Artan maliyetler karşısında besicilerin zor günler yaşadığını belirten . Konya Kırmızı Et Üreticileri Birliği Başkanı Nazif Karabulut “Et ve süt ürünlerine devam etmek isteyenler kopma noktasında’’ dedi

BESİ ÇİFLİKLERİ BOŞALIYOR

Besicilerin besilerini kestikten sonra yerine hayvan almadıklarını, bir an önce çözüm bulunması gerektiğinin altını çizen Karabulut, “Besiciler kazanamayınca kâr elde edemeyen üretici de ister istemez hayvanlarını satmak, kesmek zorunda kalıyor ve yerine başka besi almıyor ve böylelikle sektörden uzaklaşıyor. Şu anda Konya’daki işletmelerin yüzde 40’ı boş, sektör sıkıntıda’’ diye konuştu.

HIZLA DESTEK VERİLMELİ

Besicilerin küstürülmemesi gerektiğini anlatan Karabulut “Çiftçilere verilen sübvansiyonun besicilere de verilmesi gerekiyor. Toprak Mahsulleri Ofisi, üreticiyi korumak adına 6 bin 250TL’ye aldığı arpayı üreticiye 5 bin 300TL’den veriyor. Ancak un fabrikalarına verilen buğdaydaki sübvansiyon daha fazla iken, besicilere verilen arpadaki sübvansiyon neden bu kadar az diye düşünüyoruz’’ dedi. Artan maliyetler nedeniyle süt ve et üreticileri hayvanlarını kesime vererek üretimi bıraktı. Süt üretimine devam etmeye çalışanlar ise üretimden kopma noktasında. Konya Kırmızı Et Üreticileri Birliği Başkanı Nazif Karabulut üreticilerin sıkıntıları hakkında konuşarak girdi fiyatlarındaki artıştan yakındı.

‘TÜKETİCİ ALAMIYOR, ÜRETİCİ KAZANAMIYOR’

Artan maliyetlerinden dolayı besicilerin sıkıntıda olduğunu belirten Karabulut, son bir ayda yem fiyatlarına üç kez zam geldiğini vurguladı. Karabulut, “Hasat zamanında aldığımız saman fiyatıyla şu an aldığımız saman fiyatı arasında daha kış gelmeden neredeyse iki katı fark var. Elektrik fiyatları da zaten besiciyi zorluyor; dolayısıyla besici zorlanıyor.” ifadelerini kullandı. Kırmızı etin maliyetinin 115 TL olduğuna değinen Karabulut, etin maliyetinden düşük fiyata satıldığını sözlerinde ifade etti. Karabulut, “Bugün Konya’da satılan etin fiyatı 95-100TL arasında değişiyor. Et fiyatını yükseltmemek adına etin fiyatında 2 TL değişikliğe gidildi ancak yine de kurtarmıyor. Tüketici alamıyor, üretici de kazanamıyor.” şeklinde konuştu.

KONYA’DAKİ BESİ ÇİFTLİKLERİNİN YÜZDE 40’I BOŞ!

Besicilerin besilerini kestikten sonra yerine hayvan almadıklarını belirten Karabulut, bir an önce çözüm bulunması gerektiğinin altını çizdi. Karabulut, “Besiciler kazanamayınca kâr elde edemeyen üretici de ister istemez hayvanlarını satmak, kesmek zorunda kalıyor ve yerine başka besi almıyor ve böylelikle sektörden uzaklaşıyor. Şu anda Konya’daki işletmelerin yüzde 40’ı boş, sektör sıkıntıda. Bu sektörde besiciler iş yerini kapattıktan sonra ‘gel senin hayvanını da biz alalım’ deseler besici geri dönmez. Besiciyi küstürmemek lazım.” dedi. Çiftçilere verilen sübvansiyonun besicilere de verilmesi gerektiğini söyleyen Karabulut, “Toprak Mahsulleri Ofisi, üreticiyi korumak adına 6 bin 250TL’ye aldığı arpayı üreticiye 5 bin 300TL’den veriyor. Ancak un fabrikalarına verilen buğdaydaki sübvansiyon daha fazla iken, ‘besicilere verilen arpadaki sübvansiyon neden bu kadar az’ diye düşünüyoruz. Yem girdilerine çözüm bulunması gerek. Besici üretmezse bu işi devam ettirmez. Üretici desteklenmeli ki, rahatlasın.” şeklinde konuştu.

‘KIRMIZI ETTE İTHALAT SÖZ KONUSU DEĞİL’

İthal sığır eti alımı konusunda çıkan haberleri yalanlayan Karabulut, “Ben, Et ve Süt Kurumu Genel Müdürü ve Hayvancılık Genel Müdürü ile görüştüm. Bu haberlerin yalan haber olduğunu bizzat kendileri belirttiler. Kasaplık et ithalatı söz konusu değildir. 2011- 2020 yıllarında tüketicinin ucuz et yemesi adına ithalat yapıldı ancak ne tüketici ucuz et yedi ne de üretici kazandı. Sadece ithalat yapanlar kazandı. Şayet böyle bir durum olursa; hayvancılık 10 yıl daha geriye gider. Yetkililerin ithalata yönelmesi değil; üreticiyi desteklemesi gerek. Bu konuda da destekleri bekliyoruz.” ifadelerini kullandı.

HACER CEYLAN

Editör: TE Bilişim