Şu anda toplumumuzun her kesiminin bir şekilde yolları sosyal medya ile kesişmekte. Sadece toplu taşıma araçlarında değil, uygun olan her ortamda kişiler sanki çölde vaha bulmuş gibi boyunlarını öne eğip ekranlardaki sözde ab-ı hayat suyunu içmektedir.

Sosyal medyayı sadece gençler kullanmıyor. Çocuklar ve yaşlılar tarafından da çok ilgi görmektedir.

Elbette, dijital yerli olan Z ve Alfa kuşağı bizim gibi dijital göçmen olanlara fark atacak ve maharetini ortaya koyacaktır. Ancak günümüzde 60 yaşının üstündeki bir çok kişinin de fenomen olmak için takla attığı da bir gerçektir.

Anı yaşamak veya anı biriktirmek aşkıyla yanıp tutuşanların en büyük derdi görünmek ve beğenilmek olduğu da yadsınamaz bir hakikattir.

İnstagram geçen haftalarda kapatılmıştı. Bu durum sosyal medya ile iç içe geçmiş insanlar için büyük bir felaket olarak algılanmış hesaplarına ulaşmak bağlamında alternatif arayışına girmişlerdir. En ilginci de otel rezervasyonlarının % 20 iptal edilmesidir.

Sosyal ağ kullanımı, tüm dünyada giderek daha yaygınlaşıyor ve önemini artırıyor. Bu konuda birkaç veriyi sizinle paylaşalım:

Yerkürede insanların % 61,8 i sosyal medyayı kullanıyor.

Dünya da insanlar günde 6 saat 54 dakikalarını internette geçiriyor.

Ülkemizde insanlarımızın internette geçirdikleri süre 7 saat 57 dakika olup, dünya ortalamasının üstündedir.

Hatta Türkçe,  web sayfası içeriği üretmede dünya da 4. sıradadır.

Yine nüfusumuzun % 70,8 i sosyal ağları kullanmaktadır.

İnternet erişiminin % 92,6 sı da telefonla yapılmaktadır.

Bütün bu verilerden çıkan sonuç, sosyal ağlar hayatımızın bir gerçeğidir.

Sosyal medyada içerik üretmek hem kolay hem de ucuzdur. Bir kaç tuş ve klavye aracılığı ile alıcılara hızla içeriğinizi de ulaştırabilirsiniz.

İçerik hazırlarken bir Müslüman olarak sınırlarımızın olması internet fıkhının olmazsa olmazıdır.

“Her şey akar, su, tarih, yıldız, insan ve fikir/Oluklar çift, birinden nur akar, birinden kir.” (N.F.Kısakürek)

Sosyal medyanın kıymet ölçüsü var olmak, görünür olmak, alkış olmak. Bunun içinde kullanıcılar içerik üretirken ilginç ve özel olanlarını paylaşarak daha fazla beğeni alarak bir çeşit narsisim ağına düşmektedir.

Hâlbuki insanların takdirini kazanmak yerine Allah’ın rızasını elde etmek varlığımızın temel esasıdır.

Sosyal medya ile ilgili bazı tavsiyeler:

Sosyal ağları kullanan bireyler olarak, hem içerik üretirken hem de tüketirken teyit edilmeyen verileri kullanmamız önceliğimiz olmalıdır.

Kişilere iftira ve hakaret alanı olarak sosyal ağları kullanmanın ahirette hesabı sorulacaktır.

Unutmayalım!

Medya okuryazarı olmaya dikkat edelim.

Bizi ekran başında tutmak sosyal medyanın temel hedefidir, bilelim.

Sanal takipçilerimizin bizim zor anlarımızda yanlarımızda olmayacaklarını bilelim. Müşkül anlarımızda yardım ellerini uzatacak olanlar ailemiz, akrabalarımız ve dostlarımız olacaktır. Eğer kaldı ise.

Başkası olma, kendin ol!

Selam ve dua ile…