bizim medeniyetimiz kitap medeniyetidir. Biz OKU diye başlayan bir medeniyetin temsilcileriyiz. Konya, Selçuklu Medeniyeti’nin başkentidir. Konya, Osmanlı Medeniyeti’nin en önemli merkezlerinden birisidir. Konya; Mevlânaların, Sadrettin Konevilerin, Şemsi Tebrizilerin ve daha nice Allah dostu ve velilerin yurt edindiği ilim ve irfan merkezidir. Konya, Türk - İslâm Medeniyeti’nin çizgilerini en güzel şekilde bünyesinde barındıran bir şehirdir.

Bu özellikleri ile kitapların sergilendiği kitap günleri en çok Konya’ya yakışır.

Kitabın gündeme gelmesi, kamuoyunda sürekli konuşulur olması ve yeni nesillerimizin kitapla tanışıp kaynaşması böylesi günlerin gerçekleştirilmesi ile mümkündür.

Büyükşehir Belediyesi, bu bağlamda çok önemli bir görevi yerine getirmektedir.

Kitap; hava gibi, su gibi, ekmek gibi önemli bir ihtiyaçtır. Bu ihtiyaçtan yeterince yararlanmayanlar, zarardalar demektir. Zira insanın manevi yapısı ve ruhu kitaba şiddetle ihtiyaç duymaktadır.  Bu ihtiyaç giderilmediği takdirde insan manevi olarak çok tehlikeli hastalıklara yakalanmış olur.

Büyükşehir Belediyemizin, insanımızı bu ruhi hastalıktan uzak tutmak ve oldukça önemli olan kitapla bir araya getirmek, buluşturmak amacıyla düzenlediği Konya Kitap Günleri tarifi imkânsız derecede çok büyük bir hizmettir. Zira asıl hizmet insana yapılan yatırımdır. İnsana yapılan yatırımda en büyük aracı kitaptır.

İyi insan yetiştiremeyen toplumlarda, yapılan diğer maddi hizmetlerin devamı da o hizmetlerin takdiri de mümkün olmaz. Zira ahlâk, iyilik ve güzellikle donatılamayan insanlar maddi hizmetlerin kıymetini bilmedikleri gibi onları kısa sürede tahrip ederler. Maddi hizmetlerin takdir edilmesi ve devamı, manevi yönden güçlü toplumlar yetiştirmekle mümkündür.

Diğer yandan Konya bir eğitim - öğretim şehri, Belediyelerimizin ve STK’ ların faaliyetleri ile her günü doya doya yaşayan bir Kültür şehridir. Böylesine, önemli bir medeniyet şehri, ilim irfan şehri, eğitim - öğretim şehri ve kültür şehri olan Konya’mızda kitap günlerinin düzenlenmiş olması, bu şehre yakışan, bu şehrin kimliğini ortaya koyan çok önemli bir faaliyettir.

Bu önemli faaliyeti düzenleyen ve her yıl gerçekleşmesini sağlayan Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay Beye, faaliyetin düzenlemesinde görev yapan kültür dairesine ve emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyorum.

Bendenizin de bu etkinlik kapsamında 7 Ekim Cumartesi günü saat 12.00 de Malazgirt Salonunda Şair Sultanlar konulu söyleşim olacak. Ayrıca Çimke Yayınevi standında 11 Ekim Çarşamba günü saat 10.00 – 13.00 saatleri arasında, 14 Ekim Cumartesi günü 14.00 – 16.00 saatleri arasında kitaplarımı imzalayacağım.

Bu vesileyle merhum babamla yaşadığımız bir olayı da anlatıvereyim.

Ortaokul sıralarında iken edebi kitaplara o kadar merak sarmıştım ki, bir hafta sonunda babama “baba bugün Ahmet Kabaklı’nın Türk Edebiyatı kitabını almaya gidelim” dedim. Babam “sen ne biliyorsun o kitabı?” sorusuna “Türkçe öğretmenimiz bahsetti, mutlaka almalıyız” diye cevap verdim. “oğlum bugün hava iyi görünmüyor, daha sonra alırız” dediği halde ısrar ettim. Israrlarıma dayanamayan babamla çarşıya gittik.

Kitabı aldık ve çarşıda kar fırtınasına yakalandık. Göz gözü görmüyor, adım atmakta zorlanıyorduk. Zorlukla Kayalıpark’tan öğretmenevleri otobüsüne bindik. Şoför de önünü tam göremediği için otobüs ilerlemekte güçlük çekiyordu. Uzun süren otobüs yolculuğundan sonra öğretmenevlerinde otobüsten indik ama oradan eve kadar en az 500 – 600 metre yürümemiz gerekiyordu.

O yolu yürüyüşümüzü hiç unutamam. Babamla birbirimize destek olarak, birbirimizin ellerinden kollarından tutunarak bazen yan yan bazen geri geri ancak yürüyebiliyorduk. Kar fırtınası o kadar şiddetliydi ki ne normal şartlarda yürümemiz ne önümüzü görmemiz mümkün değildi. Çok zor uğraşlardan sonra kendimizi eve atabildik.

Babamdan “ben sana bugün hava bozuk, gitmeyelim demedim mi?” şeklinde bir uyarı bekliyordum. Ama babamın bu konu ile ilgili değerlendirmesi ailemize hitaben şöyle oldu: “Bizi sizlere kavuşturan Allah’a şükürler olsun. Zor bir gündü, Allah’ın yardımı ile evimize ulaştık.” O günü unutmak mümkün değil.

Tarihler 14 Mart 1971 i gösteriyordu ve günlerden Cumartesi idi. İşte o gün kitap almak için gittiğimiz çarşıda babamla yakalandığımız ve eve güçlükle gelebildiğimiz kar fırtınasında Konya genelinde 43 kişi hayatını kaybetmişti. Ölümden döndüğümüzü ertesi gün anlayabildik.

İşte böylesine zor şartlarda bile kitap okuma hevesim kırılmıyordu. Yeni nesillerimizden de beklediğimiz ve umduğumuz budur. Bugüne kadar kaç kitap okudum? Bu soruyu zaman zaman kendi kendime soruyorum. Ama cevabını net olarak veremiyorum. Belki bin, belki 2 bin, belki de daha fazla…

Bu sorunun cevabını net olarak vermek çok zor ama şunu söyleyebilirim. Babam vefat ettiğinde babamın evinde 2 bin civarında kitap vardı. Bu kitapların birçoğunu Büyükşehir Belediyesine bağlı Koyunoğlu Müze ve Kütüphanesine bağışladık. Bir miktarını da İlim Yayma Cemiyeti Konya Şubesi’nin yurtlarında bulunan kütüphanelere verdik. Böylece yurtlarda kalan öğrencilerin istifadesine sunmuş olduk.

Benim evimde de 2 bin civarında kitap vardı. Bu kitapların yarısını ilçe olsa da  köyümüz olarak gönlümüzde yer edinen Akören’e Belediye Başkanımız İsmail Arslan’ın kazandırdığı kütüphaneye bağışladım. Kalan yarısı olan bin civarında kitap hâlâ evimde ve büromdadır. İstifadeye devam ediyorum.

Kitap bizim her şeyimizdir. Kitapsız bir hayat düşünmek mümkün değildir. En zor şartlarda bile kitaptan ayrı kalınamaz. Bütün kitaplar O tek kitabı anlamak içindir. Bu sebeple kitaplarla bizi buluşturan Konya Büyükşehir Belediye yetkililerine müteşekkir olduğumu bir kere daha ifade ediyorum. Yazımı Kitap ve Kültür başlıklı şiirimle tamamlıyorum. Sağlıklı ve mutlu yarınlar diliyorum.

KİTAP VE KÜLTÜR

Özü temsil eden önemli değer,

Geçmişten atiye yürüyor kültür.

Maddi ve manevi kıymetli cevher,

Zengin unsurları bürüyor kültür.

-

Dünyevi, semavi her çeşit konu,

Hayatın tümünde görürüz onu,

Onsuz bir milletin gelmiştir sonu,

Bütün insanlığı örüyor kültür.

-

Güzellik doludur benim kültürüm,

Bir zaman vuruldu dünyaya mührüm,

Bu değerlerimle büyüğüm, hürüm,

Milleti tamamen sarıyor kültür.

-

Kültürümün kökü dine dayanır,

Mana boyasıyla zevkle boyanır,

Öyle bir ışık ki gafil uyanır,

Doğruyu, iyiyi kuruyor kültür.

-

Gelenek, görenek, örf ve adettir,

Kardeşlik, birliktir, dirlik, vahdettir,

Kaynağı Sünnettir, Hadis, Ayetttir,

Küfrü, kötülüğü kırıyor kültür.

-

Her şeyin güzeli, ahlâki duygu,

Milletin uyduğu ilmi bir olgu,

Ruhları besleyen manevi doygu,

Manayı, maddeyi karıyor kültür.

-

Milli düşüncedir, dildir, tarihtir,

Şüphe götürmeyen gerçek, sahihtir,

Yükselen bir yıldız, bahttır, talihtir,

Yerliden uzaksa buruyor kültür.

-

Kültür ögesidir her güzel sanat,

Şiirsiz olur mu? O bir saltanat,

Kitap insanlığa bir abıhayat,

Bunlar olmaz ise kuruyor kültür.

-

Kitap çok önemli okumak gerek,

Ruhları ilimle dokumak gerek,

Bilgiyle yüklenip şakımak gerek,

İnsanları fert, fert tarıyor kültür.

-

Hayatta ne varsa içine alır,

Sanatsız toplumlar sınıfta kalır,

Kültürsüz bir millet yaşamaz, ölür,

Hepimizi kalpten vuruyor kültür.

-

Tek kitap içindir bütün kitaplar,

Onu açıklar hep sözler, hitaplar,

Onunla verilir zorlu hesaplar,

O Eşsiz Kitabı arıyor kültür.

SALİH SEDAT ERSÖZ