Konya, tarım ve hayvancılıkla özdeşleşmiş bir şehirdir. Ancak son yıllarda, özellikle besicilik alanındaki zorluklar ve yaşanan olumsuzluklar, şehrin bu kültürünü tehdit eder hale gelmiştir. Besicilik, Konya'nın en önemli geçim kaynaklarından biri olmasına rağmen, artan maliyetler, düşük fiyatlar ve çevresel etmenler nedeniyle giderek daha fazla besici bu sektörü terk etmektedir. Bu yazıda, Konya’da besiciliğin sonlanma tehlikesine karşı sesimizi duyurmak ve bu durumun nedenlerini ele almak istiyoruz.

Maliyetler ve Zorluklar

Besicilik, başlangıçta düşük maliyetlerle yapılabilecek bir iş gibi görünse de, özellikle son yıllarda artan yem fiyatları, veteriner hizmetleri ve bakım masrafları nedeniyle oldukça zor bir hale gelmiştir. Konya'nın geniş tarım arazilerinde kullanılan yemlerin büyük kısmı dışarıdan temin ediliyor ve bu durum, üreticiyi ekonomik olarak zor durumda bırakıyor. Bunun yanı sıra, enerji maliyetlerinin artması ve yakıt fiyatlarının yükselmesi, işletmelerin kar marjını daha da daraltmaktadır.

Bunun yanında, besicilik yapmak için gereken alan ve altyapı da oldukça büyük yatırımlar gerektiriyor. Bu altyapıların yenilenmesi veya bakımının yapılması, küçük ölçekli işletmeler için neredeyse imkansız hale gelmiştir. Birçok besici, borçlarını ödeyemediği için işletmesini devretmek zorunda kalıyor ve yerini daha büyük, kapitalist firmalara bırakıyor.

Pazar Fiyatları ve Rekabet

Konya’da besiciliği tehdit eden bir diğer faktör, pazar fiyatlarının istikrarsızlığıdır. Yerli üreticiler, giderek artan yabancı ithalatı ve düşük fiyatlar karşısında rekabet edemez hale geliyor. Özellikle dışarıdan ithal edilen et ve süt ürünleri, yerli üreticinin elindeki ürünleri değer kaybettiriyor. Üreticiler, yüksek maliyetlere rağmen ürünlerini ucuza satmak zorunda kalırken, büyük işletmeler daha düşük maliyetlerle ürün üretmeye devam etmektedir.

Besicilik yapan küçük işletmelerin, büyük ölçekli hayvancılık yapan firmalarla rekabet edebilmesi her geçen gün daha da zorlaşıyor. Kâr marjlarının daralması ve pazarda fiyatların düşük olması, birçok besiciyi sektörden uzaklaştırmaktadır.

Çevresel ve Doğal Faktörler

Konya, kuraklık ve su kaynaklarının azalması gibi çevresel faktörlerle de karşı karşıya. Son yıllarda yaşanan iklim değişiklikleri, buğday ve arpa gibi yem bitkilerinin üretimini de olumsuz etkilemektedir. Hayvanların beslenmesi için gerekli olan yemlerin üretimi, her geçen yıl daha da zorlaşırken, su kaynaklarının azalması da bu durumu daha kötü hale getirmektedir.

Konya’daki tarıma dayalı besicilik sektörü, ekosistemin korunması için kritik öneme sahipken, çevresel tehditler bu dengeyi bozmakta ve sektörü daha da kırılgan hale getirmektedir.

Çözüm Önerileri ve Gelecek Perspektifi

Besiciliğin Konya'da devam etmesi için, hükümetin ve yerel yönetimlerin acilen önlem alması gerekmektedir. Öncelikle, yerli üreticinin korunması için ithalatı sınırlayan, yerli üretimi teşvik eden politikalar uygulanmalıdır. Bunun yanı sıra, üreticilerin daha ucuz ve verimli yem temin etmeleri sağlanmalı, enerji maliyetleri konusunda destekler sunulmalıdır.

Besiciliği teşvik etmek için sektördeki küçük işletmelere yönelik hibe ve kredi imkanları genişletilmeli, işletmelerin modernizasyonu ve verimlilik artışı sağlanmalıdır. Ayrıca, ekolojik tarım ve sürdürülebilir hayvancılık yöntemlerinin yaygınlaştırılması, hem çevreyi korumak hem de sektörü uzun vadeli bir geleceğe taşımak için oldukça önemlidir.

Sonuç olarak, Konya'da besiciliğin sona ermesi, sadece yerel üreticileri değil, tüm Türkiye'nin tarım ve hayvancılık sektörünü derinden etkileyecek bir sorundur. Bu nedenle, besiciliği desteklemek ve gelecek nesillere aktarmak adına adımlar atılmalıdır. Aksi takdirde, Konya'nın besicilik geleneği de yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalacaktır.