Gökyüzünün mavisi, rahmetin serinliği, ezanın sesi ve demli sohbetlerin samimiyetinin yanı sıra, hayat tualime yeni bir renk daha katıldı bu günlerde… Yeni umutların habercisi gibi…

Yeniden canlanan doğa; dirilişi gözler önüne sererken, beraberinde getirdiği yorgun yüreklerin tesellisi olan açık rahmet sahasını huzur ile bizlerle buluşturdu.

On bir ayın incisi, sultanı, rahmeti… Özlemini yâd ederken bizleri varlığıyla telkin etti. Açtı sonuna kadar rahmetini, Kur’an ile muhabbeti gönüllere buyur etti.

Hoş geldin ey Ramazan! Ne de güzel geldin. Bir ören gülü gibi sardın sarmaladın bizleri. Azalarımız Allah’ın emri ile şereflendi. Kalbimizin meyvesi dallanıp budaklandı. Ortalık günahlardan sütliman oldu, duruldu.

Şu günlerde sana ne de çok ihtiyacımız vardı. Teravimiz, mukabelemiz, iftar davetlerimiz, bayram namazımız, bayramımız yarım kalacak belki ama yine de senin gelmen yüreklerimize huzur getirdi. Gönül gülüne Efendimizin (s.a.v) muhabbeti sindi. Kıpkırmızı bir süveyda sardı bedenimizi…

Dünya imtihan yeri belli, bu da bir sınav amenna... Büyük sınanmaların ardında bir aşkın olması gerek. Sert bir sınavı da ancak kulun Allah’a olan aşkı katlanılır kılabilir. Seni eksikliğinle, kusurunla, hatanla, sevabınla kabul eden, yanlış yaptın diye seni terk etmeyenin sadece Allah olduğunu unutma.

Dur da kulak ver şu kâinatın sesine… Tek’i zikrediyor küçükten büyüğe her mahlûkat… Nefislerin terbiyesi, Allah’ın rızası ile teslimiyeti, tevekkülü simgeliyor sofralar…

Şehri Karakaya’dan bir dörtlükte şöyle ifade edilir;

“Bir ejderin ağzında debelenen av benim,

Masivaya gark olmuş simsiyah olmuş tenim,

Ramazan kıymet ayı kıymetini bilenim,

Ben oruç tutuyorum, oruç beni tutuyor.”

Recep, Şaban derken cennet kokularıyla geldi Ramazan. Üstümüze yağan günaha bir çadır gerdi. Bizler de peşinden koştuk tüm baharlara… Ramazan’ımızın sonu en güzel yarınlara gebedir inşallah… 

Sensin mideler açken, yüreklere tokluk veren… Rahmeti buyur edip, hüznü yok eden… Gönlümüzde ilk önce bir bulut oldun. Sonra ise rahmet olup yağdın, ilahi sevgiyi suladın…

Bir kudsî hadiste Efendimiz (s.a.v) Ramazan orucuyla ilgili olarak Cenab-ı Hakk’ın şöyle buyurduğunu bildirmiştir; “Oruç dışında insanoğlunun her ameli kendisi içindir. Oruç ise benim içindir ve mükâfatını da ben vereceğim.” (Buhari, Savm, 9; Müslim, Sıyâm, 163)

Oruç, vefa duygusunun tezahür ettiği en güzel ibadet… Rabbin bugüne kadar verdiği nimetlere şükredip nefsi terbiye etme şekli… Olan ile olmayanın duygudaşlık hali… Allah ile kulu arasında yapılmış bir ahid, anlaşma.

Ey oruç, biz gecemizi gündüzümüze katıp iftar ederken seni, sen de bizimle rahmetini paylaşarak iftihar et. Et ki üzerimizde ve aramızda gezinen tüm sıkıntılar yok olsun. Tekrar sıkı sıkıya sarılalım birbirimize…

Ramazan-ı Şerifimiz hayırlara vesile olur İnşallah. Tuttuğumuz oruçlar kabul olsun. Ramazan’ın bereketi sofralarınızı süslerken, gönüllerinize de dolsun.

Dua eder, dua beklerim. Hayırlı sahurlar, hayırlı iftarlar… Selam ve muhabbet ile…