Normal bir insan kuvvetli bi yumruk darbesi alsa, sarsılır ve belki de ölür. Aynı yumruğu bir boksör yese ona etki bile etmez. Çünkü yumrukları yiye yiye daha da güçlenmiş, kuvvetlenmiştir.
Tarihten bu yana 7 düvele karşı hep mücadele veren Türkiye bugün yine aynı şekilde hatta daha büyük oyunlarla alt edilmeye, bölünmeye çalışılıyor, lâkin birlik ve beraberliğimiz sayesinde bunların da nafile olacağı aşikâr.
Birçok subayımızı, yüzlerce askerimizi ve yüzlerce masum kadını Rusya ve Yunanistan'a casusluk yapmakla suçlayıp hayatıyla oynayan davanın savcısı Zafer Kılınç'ın asıl hainin kendisi olduğu anlaşılınca Yunanistan'a kaçmaya çalışırken İpsala'da yakalanması ne kadar garip değil mi?
Yunanistan bu hainlere kucak açmasa bize karşı komşuluk vazifelerini yerine getirmeye çalışsa, elbette bu hainler kendilerine kaçacak başka delik arayacaklardır. 15 Temmuz'da kaçan 8 fetöcü haini bize teslim etmeyen Yunanistan'dan başka ne beklenir ki?
Geçen cuma Hurşit Adası yakınlarındaki Kerdo kayalığına Yunan bayrağı dikildi. SAT komandolarımız hemen gidip o bayrağı indirdi. Yunanistan hükümeti olaydan bizim haberimiz yok açıklaması yaptı yapmasına ama hiç samimi değiller. Çünkü Türkiye O bölgede Yunan bayrağı dikildiğine dair defalarca açıklama yaptı.
* * *
ABD geçen hafta yanına İngiltere ve Fransa'yı da alarak Doğu Guta'da kimyasal silah kullandığı gerekçesiyle vurdu ya, hani bu da hiç samimi değil. Vurdu da ne oldu ki zaten? Savaş sona mı erdi? Veya Esed etkisiz hale getirildi de bizim mi haberimiz yok? Hep hikâye bunlar. Amaç hiçbir zaman üzüm yemek olmadı ki. Elinizde o silahların nasıl üretilip stoklandığına dair belgeler var, ki ellerinizle koymuş gibi gidip o silahları bulup imha ediyorsunuz. Sonra ne yapıyorsunuz? Kocaman bi HİÇ.
Esed bugüne kadar 60'dan fazla kimyasal silah kullanmış. ABD 2013'te bu sebepten ötürü müdahale kararı almış almasına ama sonrası boş. Nisan 2017'de yine ABD Şayrat üstünü vurmuş sonrası yine aynı.
Bir taraftan dış mihraklarla uğraşırken ve sırf bu yüzden OHAL kararı alınırken, CHP 81 ilde OHAL'in kaldırılması için oturma eylemi başlatmış. Önce Gezi parkı, olmadı Adalet yürüyüşü, o da tutmayınca şimdi ki oyunun adı OHAL kaldırılsın.
Bunları görünce aklıma hemen şu ayeti kerime geliyor; “Onlara “Yeryüzünde düzeni bozmayın'' denildiğinde, “Hayır biz yalnız ıslah edenleriz” derler. Biline ki gerçekten bozanlar onların ta kendileridir, ama farkında olmuyorlar.” (Bakara 11-12)
Cumhurbaşkanı Erdoğan Dünya Müslüman Azınlıkları Zirvesi'nde: “Batı çifte standart uyguluyor. Dost bildiğimiz ülkeler riyakâr” demiş. Riyakâr olan bir tek batı değil ki be kardeşim. Bizim bir de Ana muhalefetimiz var, bizi batıya şikâyet edip onların direktifiyle hareket eden. Ha bir de bu Ana Muhalefetin Batının kaset tezgâhıyla başına oturttuğu lider var. Hepsi bir hesap peşinde. Bunlar sadece riyakâr değil aynı zamanda Rüyakâr.
Ve mekeru ve mekerallah. Vallahü hayrul makiriyn.. Selâm ve dua ile.
