İstanbul Sözleşmesi’nin değerlerimizi ayaklar altına aldığına dair çok fazla haber yaptık.

Sözleşmenin feshedilmesine dair görüşlerimizi belirttik.

Mağduriyetlerin olduğunu ifade ettik.

Uzatmayayım…

Geç de olsa bu sözleşmeden imzamızı geri çektik.

Hamdolsun…

Bu sözleşmenin mağduriyetini ‘Mor Çatı’ gibi kadın derneklerinde aramaya kalkarsanız yanılırsınız.

Öyle de yapıyoruz…

Yanılıyoruz.

‘Mor Çatı’ gibi kadın derneklerinin İstanbul Sözleşmesi dayatmasını anlıyorum.

Dışarıdan destekli dernekleri de saymıyorum.

Parasını aldığı kişilerin düdüğünü çaldığını biliyoruz.

Ülkesine düşmanlık ettiğini de…

LGBT derneklerini hiç saymıyorum bile…

De…

Değerler konusunda hassasiyetleri olduğunu söyleyen insanların sırf AK Parti’ye muhalefet olsun diye İstanbul Sözleşmesi’ni savunması şaşırtıyor bizleri.

Hatta muhalefet demek yetersiz kalır…

Sırf Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığı için İstanbul Sözleşmesi’ni savunanlar…

Yazık…

Bu arkadaşlara soruyorum; İstanbul Sözleşmesi’nin içeriğini hiç okudunuz mu?

Bu sözleşme kadınları korumuyor.

Bu sözleşme aileyi bozuyor. Dini değerlere küfrediyor.

Aile kurumun altına dinamit koymaktır bu sözleşmeye imza koymak.

Geç de olsa bu yanlıştan dönüldü ve artık öyle bir sözleşme bizi bağlamaz.

Emeği geçenlerden Allah razı olsun.

‘Hassasiyetim var’ diyen arkadaşlara bir kez daha sesleniyorum; Erdoğan düşmanlığı size bir şey kazandırmaz.

Hassasiyetinize göre hareket edin.

Buraya kadar tamam…

İstediğimiz oldu mu?

Hayır…

Beklentilerimiz var.

‘Kadını Koruma Yasası’ olarak bilinen 6284 sayılı yasanın da yeniden düzenlenmesi bu ülkenin aile yapısı için elzemdir.

‘Kadının beyanı esastır’ ayrıntısı nice yuvaları yıktı…

Bu ayrıntı kimlerin canını yaktı…

Sahte beyanlarla nice yuvalar yıkıldı…

Aynı ortamda bulunmaktan korkar hale geldik.

Kadın cinayetleri bu yasa sonrasında hiç beklenmedik şekilde arttı.

Örnek mi?

Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP) verilerine göre 2008'de 80, 2009'da 109, 2010'da 180, 2011'de 121, 2012'de 210, 2013'te 237, 2014'te 294, 2015'te 303, 2016'da 328, 2017'de 409, 2018'de 440, 2019'da 474 olmak üzere 2008-2019 yılları arasında toplam 3.185 kadın cinayeti yaşanmış.

Başka…

Geride ne var?

Milyonlarca mağdur…

Düşünün…

Sadece nafaka ile gününü gün eden kadınlar var. Bilinçli bir şekilde eşlerinden ayrılıp resmi nikah kıymadan başkalarıyla sevgili hayatı yaşayanlar…

Kimse bana kızmasın ama bunun çok fazla örneği…

İstanbul Sözleşmesi’ndeki iptalin 6284 sayılı yasaya da düzenleme olarak yansıması Türkiye’de çok şeyi değiştirecektir.

O kadar ki…

Ayasofya’yı camiye çevirmek kadar önemli.

Başkan Erdoğan’ın ‘bu konuda da çalışmaları başlatın’ talimatını öğrendik.

Gelecekten ümitliyiz…

Hamdolsun…