Biraz coğrafya, az tarih ve biraz siyaset Katar hakkında,

DEVLETİN ADI: Katar Devleti

BAŞŞEHRİ: Doha

YÜZÖLÇÜMÜ: 11.427 km2  (Konya'nın dörde biri kadar)

NÜFUSU: 520.000

RESMİ DİLİ: Arapça

DİNİ: İslamiyet

PARA BİRİMİ: Katar Riyali

GELİR KAYNAĞI: Petrol ve Petrol Ürünleri

KURULUŞ YILI: 1972

YÖNETİM ŞEKLİ: Emirler Krallığı

İlginç ülkenin akarsuyu yok tatlı su ihtiyacını deniz suyundan ve kuyulardan elde ediyorlar.

Arabistan Yarımadasının doğusunda, Basra Körfezine uzanan bir yarımada üzerinde kurulmuş bir ülke. Batısında Bahreyn Körfezi, güneyinde Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri yer alır. Küçük ama zengin bir ülke, ülkede çok fazla spor faaliyeti aktif durumda. Malum para birçok kilidi açıyor ve meraklı araplar yeni yeni sporları deniyor,  futbol ise en revaçta olanı.

***

Avrupa Şampiyonasına direk katılma sonucu ile birlikte, Milli Takımlara davet edilen birçok as oyuncu sakatlıklarını bahane ederek aday kadrodan affını istedi. Bu da Fatih Terim'in elini güçlendirdi, denemek istediği  genç oyuncuları görme imkanı buldu.

 Maça savunmada genç Atınç, Emre forvette Cenk ile başlayan Millilerimiz merak edilen soruların cevabını aradı. Milli takımın Caner ve Hasan Ali Kaldırım'dan sonraki sol beki kim olabilir, Çaykur Rizeli Eren mi?  Bursasporlu Emre mi? Beşiktaşlı İsmail mi? Yoksa Kayserisporlu  Ömer Bayram mı? Milli takımda şu anda orijinal stoper Serdar'ın yanında çakma stoper Hakan Balta mı oynamalı yoksa  Atınç mı, diğer alternatif Gençlerbirliği'nin genç stoperi Ahmet Çalık mı? Forvette Burak yoksa Cenk mi görev yapmalı? Mevlüt mü monte edilmeli, çakaralmaz Umut mu sahaya sürülmeli? Selçuk İnan'ın olmadığı bir orta sahanın lideri kim olabilir, çünkü uzun yıllar sonra savunmadan topu alıp oyunu Selçuk kadar iyi başlatan başka bir orta sahaya sahip değiliz. Mehmet Topal  rakibi iyi karşılıyor, beklerin açıklarını iyi kapatıyor ve stoper kademelerini doğru yapıyor ama oyunu başlatma konusunda Selçuk kadar başarılı değil, ayrıca tabela değiştirme konusunda da başarısız 50 milli maçı olmuş siftahı yok.

 Milli takımımızı Alman  A Milli Takımlarında oynayamayacağını anladıktan sonra tercih eden, Mainz takımında iyi bir sezon geçiren Yunus Mallı kardeşimizi de görme fırsatını elde ediyoruz.

 Benim bir tespitim katılırsınız yada katılmazsınız bilemiyorum, bir antrenör takım oluştururken iskeleti sağlam tutmaya çalışır. Kaleci, önünde oynayan stoperler, orta sahalar ve golcü bir forvet.

Şimdi kadromuzu bir gözden geçirelim.  Hem sağ  hem de sol savunmada oynayabilecek, 8 oyuncuyu ligimizden saymamız muhtemel, kanatlarda Arda, Olcay, Yasin, Hakan Çalhanoğlu, Volkan Şen, Alper Potuk oynayabilir, hatta Burhan Eşer, hatta Ahmet İlhan kadroya biraz silkinmeyle çağırılacak oyuncular olabilir. Milli takımın en alternatifli  ve üretken bölgesi bekler ve kanatlar.

Asıl iskelete gelince;

Kalecimizi iyi niyetine  rağmen  hala tartışıyoruz neden  mi? Almanya ya karşı oynasan Neuer rakip, İtalya ya karşı oynasan Buffon rakip, Belçikaya karşı oynasan  Courtis rakip ilk akla gelenler. Bu kaleciler maçın sonucuna etki eder,  ya bizim ki  uluslar arası maç sayısı lig takımı da dahil henüz 20 olmamış, yukarıda bahsettiğimiz kaleciler bir sezonda sadece Avrupa da 20 maç oynuyor gerisini siz düşünün.

 Stoperlerimize bir bakalım. Şu anda en orijinal stoperimiz Serdar Aziz o da milli maç sayısını henüz 10'a çıkarmadı. Semih karabatak gibi bir var bir yok, Galatasaray da hocası tercih etmiyor, şu aralar yanından biraz kuvvetli sinek uçsa sakatlanıyor zaten. Sol bekten çakma Hakan Balta en iyisi,  onunda ağır olması ve tek hamlelik stoper görüntüsü  üst düzey maçlarda çabuk oyunculara karşı başımızı ağrıtır. Üçüncü bir stoper yok, takımlara bakın stoperlerin hemen tamamı yabancı Atınç mı derdimize deva olacak yoksa genç Ahmet Çalık mı? Göreceğiz.

***

Orta sahaya gelince yeri en garanti görünen oyuncu tartışmasız Selçuk İnan, doğrusu hak etmiyor değil, ama yanında Mehmet Topal oynayınca çok defansif, Ozan Tufan oynayınca çok ofansif oluyoruz, rakip takımlara  alan bırakıyoruz, Katar maçında dahi defalarca kere kontra yiyerek bunu gördük.  problemin en büyük olduğu yer burası aslında. Daha ofansif mi yoksa daha defansif mi, Oğuzhan, Yunus Ballı, Hakan Çalhanoğlu, Ozan Tufan'ın yıl içindeki performansları belirleyici olacak.

Forvet mi orası tam bir muamma. Burak sırtı dönük oynamayı beceremeyen bir forvet, yüzü kaleye dönükken önü boşsa etkili oluyor, ama ligimizde Burak'ın süratinde savunma oyuncusu yok başarılı oluyor.  Avrupa da böyle değil, savunma oyuncuları da Burak kadar süratli, ceza alanı içinde de etkili vuruş yapacak alan bulamayacak, işin kötüsü alternatifi yok. Cenk şu an itibari ile henüz hazır değil, Mevlüt konusunda Fatih Hocanın takıntıları var, Umut'un  ne zaman ne yapacağı belli olmuyor. Bu yüzdendir ki Milli Takımımızın yapamayacağını bile bile Fatih Hoca forvetsiz oynamayı denedi hem de resmi maçlarda. Umudumuz genç Enes'in Belçika macerasının verimli geçmesi ve bir an önce Milli Takımlar düzeyine ulaşması, yoksa sıkıntılı bir dönem  bizi bekliyor.

 Katar bize ne katar, hemen hemen ulusal profesyonel bir ligi olmayan takımla oynayacağımız milli maçın bize bir katkısının olacağını pek düşünmüyorum, hatta Yunanistan içinde aynı şeyi söyleyebilirim, zira İspanya'nın İngiltere ile Almanya'nın Fransa ile oynadığı bir hazırlık akşamında Katar bize sadece 7 yıldızlı bir otelde 3 günlük tatil imkanı sağlar gerisi hikaye.