Bu satırların yazıldığı tarihte 14 Mayıs seçimleri sonuçlanmamıştı. Kimin kazandığı belli değildi. İnşallah Türk milleti için hayırlı sonuçlar çıkar.

Öncelikle demokrasi ile yönetilen ülkelerde, ülkenin yönetim şekli ve kimler tarafından yönetileceği, demokratik usul ve yöntemler ile belirlenir. Sonuçta sandıkta bir taraf galip gelir, milletin kendisine emanet edeceği yönetme iradesine sahip olur.

Seçim atmosferinde, keskin mesajlar, hamaset dolu ifadeler kullanılmasını tasvip etmek mümkün değil. İşi, hak-batıl, cennet-cehennem tercihine getirmek, şu giderse batarız, şu gelirse çökeriz gibi söylemler aklını devre dışı bırakmış toplumlar için geçerlidir. Hiç kimse “yevmi kıyamete” kadar o koltuklarda kalmayacak. Kişiler gelip geçici, Türk milleti ve onun devleti Allah izin verdiği müddetçe bakidir.

Seçim atmosferinde hem Cumhur ittifakı hem de Millet ittifakının adayları olabilecek vaatlerin yanında Türkiye şartlarında şimdilik zor görülen vaatlerde bulundular. İnşallah seçim sonrası bunları unutmazlar da yerine getirirler. Yoksa “bu millet balık hafızalı (!) unutur gider deyip” bir kenara kaldırırlar. Bekleyip göreceğiz.

Seçim sonuçlarında hangi ittifak galip çıkarsa çıksın, ülkemiz ve milletimiz için hayırlı sonuçlar vermesini cenabı Allah’tan niyaz ediyorum.

Gelelim yeni seçilecek yönetime soracağımız bazı sorular:

1)      Yazboz tahtası haline gelen, her seçim dönemi istismar konusu yapılan Emeklilik sisteminde kalıcı bir formülden yana mısınız?  Türkiye şartlarını da göz önünde bulundurarak mesela Erkeklere 35 yıl, kadınlarda 30 yıl tam prim ödemesi yapan vatandaşımız gün, yaş hesabı yapmadan emekli olmasını sağlayacak bir sisteme dönerimsiniz?  Millet de daha işin başlangıcında hesabını kitabını buna göre yapsa. Örnekleme yaparsak ortaöğretimi bitirip 16 yaşında SSK’ya giriş yapan bir gencimiz 35 yıl (12.600 tam gün) prim ödeme yaptıktan sonra 51 yaşında emekli olurken, lisan, yüksek lisan ve üstü eğitim yapıp mesleki hayatına 25 yaşında başlamış ise 35 yıl hizmet yaptıktan sonra 60 yaşında emekli olabilse.

2)      Asgari ücret tabiri ortadan kaldırarak, çalışanlara TÜİK tarafından tespit edilen 4 kişilik ailenin geçimini sağlayacak şekilde makul bir ücret ödemesi yapacak mısınız?  

3)      Türkiye’de ara eleman (çırak, kalfa, eli iş gören) yetişmesine engel olan, Eğitimde 4+4+4 sisteminden acil vazgeçerek, 1+4+3 sistemine geçecek misiniz?  İlk bir yıl anaokulu eğitimi, ikinci dört yıl temel bilgi ve becerileri geliştirici ilköğretim, son üç yılda ise eskiden olduğu gibi ortaöğretim olarak planlayacak mısınız?

4)      Lise eğitimi zorunlu olmaktan çıkarıp, Ortaöğretim sonrası, okumaya istidadı bulunmayan gençlerimiz mesleki liselerinde sanat öğrenmesini sağlayacak bir eğitim modeline dönecek misiniz?

5)      Gençlerimizin temel dini bilgisi eğitimini, hiçbir cemaat, tarikat, grup veya meşrebin eline bırakmadan, Müslüman çocuklara Ehli Sünnet İtikadı doğrultasında Hanefi- Maturidi ekolü devlet tarafından ilkokul 4 ve 5 sınıflarda uygulamalı olarak öğretecek misiniz? Diğer dinleri tercih etmek isteyen ailelerin çocuklarına da hiçbir ayrım ve ötekileştirme yapmadan kendi dinleri bütün detayları ile öğretecek misiniz?  Din eğitimi devlet eliyle yapılıp, istismar konusu yapılmaktan kurtaracak mısınız?

6)      Bireyin hangi inanç grubunda olursa olsun, herkes kendi inancını rahatça yaşama hakkına sahip olacak mı?  Hiç kimse başka bir kimseye dini telkinler üzerinden baskı yapmadan inançlarını yaşayabilecek mi?  Müslümanlar lisanımünasiple, diğer insanlara “iyiliği emredip kötülükten sakındırma “tebliğini yaparken, efendimizin “nefret ettirmeyiniz- sevdiriniz, zorlaştırmayınız-kolaylaştırınız” üslup ve adabını aşmayacaklar. Örnek Müslüman gibi davranacaklar. Devleti ele geçirme, devleti bölme, zaafa uğratma girişiminde olan hiçbir grup, görüş ve cemaatin gözünün yaşına bakılmadan gereğini yapacak mısınız?

7)      Üniversitelerimiz sayılarının çokluğu ile değil, bilime, üretime ve insanlığa yaptıkları olumlu katkıları ve özgünlükleri ile ön plana çıkmasını sağlayacak mısınız?

8)       Üniversiteler, hiçbir parti, cemaat, cemiyet veya bir gurubun arka bahçesi olmasına müsaade edecek misiniz?

9)       Üniversite yönetimi akademik ve idari olarak iki kısma ayırarak, İdari yönetime işinin ehli, en az 15 yıl devlet tecrübesi olanlar yürütmeyi elinde bulunduran tarafından atanırken, akademik birimin başına o üniversitede öğretim üyelerinin teveccühünü kazanmış mümkünse üniversite içinden akademik kariyeri Profesör olanlar atama yapacak mısınız?  Her yılsonu üniversitelerin bilime ve üretime katkıları bağımsız kurullar tarafından belirlenecek. Bu başarı kriterine göre ek bütçe ve ödenek tahsisi yapacak mısınız?  

10)  Her ile hatta her ilçeye bölgeye katkı olsun, gelir sağlansın diye fakülte açmak, bölüm açmak hastalığından vazgeçerek, Ülkenin gelecekteki istihdamına ve üretimine katkı sağlayacak programlar açacak mısınız?  Ve bu ihtiyaçlar çağın şartlarına göre her 10 yılda bir revize edecek misiniz?  Üniversite eğitimi boyunca her başvuran öğrenciye asgari geçim miktarı kadar faizsiz burs verecek misiniz?  

11)  Akademik kadrolar adrese teslim olmaktan çıkarıp, Bilim, başarı ve akademik istida uygun gençlerimiz hiçbir torpil, tarafgirlik olamadan alnının akı ile girmesini sağlanacak mısınız?  Üniversiteler hiçbir kimsenin ikinci adresi olmayıp, Akademisyenlerin özlük hakları ülke şartları da göz önünde bulundurularak kademeli orak, modern ülkeler seviyesine getirecek misiniz?

12)  Hısım, akraba, eşe dosta, partizanlara kamu kurum ve kuruluşlarında “Culüs” olarak dağıtılan üç beş maaş gibi uçuk ödemelere son verecek misiniz?

13)  Milli Tarım Politikası Bilim Kurulu kurulacak. Bu kurul tarım arazilerinin korunması, ıslah edilmesi, üretim planlaması, bölgesel ürün ekim programlarını ilgili bakanlığı her yıl temmuz ayı başında rapor edecek. Bu raporalar doğrultusunda ürün ekimi sağlanacak. Türkiye’de üretimi yapılacak hiçbir gıdanın olağanüstü şartlar halinde ithalatına izin verilmeyecek. O ürün ülkede pahalıya mal olsa da yerli üretimden sağlanacak. Yerli üretici dolaylı olsa da korunacak. Ekim sezonu başında çiftçinin; tohum, gübre, mazot ve tarımsal altyapıda kullanılacağı malzemeler devlet tarafından sağlanacak. Çiftçi ürünü kaldırıp sattıktan sonra faizsiz ve vade farksız borcunu ödeme yapacak. Tarımsal desteklemelerde çiftçinin kanuni hakkı olan GSMH’de payı yüzde 2 olarak düzenlenecek. Her yıl ekim sezonu başında bu miktar çiftçiye peşin ödenecek. Tarım arazilerinin amaç dışı kullanılmasına müsaade edilmeyecek. Tapu kayıtlarına verimli tarım arazileri için, amacı dışında kullanılmaz, bölünemez şerhi konacak. Bunu ihlal ve istismar edenlere kanuni müeyyide uygulanacak. Ülke tarımının ayağa kalkması için bunları  yapacak mısınız? 

14)  Kadınlarımızın yapacağı en kıymetli kariyer “Annelik “makamıdır. Aile hayatının önemi için 25 yıl evli kalıp hiç sosyal güvencesi olmayan kadınlarımıza, annelik kariyer maaşı bağlayacak mısınız?

15)  Sık sık atıfta bulunan eski Türkiye’de KİT’lere “Arpalık” denirdi. Yeni Türkiye’de “Çayır” oldu. Kamu kurum ve kuruluşları partizanların ikinci emeklilik dönemini yaşadığı “Çiftlik” olmaktan çıkararak, bu kurumlara liyakatli ve donanımlı atamalar yapacak mısınız?

16)  Seçim sisteminde ülke barajı sıfırlanacak. Türkiye genelinde teşkilatlanma şartlarının yerine getirmiş, seçimlere giren her partiye seçim öncesi seyyanen hazine yardımı eşit olarak verecek misiniz?  Daha sonra ülkenin ekonomik verilerine göre belirlenen total miktar partilerin aldıkları oy oranında orantılı olarak dağıtacak mısınız?

17)  Siyasi partiler kanunu en acil şekilde değiştirerek, Parti içi demokrasi güçlendirecek,  Partilerde lider hegemonyası yerine fikirler ön planda tutacak, bir kanun düzenlemesi yapacak mısınız?

18)  Seçim sisteminde değişiklik yaparak daha önce ülkemizde uygulanan “tercihli oy sistemini” getirip, nüfuzlu ve parası olanların değil, milletin tercihlerinin parlamentoya girmesini sağlayacak mısınız?

19)  Devlet Planlama Teşkilatı yeniden kurulacak. Uzun ve orta vadeli yatırım projeleri için dış piyasalardan ve finans çevrelerinden yüksek faizli krediler yerine, devletin öncülüğünde kurulacak “Türkiye yatırım A.Ş” şirketine tasarruf sahipleri ortak edilecek. Burada oluşan kaynaklar, doğru ve rantabıl projeleri finans edecek. Şirket yöneticileri iktidar partisi harici mecliste temsilcisi bulunan partilerin oy oranında temsil edilecek. Şeffaf yönetim, adil paylaşım temel felsefe olacak bir yapılanma içerinde olacak mısınız?

20)  Gayrimenkul alım-satım işlerinde tapu harcı oranı binde 40’dan binde 15’e düşürmek,  Alışverişlerde ödemeler banka kanalı üzerinden yaparak, Gayrimenkul sektöründe para aklama işine son verecek misiniz?  

21)  İmar planlarında yapılan değişikliklere, yoğunluk artışı sonucu oluşan rant, direk kamuya aktarılacak. Böylelikle nüfuzlu ve aracı kimselerin imar rantı sayesinde haksız kazanç elde etmeleri önlenecek. Buradan elde edilen gelir, öncelikle şehit aileleri, dul ve yetim olmak üzere ihtiyaç sahiplerine ücretsiz tahsis edecek misiniz? .

22)  Küresel iklimin etkisini azaltmak ve gelecek nesillerin Su sıkıntısın azaltmak için “Su işleri ve Su temini” bakanlığı kuracak mısınız?  

23)  Devleti bir aile şirketi gibi değil, ortak akıl, bilimin önceliğinde istişare yöntemiyle yönetecek misiniz?

24)  Çalıyor ama çalışıyor anlayışına son verip, milletin beytülmalini hak ve hukuk çerçevesinde koruyacak mısınız?  

25)  Sizden olmayanları ötekileştirme yapacak mısınız?

Şimdilik yeni hükümete sorular bunlar… Cenabı Allah ahir ve akıbetimizi hayırlı etsin. Yöneticilerimizin hayırlı işlerinde kolaylıklar ihsan etsin.

Tabii son söz olarak, Hz. Ömer efendimizin “ Yanlış yaparsak bizi uyarmasanız sizde hayır yoktur. Uyardığınız halde yapmasak bizde hayır yoktur” veciz sözünü rehber edecek misiniz?  

Baki selamlar.