Beytülmakdis Tahlil Grubu Hanımları'nın gayretiyle icrâ edilen "Gökkubbemiz Kudüs" programlarının bu hafta Çarşamba günki konuğu, Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi öğretim üyesi Uluslararası İlişkiler Uzmanı Prof. Dr. Abdülfettah El Uveysi idi. Kudüs'lü (kendisi peygamberin adlandırmasıyla Beyt-ül Makdis demeyi tercih ediyor) El Uveysi Aksa Tûfanı'nı ve Gazze'deki durumu değerlendirdi. Arapça denince, Konya' da ilk akla gelen duayen isim Salih Zeki Keş Beyefendi çevirisiyle ve İrfa ev sahipliğinde.
El Uveysi, hedefi öncelikle Aksa' yı özgürleştirmek olan Aksa Tûfanı'nın, hazırlık ve operasyon aşamalarını anlattı. 100'ü hâfızul Kur'an 1200 serdengeçtinin, 'ölmek var dönmek yok' kararlılığı gıpta edilmeye değerdi. Özeti, Uveysi'den dinleyelim:
-"İsrail ve Amerika'nın, Gazze'ye set çekmek için milyarlarca dolar harcayarak, son teknoloji kameralarla, yönü Gazze'ye döndürülmüş namluları olan silahlarla donatılmış duvarını yarıp, işgal topraklarına giren Kassam Tugayları'nın 21 hedefi vardı. Saat değil dakikalar içerisinde, eş zamanlı operasyonlarla hedeflerinine ulaştılar. İlk ve en önemli hedef; görevi, Filistinlilerle ilgili istihbarat toplamak olan, ancak, Türkiye de dahil olmak üzere tüm Ortadoğu' da casusluk yapan, Dâhili İstihbarat Merkezi Mossad idi. Merkezde karşılaşılan 20 rütbeli askerden 10u öldürüldü, 10u esir alındı. Hard diskler, bilgisayarlar, dokümanlar dakikalar içinde Kassam'ın eline geçti. Ayrıca öyle stratejik bir hazine ele geçirilmişdi ki [İsrail'in vücudundan kanını boşaltmak gibi] : MOSSAD'IN ARŞİVİ!
"Zihinlerin işgali, toprakların işgalinden daha önemlidir." mucibince, ' İsrail'in yenilmezliği' düşüncesi kendi vatandaşlarında yerleşmişti. 7 Ekim Aksa Tufanı, bu algıları târumâr etti. " Bu devlet, yenilir ve yıkılır!" gösterdi. Mossad efsanesi sona erdi. Amerika ve Avrupa ülkeleri, şaşkına dönüp soluğu Netenyahu'nun yanında aldılar. Tüm dünya adeta sarsıldı.
Amerika, İngiltere ve Avrupa'nın Batı medeniyeti, hukuk, eşitlik, insan hakları dedikleri şeyin, çocuk öldürmek olduğu, Gazze'de ortaya çıktı. Gazze tam bir mezbaha.
Gazzeli kardeşler, ümmetin kendilerini bıraktıklarına kanaat getirince, canlarını, kanlarını feda etmeleri gerektiğini anladılar. Ağızlarından çıkan sadece:
"Ya Rabb! Yalnız bırakıldık. Sen bizden razı ol, Mescid-i Aksâ'n için kanlarımızı veriyoruz. Razı ol ya Rabb! " ve "Elhamdülillah" kelimeleri oldu.
Ateşkes dönemi de dahil, bir kutu ilaç girmedi Gazze' ye. İslam İşbirliği Teşkilatı sadece konuştu, hiç birşey göndermedi. Katil Sisi kefenden başka birşeye izin vermedi."
"Arap ülkelerinin yöneticileri, Amerika ve Avrupa'ya, " Hamas'ın işini bitirin! " dedi.
Türkiye'den beklenenleri sıraladı Üveysi:
-"Türkiye'nin sadece Ortadoğu'da değil, bütün dünyada jeopolitik ve stratejik konumu önemli. Bütün ülkeler Türkiye'yi takip ediyorlar, ne yaparsa aynısını yapacaklar. 7 Ekim'den bu yana Türk halkı ve sivil toplumlar, üzerine düşeni yaptı.
Türkiye hükümetine mesaj vermek istiyorum:
Ortada katliam varken diplomatik ilişki sürdürülemez. Türkiye İsrail'i devlet olarak tanıyan ve deklare eden bir ülke. Madem İsrâil terör devleti, teröre destek terördür, diplomatik ilişkiler kesilmeli. Bu, her devletin hakkı olan, Uluslararası siyasette normal bir durundur. Ukrayna savaşında, Batı, Rusya ile diplomatik ilişkileri kesti. Terör devletiyle ilşkiler neden sürdürülür ki?
Siyasi, iktisadi, askeri, kültürel alanlarda sözleşmeler var. Şimdi vakit bu anlaşmaları iptal etme vakti. Madem iptal edilmiyorsa, katliam durana kadar askıya alın bâri.
Avrupa ülkelerinin Rusya gazına ihtiyacı olduğu halde, yapılan anlaşmaları askıya aldılar.
Bundan iki yıl önce Türkiye-İsrail arasında Güvenlik İşbirliği Anlaşması yapıldı. Türkiye, Filistin'e insani yardım götürebilir. Şimdi tam zamanı. Gönder işte.
Filistin için, [mazlumların hâmisi] Türk hükümeti ve Türk milleti Allah'tan sonra ikinci umudumuz. Türkiyenin bu konumu harekete geçmeyi gerektirir.
Allah göstermesin, Gazze'deki kardeşler yenilse, iki milyon ikiyüz bin kişi hayatını kaybetse, Mescid-i Aksa yıkılacaktır. Takibeden günlerde de Siyonistlerin yolu Anadolu'ya çıkacak.
Ben tebliğ ettim. Şahit ol ya Rabb!
Ben tebliğ ettim. Şâhit ol ya Rabb!
Ben tebliğ ettim. Şâhit ol ya Rabb! "
