Çok eski bantta Zeki Müren şarkı söylüyor; “Al aşkını çal başına” Bu şarkıyı dinlerken eskilere gittim. Duygusallığa büründüm. Hani bir zamanlar bürosunun duvarına astığı Ebu Müslim Horasani’nin Emeviler nasıl yıkıldığına dair meşhur eskimez veciz sözünü hatırladım!

“ ONLAR KARARLARINDAN EMİN OLDUKLARI İÇİN DOSTLARINI UZAK TUTTULAR,

KENDİLERİNE BAĞLAMAK VE KAZANMAK İÇİNDE DÜŞMANLARINI YAKINLAŞTIRDILAR.

YAKINLAŞTIRILAN DÜŞMAN DOST OLMADI. ANCAK UZAKLAŞTIRILAN DOST DÜŞMAN OLDU. HERKES DÜŞMAN SAFINDA BİRLEŞİNCE YIKILMALARI MUKADDER OLDU!

Bu gün dostları tarafından ihmal edilenlerin amentü gibi cebine kattığı bu veciz sözleri bende mi cebime katayım! Ben bu filmi daha önce görmüştüm. Yabancısı değilim sen de mi Brütüs demem. Brütüs olanları veya olacak olanları tahmin edebiliyorum. Ancak Brütüs’lerin çoğalmasına ne demeli? Öyle ise “Sen de Git” Şiirimi sizinle paylaşayım!

Brütüsler çoğaldı heyecan bitti.

Son darbeyi vurmak için, o da diğerini itti.

Yirmi birinci asırda bu nasıl dertti?

Ne dost ne de düşman mertti.

Bir ömür ah vah ile geçti gitti.

Son demde Allah dostları yetti.

Deme gözüne kurban olduğum sen de git!

*

Birisini riyalarıyla yanımda tuttum.

Herkes vururken baş üstü tuttum.

Öyle ki kendimi bile unuttum.

Çekilene cefa, yapılan vefa deyip avuttum.

Bütün dertlerini can evimde kavurttum.

Eyvah ondan da aynı acıları tattım.

Sende mi Brütüs demem sen de git!

(* Ahmet Yıldız Şiir defterinden)

*

Ancak kim derse desin dostluklar baki’dir. Dostluk anlayışımız; Dost kendine bile açmadığı zaaflarını paylaştığı insandır. Başka? Dost yanında olmasa da yanında yaşattığın insandır.

 Evet, onlar kenarda, köşede bize taş atmaya devam ederken, biz onları yaşatmaya devam edeceğiz! Bu arada Zeki Müren’in şarkısı devam ediyor;

**

Şu dünyada neler gelir,(1)                  Arıdan bal alınmaz mı? 2)      

Yaratılan kul başına!                          Sevene kul olunmaz mı?

Mevla’m kerim sabır verir,                Sen den güzel bulunmaz mı?

Al aşkını çal başına!                          Al aşkını çal başına!

  *                                                          *

Bize bizi bilen gerek, (nakarat)         Sevdiğimi bilmedin ki,(3)

                                                          Gözyaşımı silmedin ki,

Bizi candan seven gerek,                   Zamanında gelmedin ki,

Çağırmadan gelen gerek,                    Al aşkını çal başına   

Al aşkını çal başına!

Evet, bu Mişli zaman gelir geçer diyerek yazımı bitiriyorum.