Konya’nın en eski meslek liselerinden biri olan Fatih Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, 1982-1983 eğitim öğretim yılından bu yana öğrenci yetiştirmeye devam ediyor. Okul Müdürü Şaban Dalgıç, meslek liselerine karşı olan olumsuz yargının kırılmaya başladığını ifade ederken okulda üretilen ürünlerin döner sermaye kapsamında öğrencilere kazanım sağladığını ve 2022 yılında 1,5 milyon liralık ciroya ulaştıklarını belirtti.

‘MESLEK LİSELERİNE OLUMSUZ BAKIŞ KIRILIYOR’

Okul hakkında bilgi veren Okul Müdürü Şaban Dalgıç, Anadolu teknik programda harita tapu ve kadastro bölümü ve inşaat teknolojisi alanından toplam 92 öğrenci bulunmakta ve bu iki alana 30’ardan toplamda 60 öğrenci sınavla alınıyor. Anadolu meslek programına sınavsız ortaöğretim başarı puanına göre öğrenci alınmakta ve meslek programında 140 öğrenci de çıraklık eğitimde öğrenim görmektedir.” dedi. Dalgıç, meslek liselerine karşı olan olumsuz yargının kırılmaya başladığını ancak okul kapasitesinin henüz tamamlanamadığını şu sözlerle ifade etti: “Okulumuzun mevcut öğrenci kapasitesi 1200-1400 öğrenci ancak bu kapasitenin biraz gerisinde 914 öğrenciyle eğitime devam ediyoruz. Bunun sebebi, öğrenci ve velilerin meslek liselerine karşı olumsuz yargılarının hale devam etmesinden dolayıdır. Ancak hiçbir değişim aniden olmaz, bu kırılmanın ilerleyen dönemlerde daha da çok kendini göstereceğini düşünüyorum.”

BU OKULDAKİ ÖĞRENCİLERE BAŞARI BURSU VERİLİYOR!

Okuldaki öğrencilerin burs ve döner sermayeden pay aldıklarını söyleyen Dalgıç, öğrencilere sunulan imkanlardan bahsetti. Dalgıç, “Okulumuzda 17 laboratuvar ve 20 atölye bulunmakta. Bu atölye ve laboratuvarlarda döner sermaye kapsamında üretim ve ar-ge çalışmaları yapılmakta. Okul-Sanayii İş birliği çerçevesinde Girişici İş Adamları Vakfı Konya Şubesi ile protokol kapsamında 8 öğrencimiz aylık 500 TL’lik başarı bursu almaktadır. 2023-2024 eğitim öğretim yılında burslu öğrenci sayısının artacağı, böylelikle daha çok öğrencinin desteklenmesi amaçlanıyor.” dedi. Ayrıca Dalgıç, okuldan mezun olan öğrencilere sanayi sektöründe işe yerleştirilme garantisi verildiğinin altını çizerek, “Öğrenciler, eğitim aldıkları alanlarda istihdam edilmeleri koşuluyla, mesleki anlamda kendilerini yetiştirmiş olarak sanayi kuruluşlarında işe yerleştiriliyor. İsteyen öğrenciler meslek lisesi diplomasının yanında okulumuzca verilen iş yeri açma belgesi ile kendi işlerini de kurabiliyor.” diye konuştu.

‘2022 YILINDA 1,5 MİLYON LİRALIK CİROYA ULAŞTIK’

Okulda 2020 yılında döner sermaye işletmesi açılarak üretilen ürünlerin satışının yapıldığını söyleyen Dalgıç, her yıl cironun arttığını ve 2022 yılında 1,5 milyon liralık ciroya ulaştıklarını belirtti. Okulda bilişim teknolojileri, elektrik-elektronik teknolojisi, harita tapu-kadastro, inşaat teknolojisi, tesisat teknolojileri ve iklimlendirme alanı ve mobilya ve iç mekân tasarımı alanı olmak üzere altı bölümün olduğunu söyleyen Dalgıç, “Okulumuz, bir taraftan meslek liseleri alanında öğrenci alan yüksekokul ve fakültelere öğrenci hazırlarken diğer taraftan bu 6 alanda ara eleman yetiştirmeyi amaçlamakta.” ifadelerini kullandı. Döner Sermaye İşletmesi ile hem öğrencilerin üretime katkı sunduğunu ve uygulamalı olarak öğrendiklerini hem de okurken para kazandıklarını belirten Dalgıç, üretilen ürünler ve yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdi. Dalgıç, “Üretimlerimiz mobilya, bilişim, tesisat, elektrik-elektronik ve inşaat alanlarında talep buluyor. Kamu kurumları başta olmak üzere özel sektör için de mamul üretimlerimiz var. Ayrıca il merkezinde her yıl planlanan proje tabanlı beceri yarışmasına katılarak proje sunuyor; Erasmus, Tübitak, Teknofest, E Tivining, MEB Uluslararası Robot Yarışması gibi ulusal ve uluslararası yarışmalara öğrencilerimiz katılım sağlıyor. Özellikle 2016 yılından bu zamana katılım sağlanan proje ve yarışmalarda yerelde ve ulusal düzeyde çeşitli dereceler aldık.” şeklinde konuştu.

SEKTÖRÜN İHTİYACI KARŞILANIYOR

İnşaat Teknolojisi alanı öğretmeni Aytekin İşler, bu alanda sektörün ihtiyaçları, bilimsel ve teknolojik gelişmeler doğrultusunda gerekli olan mesleki yeterlilikleri kazanmış nitelikli meslek elemanları yetiştirme ve bu dalda yeterlilik kazandırmaya yönelik eğitim öğretim hedeflediklerini belirtti. İşler, okulda bulunan çeşitli atölyelerde öğrencilere aplikasyon, boya ve tadilat işlemleri, yapı yüzey kaplama, sıva ve seramik işleri ve mimari-statik proje çizimi derslerini gördüklerini ve bu kapsamda sektörün ihtiyacı olan personelin okulda yetiştiğinin altını çizdi. 

‘AVUKAT ÖĞRETMENLERLE ÇALIŞARAK GEREKLİ EĞİTİMLERİ VERİYORUZ’

Harita tapu kadastro alanında harita kadastro ve tapu dallarının bulunduğunu söyleyen Harita Tapu Kadastro Alan Şefi Abdullah Akçay, iki farklı alanda öğrencilerin farklı ders işlediklerini belirtti.  Akçay, “Harita kadastro dalında arazi ölçümü, harita çizimi ve hesaplamaları yapma, taşınmaz malların geometrik şekillerini ve maliklerini belirleme, hukuki durumlarını tespit etme, yeterliliklerini kazandırmaya yönelik eğitim verilirken; tapu dalında ise tapu siciline konu olan her türlü işlemi yapma yeterliliklerini kazandırmaya yönelik eğitimlerimize devam ediyoruz.” diye konuştu. Bu kapsamda avukat öğretmenlerin de okullarında bulunduğunu ve öğrencilere gerekli yeterliliğin kazandırıldığını vurgulayan Akçay, “Harita Tapu Kadastro alanından mezun olan öğrenciler, seçtikleri dalda kazandıkları yeterlilikler çerçevesinde; belediyeler, tapu sicil ve kadastro müdürlükleri, harita mühendislik büroları, inşaat firmaları ve harita çalışmalarının yürütüldüğü tüm kuruluşlarda çalışabilirler.” ifadelerini kullandı.

 ‘OKULDAKİ İMKANLARDAN HABERDAR DEĞİLLER’

Öğrencilere tesisat teknolojisi ve iklimlendirme alanında verilen eğitiminden bahseden alan öğretmeni Cavit Ruşen Biçer, “İlk olarak 9’uncu sınıfta öğrencilerimizin el becerilerini geliştiriyoruz. Sınıf atladıkça öğrencilerin meslekle ilgili bilgileri de gelişmiş oluyor. 11’inci sınıfta artık uygulamaya geçiyoruz ve petek montajı, kombi bakımı ya da boru kaynağıyla alakalı uygulamalarımız oluyor. Son sınıfta ise 2 gün iş yerinde; diğer günler okulda oluyorlar. İş yeri ile olan iş birliğimiz sayesinde öğrenci, işlerin nasıl bir işleyiş içinde olduğunu görüyor.” dedi.

Okul bitiminde öğrencilerin birtakım imkanlara da sahip olduğunu belirten Biçer, “Okul bitiminde öğrencilerimizin iş yeri açma belgeleri oluyor ve teknisyen vasfını alıyorlar. Yükseköğrenime devam etmek isteyenler devam ediyor ancak öğrenci ve veliler, okullara gelmeden bu imkanların var olduğunu bilmiyor. Bu konuda gerekli rehberliği de öğrencilerimize ve ailelerine yapıyoruz.” ifadelerini kullandı.

‘ÖNCEKİ DÖNEM 500 MASA TENİSİ ÜRETTİK’

Üretim konusunda sipariş usulü çalıştıklarını söyleyen Biçer, okullarında üretilen ürünlerden de bahsetti. Biçer, “Öğrencilerimizin içinde olan ve ne zaman, nerede kullanacağını bilmediği enerji ve isteği biz burada öğretiyoruz. Yani öğrenci anahtar tutmayı, boru kesmeyi biliyor ancak bunu nasıl toparlayacağını bilemeyebiliyor. Biz, burada ürün ortaya çıkararak öğrencinin enerjisini doğru yere vermesini sağlıyoruz. Masanın kenarı olmadığı zaman kesiyorsun biçiyorsun ancak karşındaki insan olunca iş daha zor oluyor. Onların da okul dışında yaşadığı alan, ortamlar var. Etkilendikleri farklı ortamlar olsa da onları kazanmaya çalışıyoruz, elimizden geleni yapıyoruz. Bu kapsamda okulumuzda önceki dönem sipariş üzerine yaklaşık 500 adet masa tenisi üretimi yapıldı. Bunun gibi gelen diğer siparişleri de tamamen öğrencilerimizin emeğiyle ve okulun imkanlarını kullanarak yapıyoruz.” diye konuştu. 

‘ÜRETİME DEVAM EDİYORUZ’

Mobilya ve iç tasarımı alanı öğretmeni Ahmet Kesgin, okulda üretim noktasında aktif alanlardan olan mobilya ve iç tasarımı alanının, nüfusun ve barınma ihtiyacının artması sebebiyle konutlardaki mobilya ihtiyacının kaçınılmaz olduğunu belirterek alanın önemine vurgu yaptı. Bu alandan mezun olan öğrencilerin iş bulma konusunda sıkıntı yaşamayacağını vurgulayan Kesgin, okul olarak öğrencilerle üretilen ürünler hakkında bilgi verdi: “Konya Mobilya ve İç Dekorasyon Fuarına öğrencilerimizle katılım sağladık. Okulumuz tüm sınıflarına 500 metre lambiri montajı yaptık ve bahçede bulunan ağaçlara kuş yuvasını öğrencilerimizle birlikte yaptık. Bakanlığımızın ‘Hayata Değer Katıyor’ projesine katılarak mutfağı olmayan bir ailemize mutfak dolabı kazandırdık. Sipariş üzerine yine öğrencilerimizle birlikte üretime devam ediyoruz.”

‘DERSLERİN ÇAĞA GÖRE YENİLENMESİ, SEVİNDİRİCİ’

Bilişim Teknolojileri öğretmeni Leyla Gülburun, bilişim teknolojileri sektörünün önemine vurgu yaparken öğrencileri günümüz teknolojik gelişmelerine uygun olarak yetiştirdiklerini şu sözlerle aktardı: “Bilişim teknolojileri, dijital dönüşümle beraber günümüzde olağanüstü öneme sahip olan bir sektör haline geldi. Katma değeri oldukça yüksek olan bilişim sektörü, gelişmiş ülkelerde gözde sektörlerin başında gelmektedir. Ülkemizde işletmeler kurumsallaşma yolunda hızla ilerledikçe bilişim teknolojileri alanına olan ihtiyaç daha da artmaya başladı. Alanımız, yazılım geliştirme dalı ve ağ sistemleri ve siber güvenlik dalı olmak üzere 2 adet dal mevcut. Bilişim teknolojileri alanı en hızlı değişen ve gelişen bölümlerden birisi. Derslerimiz çağımıza göre yenilenmiş ve dersler büyük ölçüde değişmiştir. Bu bilişim teknolojileri alanı açısından oldukça sevindirici.” dedi.

HACER CEYLAN 

Editör: TE Bilişim