İlkokul eğitiminin ardından bir terzide iş hayatına başlayarak 50 yıla yakın zamandır terzilik yapan Efrayim İbrahim Nacak, siyasi çatışmalar ve ekonomik zorluklar dolayısıyla gittiği Fransa’da kalarak hayatına Paris’te devam etmeye başladı. Gittiği yıllarda Fransa’da henüz Türk topluluklarının oluşmadığını söyleyen Nacak, 1980’li yıllarda bir cami ile başlayan gurbetçi topluluklardaki kültürel alışverişin, zamanla Fransa Türk Federasyonu’na dönüşüm sürecini anlattı. Sosyal alanda Türkiye ile sıkı bir iletişim halinde olduğunu söyleyen Nacak, Fransa’da geçen hayatını ve kültürel farklılıkları aktardı.

Whatsapp Image 2024 01 25 At 16.12.15

TEKNİĞİ TÜRKİYE’DE, ESTETİĞİ FRANSA’DA KAVRADI

1961 yılında Çumra’da doğan ve ilkokul ve Kur’an kursu eğitimlerinin ardından 14 yaşında iş hayatına Terzi Necati Ceran’ın yanında başladığını söyleyen Nacak, hala Fransa’daki işyerinde çalışma hayatına devam ediyor.  Çırak olarak başladığı mesleğini Fransa’da estetikle buluşturarak meslekle bütünleşen Nacak, Türkiye’de işin teknik kısmıyla ilgili gerekli kısımları öğrendiğini; estetik algısını ise modanın kalbi olarak nitelendirilen Fransa’da mesleğiyle bütünleştirdiğini söyledi.

Kazakistan Büyükelçiliğinde Düzenlenen Fransa'daki Türk Toplumları Tsk Bilgilendirme Ve Yeni Oluşum Ile Toplantı Sonrası

KİŞİYE ÖZEL TASARIMLAR YAPIYOR

1980’li yıllardaki siyaset karmaşası ve ekonomik zorluklar nedeniyle, mesleğini ilerletebileceği bir ülke olarak gördüğü Fransa’nın Paris şehrine giden Nacak, o yıllarda da revaçta olan terziliği estetikle buluşturarak birçok farklı ve yeni çalışmalara imza atıyor. Fransa’da ve Türkiye’de terzilik mesleğini yapmış biri olarak her iki ülke koşullarında da mesleğin farklı şekillerde icra edildiğine dikkat çeken Nacak, mesleğin iki ülkedeki farklılıklarını aktardı. Konya’da dikiş yapmayı ve mesleğin teknik kısımlarını öğrendiğini bildiren Nacak, sanat ve estetik konusundaki eksiklerini ise Fransa’da tamamladığını belirterek konu hakkında şunları söyledi: “Bulunduğum şehirde olan Paris’te elbette mesleğim açısından farklılıklar var. Konya’da çok küçük yaşlarda mesleğe başlayan bir birey olarak sadece dikiş yapmayı, terzilik olarak pratikte öğrendim. Estetik olarak sanat eğitimim yoktu! Buraya geldiğimde ise hem sanatın inceliğini hem de kaliteli işçilik alanlarını öğrendim. En önemlisi de estetik olarak bilgi birikimim oldu. Mesleğim, modanın merkezi Paris olması sebebiyle bugüne kadar severek çalıştım. Bazı markaların atölyelerinde çalışırken bazı markaların ise siparişlerini yaptım.” Şu anda terziliğe devam ederek kendi dükkanında çalışmalarını sürdüren Nacak, kişiye özgü dikimlerle bay- bayan terzisi olarak ticari hayatına devam ediyor. 

Mustafa Kalaycı Beyin Pparis Ve Teşkilatımızı Ziyaretnde

‘KÜLTÜRLERİ YOK, BUNA ÖZGÜRLÜK DİYORLAR’

Tasarruf ve dönüşüm şart! Tasarruf ve dönüşüm şart!

Fransa’ya gittiği dönemlerde dil bilmemenin ve kültürel olarak farklılıkların birtakım sıkıntısını yaşadığını belirten Nacak, gündüzleri çalışırken akşamları da dil eğitimi alarak kendini geliştirdiğini söyledi. Gittiği yıllarda Fransa’da yabancı popülasyonun yoğun olmadığını belirten Nacak, bu kapsamda kültürel olarak da farklılıklar gözlemlediğini söyledi. Nacak, batılı ülkelerde dini, geleneksel ya da kültürel inançların ‘sıfırlandığına’ dikkat çekerken, “Buradaki insanlar benim gözlemlerime göre, inanç olarak sıfırlanmışlar; yalnızca maddi olarak, materyalist bakış açısıyla düşünüyorlar. Duygularıyla ya da vefa düşüncesiyle hareket eden bir toplum yok. Kültürel bir yaşam benimsenmediği gibi herkesin yaşam tarzı da kendine göre şekilleniyor. Herkes kendi tarzını oluşturarak giyiniyor ve farklı giyiniş biçimleri ya da farklı davranışlar yadırganmıyor ve bunlar ‘özgürlük’ adı altında sunuluyor.” ifadelerine yer verdi. Yeni nesilde oluşan batı özentiliğiyle ilgili sosyologlara büyük görev düştüğünü belirten Nacak, yeni neslin kendini frenlemesi gerektiğine işaret ederek, “Kültürünüzün kıymetini bilin, kendinizi frenleyin.” dedi.

Whatsapp Image 2024 01 25 At 15.59.58

FRANSA’DA TÜRKLER İÇİN BİR FEDERASYON KURDULAR

Türkiye’den Fransa’ya 1980’li yıllarda giden neslin genel olarak kırsal kesimden çalışmak için gelen eğitim seviyesi düşük kişilerden oluştuğunu; bu sebeple bireysel düşüncenin aktif olduğunu belirten Nacak, daha sonra oluşturulan sivil toplum kuruluşlarıyla bu bireyselliğin toplumsal birleşmeye doğru gittiğini ifade etti. Fransa’daki Türklere yönelik sosyal ve kültürel faaliyetlerin yürütüldüğü Fransa Türk Federasyonu’nun kuruluşundan bahseden Nacak, bugün hala faaliyetlerine devam eden federasyon hakkında şunları söyledi: “1980’li yıllarda bulunduğumuz bölge olan Paris’te henüz Türk toplumu sosyal olarak aktif değildi, bunun en önemli sebebi ise belki de Türkiye’den gelenlerin büyük çoğunluğunun kırsal kesimden gelenlerin eğitim seviyesinin çok düşük olmasıydı. Köyden gelenler traktör, tarla almak; başka meslekten olanlar ise yapabildikleri ölçüde sermaye biriktirip Türkiye’ye dönme düşüncelerine sahiptiler. Çoğu evli ve ailesini Türkiye’de bırakmış, sosyal yaşamını düşünemeyecek kadar meşgul insanlardı. 1985- 1986 yılından itibaren bir daire kiralayarak dini ibadetlerimizi yerine getirme amacıyla cami olarak kullanmak suretiyle ilk sosyal ve kültürel yaşamın tohumları attık. Gurbetçi toplumdan Fransa’da yerleşik olarak bulunan kişilerden zamanla grup oluşarak 1995 yılında ise federasyonu kurduk. Fransa’da yaşayan Türklere yönelik kültür, dil ve din eğitimlerini de içine alan hizmetlerimiz için 45-50 şehirde bulunan Türklerle istişare ederek hizmete başladık.”

Whatsapp Image 2024 01 25 At 16.00.16

‘TÜRKİYE İLE SIKI BİR İLETİŞİMİMİZ VAR’

Dini, kültürel ve sosyal etkinliklerin yer aldığı federasyon faaliyetleri kapsamının zamanla genişletilerek hac hizmetine de yer verildiğini aktaran Nacak, Fransa’daki Türklerin hacca götürüldüğü bir hizmetin de Fransa Türk Federasyonu’na dahil edildiğini aktardı. Federasyonda hac görevlisi ve sorumlusu olarak 12 yıl Türk vatandaşlara hizmette bulunduğunu belirten Nacak, “Sosyal alanda yalnızca Konya ile değil; Türkiye ile sıkı bir iletişimimiz var. Mensubu olduğum Türk vatandaşlığı şuuru ile Fransa Türk federasyonu olarak her yıl Türkiye etkinliği içerinde, konserler, konferanslar ve geziler düzenliyoruz. Bunlar başta Mustafa Yıldızdoğan, Ahmet Şafak olmak üzere Türkiye’den ozanlarımız oluyor. Hala Paris bölgesinde bulunan Clichy Teşkilatımız ve Fransa Türk Federasyon Genel İdare Kurulu (GİK) Üyesiyim.” şeklinde konuştu.

Whatsapp Image 2024 01 25 At 16.01.24 (1)

Whatsapp Image 2024 01 25 At 16.09.42 (1)

Whatsapp Image 2024 01 25 At 16.10.17

Whatsapp Image 2024 01 25 At 16.14.45

MUSTAFA ARSLAN 

Editör: Birkan Bakay