Bayram öncesi haftada; gazetemiz Konya Yenigün’de okuduğum bir haberi okuyunca bir hayli heyecanlandım.
Haber 22 Haziran’da ;
Teknik Üniversiteye zemin hazırlayacak
‘’Selçuk Üniversitesi’nde Üniversite-sanayi işbirliğini güçlendirecek Sanayi Kampüsü Projesi faaliyete geçiyor’’
Başlığı ve alt başlığı ile verilmişti.
Heyecanlandım; 2014’den beri kaleme aldığım On’unun üzerinde yazıda ısrarla bahsettiğim, değindiğim önemli bir adım.
Sadece Konya’nın değil ülkemin problemini çözecek bir konuda örnek bir adımdı.
Sanayiyi dönüştürecek, kabuğunu çatlatacak bir adımdı.
Üniversite’den hayatı kucaklayan, iş yaşamın tam merkezine doğru atılmış bir adımdı.
Rektör Şahin, “Üniversite-sanayi işbirliği kapsamında mesafe kat edebilme adına bazı hamleler yapmaya başladık ve projeler geliştirdik. Bunların başında ‘intörn mühendislik’ uygulamaları geliyor. 2 yıldır bunu uyguluyoruz. Mühendislik bölümlerinde okuyan öğrencilerimiz son 6 ayını eğitim-öğretimi tamamıyla bırakıp sanayide tezgahın başında geçiriyorlar. Bu çok verim aldığımız ve geri dönüşleri olan bir proje.’’
“Amacımız üniversite ile sanayi ve sanayiciyi bir araya getirmek”diyor SayınRektör Şahin.
Devam ediyor’’Hedefimiz dünya üniversitesi ve stratejik üniversite olmak’’ diyor, Sayın Şahin.
Hedefler olukça makul ve kuvvetli özgüven taşıyor. Selçuk üniversitesinden beklenen de buydu.
Bu adımın tebrikleri, kabul eden aşamadan yaşama yansıyan aşamaya geçmesi lazım.
Fikir aşamasını, dua aşamasını geçmiş, Hal’e yansıyan bu adımın, istikametinin kuvvetli olması lazım.
Üniversitenin bu adımı, Sanayi ve Konya Halkı ve eliti tarafından da desteklenmeli.
Gördüğüm kadarı ile politikacılar, valilik, Belediye ve odalarımız destek veriyor. Ama bu destek Klasik desteklerin çok ötesinde olmalı. Sürekli olmalı.
Hatta bu Konya’nın yaşam biçim olmalı.
Olay sadece teknik adımların atılması değil, olay bir yaşam biçiminin değişmesi. Alışkanlıkların değişmesi.
Yeni alışkanlıkların edinilmesi.
Biliyoruz ki yaşamda en zor şey doğru bildiğimiz yanlışları düzeltmek, alışkanlıklarımızın yaşamımızda meydana getirdiği körlükleri aşmak.
Onun için olayı sadece teknik bir adım değil , sosyal ve ekonomik bir dönüşüm olarak da düşünmek lazım.
Onun için sanayi bölgelerimizde aynı zamanda Üniversite olarak, Sosyal psikolji, sosyoekonomik , çalışma ve çalıştırma psikolojisi ile de ilgili araştırmalar yapmak, çözümler üretmek lazım.
Bu çalışmalar sadece Konya sanayisinin bakış açısının değişmesine katkı sağlamayacak, ulusal düzeyde de etkisi olacaktır.
Aynı zamanda Konya’nın ve Ülkemizin Jeopolitik ve ekonomik konumu içerisinde de stratejik bir güç olmasının önünü açacak bir başlangıç.
Çünkü ülkemizde sanayileşmenin en büyük engeli alışkanlıklarımız, fiziksel değişimleri yapıyoruz ama ona uygun operasyonel alt yapıyı aynı oranda yapamıyoruz, hazırlayamıyoruz.
Bu konuda özellikle , gelişmenin ana unsuru insan kaynakları ve kurumsallaşma konusunda da üniversite olarak çalışmalar yapılması, teknik olarak üniversite sanayici işbirliği adımının başarılı olmasında önemli bir katalizör olacaktır.
Bunun için kalifiye insan gücüne ve onları çalıştırabilecek kültürel alt yapıya elzem olarak ihtiyaç vardır.
Bu konuda özellikle Sanayi ve Ticaret odalarımızın desteği lokomotif düzeyde olmalı.
Bu adım inşallah bölgemizdeki teknopark ve innopark’ın da etkin bir şekilde kullanılmasını sağlayacaktır.
Bölge innovasyon merkezi olmaya doğru yol alacıktır.
Ama önce şirketlerin, sivil toplum örgütlerimizin ve her şeyden önemlisinin Konya kamuoyunun bu konuyu sahiplenmesinin sağlanması gerekir.
Bu konuda sadece üniversite değil ,Meslek liselerimizin ve yüksek okullarımızın da bu girişime uyumlu hale getirilmesi, onların ilgisinin bu konuya yöneltilmesi lazım.
Bu girişim, bir şehrin toplam kalite yönetimi bakış açısı olarak , algılanmasısağlarsa eminin, gelişimin psiko sosyal ı açıdan da alt yapının hazırlanmasına büyük katkı sağlar.
Bu yazıyı yazmak için rektörlüğü aradım, amacım bilgi alıp öyle yazmaktı. Kurumsal iletişime bağladılar, oradaki kişi kibarca yardımcısına yönlendirdi, onu birkaç kere aradım ulaşamadım.
Bence Üniversite olarak böyle bir girişimi; sadece kuvvetli bir adım olarak görmemek lazım. Onun alt yapısı için kamuoyu ile kuvvetli bir paylaşım, bilgilendirme de yapılmalı.
Özellikle yerel ve ulusal gazeteler bu konuda cevapsız bırakılmamalı.
Eminim bu değerli adım kararlı bir şekilde paylaşılırsa, etkinliklere, yazılara konu edilirse sanırım daha hızlı bir kamuoyu oluşur. Bu arada bu da benim küçük bir sitemimdi.
Ülkem ve Konya adına bu değerli adımiçin Selçuk üniversitesi rektörü ve ekibini kutluyorum.
Belki de Bu sayede üniversite gerçekmanada üniversal da olur. Üniversite kelimesi manasına bürünür