Mesleğe başladığım 1980’li yıllarda Karapınar Konya’nın öncelikli gündemiydi. Giderek çölleştiği için ilçede sık sık erozyonla mücadele kapsamında programlar tertip edilir, ağaçlandırma projeleri uygulanırdı. Vali Kemal Katıtaş ve 2. Ordu Komutanı Bedrettin Demirel’in katıldığı programlarda neredeyse Karapınar’ın bütün köylerini ziyaret ettik, kumullarda bata çıka yürüdük. Kısa adı KAR-DER olan Karapınar Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Fikret Danış ile hem dernek faaliyetlerini hem de Karapınar’a dair önerilerini konuştuk.
Derneğiniz hangi tarihte ve kimler tarafından kuruldu?
Derneğimiz 1987 yılında Doktor Nuri Ahmet Sezer merhum tarafından kurulup faaliyete geçirilmiştir.
Kuruluş amacı, faaliyet alanlarınıza dair bilgiler verir misiniz?
Karapınar’da, Konya’da ve diğer şehirlerde ikamet eden, geçici veya kalıcı olarak il merkezine taşınan hemşehrilerimizle ilgilenmek, ihtiyaç ve sorunları nedeniyle derneğimize müracaat eden hemşehrilerimizin sorunlarına çözüm üretilmesine yardımcı olmak derneğimizin öncelikli amaçlarıdır. Hizmet imkan ve ortamını daha elverişli hale getirip, faydalı çalışmalarla daha güçlü bir sivil toplum vizyonuyla hemşehrilerimize katkı sağlamayı hedefliyoruz. Bunun yanında hemşehrilerimizin özel sektörde iş bulmalarına da yardımcı oluyoruz.
Derneğin mevcut yönetim kuruluna dair bilgiler verir misiniz?
Derneğimizin yönetim kurulu Başkan, 4 Başkan yardımcısı 1 Muhasip 1 Genel sekreter ve 2 üye olmak üzere 9 kişiden oluşmaktadır. Başkanlık görevini bendeniz Fikret Danış, Başkan Yardımcılıklarını Aziz Duman, Mustafa Yaylacı, Mevlüt Demirel, Metin Biltekin, Genel Sekreterliği Mustafa Özoğlu, Muhasipliği Salih Tuncel sürdürüyor. Adem Özcan ve Mustafa Kalkan’da yönetim kurulu üyesidir. Yönetim kurulumuzda görev alan 5 kişi kamu kurumlarından emekli, 2 kişi aktif kamu kurumlarında çalışan, 1 kişi serbest meslek emeklisi, 1 kişide uzun yıllardır Konya il merkezinde mahalle muhtarı olarak görev yapmaktadır. Deneyimli bir ekibiz.
Yörenizde geleneksel hale getirdiğiniz organiasyonlarınız var mı, varsa bunlar hakkında bilgi verir misiniz?
Her ramazan ayında iftar yemeği veriyoruz ama iki yıldır koronovirüs salgınından dolayı iftar programı yapamadık. Her yıl kış mevsiminde Arabaşı Çorbası etkinliği de yapıyorduk fakat salgın tedbirlerine riayet etmek için iki yıldır bunu da icra edemedik. Ayrıca dernek binamızda kültür sohbetleri ve ramazan buluşmaları düzenliyoruz.
Başlıca faaliyetlerinizi örneklerle anlatır mısınız?
Ayda en az 15 adetten az olmamak kaydıyla Konya il merkezinde iş yerleri olan esnaf veya resmi kurumlarda aktif çalışan hemşerilerimizi iş yerlerinde yönetim kurulu üyelerimizle birlikte ziyaret ederiz. Hemşehrilerimizi nişan, sünnet, düğün ve ölüm gibi mutlu ve acılı günlerinde ziyaret ederek destek oluyoruz. Keza hastanede tedavi görenleri de ziyaret ediyoruz. SMS haberleşme sistemi kurduk, mesela acil kan ihtiyacı olan hemşerilerimiz bize ulaştıklarında duyurusunu yapıyoruz. SMS sistemimizde sadece üyelerimiz değil, kayıtlı üç bin kişi bulunuyor. Her yıl ihtiyaç sahibi 60-70 hemşerimize de gıda, yakacak yardımında bulunmaya çalışıyoruz.
Tanıtım amaçlı yayınlar yapıyor musunuz?
Derneğimizin web sitesini yaptırdık. Gerekli durumlarda güncellemesini yaparak buradan bilgilendirmede bulunuyoruz. Günümüzde sosyal mecralar çok yaygınlaştı. Biz de sosyal medya sayfası düzenledik. Geçmiş dönemlerde dernek yönetimlerimizin yıllık olarak yayınladıkları kültürel amaçlı dergiler vardı. Dijital haberleşme yaygınlaşınca biraz ara verilmişti ama biz de yazılı yayını gündemimize aldık. Periyotlar halinde yayınlamayı düşünüyoruz.
Derneğe kayıtlı ne kadar hemşehriniz var ve derneğe ilgileri ne düzeyde?
Şuan için kayıtlı 210 üyemiz var ve derneğimiz yaz aylarında haftanın 7 günü saat 10.00-20.00, kış aylarında yine haftanın 7 günü saat 10.00-17.00 arasında açıktır. Bu saatler arasında her gün yönetim kurulumuzdan en az bir kişi görevli olarak bulunur. Her gün hemşehrilerimiz derneğimizi ziyaret ederler ama hafta sonları daha kalabalık olur.
Sivil toplum faaliyetlerinin sizce en büyük sıkıntısı nedir?
Yapılan tüm etkinlikler, sosyal medyadan, SMS yoluyla ve basılı davet şeklinde haberdar edilmesine rağmen, merkezde bulunan hemşehrilerimizin katılımları zaman zaman az oluyor. Mesela Konya il merkezinde tahminen 15 bin Karapınarlı hemşehrimiz ikamet ediyor. Buna rağmen Ramazan yemeklerine 2 bin-2 bin 500 arası arabaşı çorbası etkinliklerine de 500-550 arası katılım oluyor. Ayrıca her etkinlikte, “Neler yapılabilir, bizden ne bekliyorsunuz” diye herkesten öneri talep ediyoruz ama hemşehrilerimiz bu konuda fikir geliştirip bizimle paylaşmıyor. İhtiyaç sahibi daha çok hemşehrimiz olduğunu biliyoruz ama gelirimiz kısıtlı olduğu için her talebi karşılayamıyoruz. Devletimizin, bilhassa belediyelerimizin ekonomik anlamda dernekleri desteklemesinin yararlı olacağını düşünüyoruz.
Eğitim, sosyal ve kültürel anlamda ne tür faaliyetleriniz var?
Eğitim için her yıl, Konya il merkezinde okuyan ihtiyaç sahibi 8-10 civarı öğrencimize, Konya’daki esnaf hemşehrilerimiz tarafından burs verilmesini sağlıyoruz. Az önce bahsettiğim diğer etkinlikleri devam ettirmeyi planlıyoruz. Bu yıl yaz mevsiminde Karapınar Karacadağ gezisi, bir de piknik etkinliği gerçekleştirmek istiyoruz. Ayrıca dernek binamızda eğitmen bir hemşerimiz tarafından, talep eden çocuklara ve ailelere psikolojik destek verilmektedir.
Yardımlaşma sözcüğünün sivil toplum faaliyetlerinde karşılığı nedir?
İhtiyaç sahibi ile bu ihtiyaçları giderebilecek hemşehrilerimiz arasında köprü olmak, yardımlaşmanın birinci kuralıdır. Yardıma muhtaç kişileri tespit etmek, dernek bünyesinde toplanan yardımları, kimseyi rencide etmemek için, gizlilik prensibiyle yapmak gerekiyor.
Şehri ve beldenizi yönetenlerden ne tür beklentileriniz var?
Belediyelerimizin ilçe dernekleri ile ayda bir kere toplantı yapması karşılıklı faydalar sağlayacaktır. Hem biz belediyelerin çalışmalarını birinci ağızdan duymuş oluruz hem de halktan bize gelen talepleri kendileriyle paylaşmış oluruz. Bunun yanında bize müracaat eden ihtiyaç sahiplerinin de belediyeler ve sair kuruluşlar tarafından dikkate alınmasını, bu konuda bizden ihtiyaç sahibi listesi istenmesi gerektiğini düşünüyoruz.
Yörenizin turistik ve kültürel değerler açısından tanıtılması için neler yapılabilir?
Karapınar turizm açısından Konya’da geniş potansiyele sahip bir ilçe olmasına rağmen değerlendirilememektedir. Meke Krater Gölü ve Acı Göl en bilinen değerimiz ama 500’ü aşan obrukların bir bölümü turizme kazandırılabilir. Ayrıca, başarıyla sürdürülen erozyonla mücadele kapsamında büyümesi durdurulan ve Arap yarımadası çöllerini andıran Karapınar kum çölü turizme açılması halinde çok ilgi çekecektir. Yabani atların bulunduğu Karacadağ turizm açısından başlı başına bir potansiyeldir. Oysa burada kilise, manastır ve göl de var. Değerlendirebilirsek hem Karapınar hem Konya ve hem de ülkemiz kârlı çıkacaktır. Geniş katılımlı kültür gezileri, sempozyumlar ve sair etkinliklerle de Karapınar’ın bilinirliğini artırabiliriz.
YARIN: BAŞHÜYÜK AS ALAN KÜLTÜR DERNEĞİ BAŞKANI
MUSTAFA GÜDEN
