İnternetin hayatımıza girmesi ile hızla bize ait olanı herkesleştirirken, başkasına ait olanı da hızla bizleştirmeye başladı.

Bilgi hızla yayıldı ve depolandı, paylaşıma ve faydalanılmaya açıldı. Bilgi tüketilen bir ürün oldu, hızla tüketilmeye başlandı. Beceri ve marifet bilgiden çok daha önemli oldu. Bununla birlikte, insanlar; sahip olduğu her konuda yazmaya başladı. Bilgi çok daha hızlı organize oldu. Bloglar oluştu. Günlükler, günceler; internet ortamında saklanır oldu.
Bilgimiz, fikrimiz, duygularımız başka insanların bilgi, beceri ve duyguları ile uyumlulaştı,bağlandı.

Facebook, twitter, linkedin gibi sosyal medya araçları ile iletişim bir üst seviyeye çıktı ve artarak hayatımıza girdi, hayatımızı başka hayatlarla çok daha açık bir ortamda paylaşılmaya başlandı.

Adeta yerel olan her şey, çok hızlı dünyalaştı. Dünya yaşamı çok hızlı yerelleşti.
Yapay sınıf ayrımları yerle bir oldu. Elbiseler makyajlar aktı. Yüzyıllardır, savaşarak elde edilemeyen, fetih edilemeyen demokrasi ülkesi fetih edilmeye başlandı.
Özel, ulaşılmaz, yapay elit kulelerin etrafındaki bütün duvarlar çatladı ve bu açılma devam ediyor.
Kullanıcının bilinçlenmesi, kendi fikirlerinin değer bulması, kendi bakış açısının başkasının hayatlarında anlam bulması, insanın kendini de keşfe götürdü. Kendileşmeye doğru çok hızlı yol açıldı. Kullanıcılar bilinçlendikçe, seçici de olmaya başladı. Seviyeli ilişkileri, paylaşımları onaylarken seviyesi bozuldukça paylaşım ve paylaşanlardan uzaklaştı.

Hatta her türlü edebi, sanatsal, duygu ve düşünceler daha yakından takip edilmeye başlandı. Önemli fikir ve düşünce sahiplerinin eserleri, fikirleri hiç olmadığı kadar çok paylaşıldı, tanındı.

Muhafazakar insan Nazım Hikmet'in  Memleketiminden İnsan Manzaraları ile milli duyguları  daha özümseyerek yaşarken: Sosyalist insan, kul hakkı, komşum aç yatarken tok yatan bizden değil diyerek, daha sosyal adaletçi, daha sosyalist oldu. Öteki, beriki, mahalle baskısı ile toplumu sindirme, ilkel araçlar haline geldi. Irkçılık, izmler, elitizm ilkel insanların kara gözlükleri olarak toplumun geri planlarında cılız sesleri ile kendilerine az da olsa yaşam bulmaya çalışır oldu.

İnsanlık, geçmişi ve geleceği ile zaman ve mekan ötesi iletişimler de kurmaya başladı.Yaşamın boyutu değişti. Eski dostluklar yeniden canlandı. Unutulmuş dayanışmalar yeniden gün yüzüne çıktı. Doğum günleri daha kolay kutlandı. Hastalık ve ölümler de birbirimizin acısını daha yakından takip eder olduk.Modern toplumun uzakları yakın oldu. İş vesilesi ile yaşımın farklı mekanlarında izlerini kaybettirenler; mahalle arkadaşlıkları, köy arkadaşlıkları, eski sınıf arkadaşlıkları yeniden canlandı. Mezuniyet geceleri internet üzerinden organize oldu. Bayan arkadaşlar kızlık soyadlarını resmi soyadı ile kullanarak ben buyum, buradayım dercesine belirli mahallere sıkışmış varlıklarını ilan etti. Karı koca, evlat, facebook üzerinden daha da geniş haberleşmeye başladı. Vatandaş vekili ile, cumhur ise başkanı ile daha yakın iletişime girdi. Zaman zaman kantarın topuzu kaçsa da, sosyal medya televizyonun edilgen yapısından çok çok daha fazla, iletişimi,ilişkileri geliştiren bir araç oldu.

Yaşam, adeta sosyal medya ile ışığın elmastan yansıması gibi aydınlanarak renklendi. Her birey bu rengin ve aydınlığın parçası ve kaynağı oldu. Tabii kendi gücü ve manyetik alanı elverdiğince.
Tabii sosyal medya, başlangıçta toplumu negatif etkilerle sarstı, sevimsizleşti, toplumların değerlerini tehdit etti. Açıklıktan korkan, karanlıktan medet uman güçler, bunu kullandı da. Ahlak bozuluyor, toplum dejenere oluyor diye diye. Hatta toplum mühendisliğinin bir aracı da oldu, olmakta da. Bazen de uluslararası güçlerin ülkelerde operasyon aracı oldu. Bu tip olumsuz unsurlar yaşamımızda zaten var olan ve olagelen unsurlardı. Belki sosyal medyayı kullanırken, ileri giderek deşifre oldular. Halk nasıl kullanıldığını, yönlendirilmeye çalışıldığını, yine sosyal medyanın şeffaflaştırıcı yönü, yardımı ile çok daha çabuk fark etti.

Sosyal medya içinde hala toplumsal açıdan riskler barındırmakta ise de, bilinçlenen kullanıcılar artıkça, hızla insanlık yaşamında daha önemli rolünü kuvvetlendirmekte. Bize düşen yasaklamaktan çok bilinçlendirmeyi arttırarak, farkındalıklar meydana getirerek, algı seviyesinin kalitesini artırarak; farklılık meydana getiren yeniliklerin keşfinde, muasır medeniyet seviyesinin yakalanmasında daha mahirce  davranarak, sosyal medyayı yaşamımızda daha etkin kılmak.
Sosyal medya; insanlığın özelde, memleketimizin en ücra köşelerinde, köyünde mezrasında var olan ve kendini ifade etme imkanı bulamamış yerel filozofların; insanlığın daha mutlu yaşamasında, farklı bakış açıları ile var olmalarında çok önemli bir  imkan vermiştir. Hem yaşamın en bozulmamış, temiz duyguları, doğal yaşamları, özgün bakış açıları ile derinliklerimizdeki yaşam sevinçlerini, manzaralar eşliğinde yaşamımızda paylaşarak.

Paylaşa paylaşa unutmuş olduğumuz paylaşma duygusunu, güncel yaşamımızın en aktif faaliyeti yaparak.

[email protected]