15 Temmuz gecesindeki hain darbe girişiminin şokunu ve olayın vahametini Türk Milleti olarak unutmadık ve unutmayacağız. 

Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ)'nün kahpece, haince saldırısını, 241 vatandaşımızı şehit etmesini, yüzlerce vatandaşımızı yaralamasının acısını Türk Milleti olarak yaşadık. 

Vatanı bölmeye çalışan, bayrağı indirip ezanı susturmaya çalışan hainlere karşı ülke olarak mücadele verdik ve veriyoruz. 

Fakat hükümet de FETÖ ve benzeri terör yapılanmalarına karşı gerekli hukuksal düzenlemeleri yapmalıdır. 

Bunların başında da FETÖ, Fetullah Gülen, Cemaat, PKK, PYD, İŞİD, DAEŞ gibi terör örgütleri nefret suçları kapsamına alınmalıdır. 

Bu yapılanmaları öğenler, savunanlar gerekli cezaları almalıdır. 

15 Temmuz oyun diyenler, 

Fetullah Gülen suçsuz diyenler, 

FETÖ darbesi olmamıştır diyenler, 

Cemaat veya Paralel Devlet Yapılanması yoktur diyenler, 

PKK, PYD, İŞİD, DAEŞ terör örgütü değildir diyenler...

Nefret suçları içine alınıp daha fazla konuşmalarına izin vermeden susturulmalıdır. 

Bunu yapmak ifade özgürlüğünü engellemek değil, ülkenin ve Türk Milleti'nin onurunu kurtarmaktır. 

Ecdadın duasının olduğu, şehit kanlarıyla alınan bu topraklara yapılan ihaneti övmek, kalleş emellerde bulunmak, şer odaklarına hizmet etmek ifade özgürlüğü değil köpekliktir, şerefsizliktir.

***

Bugün birçok batılı ülkede ve ABD'de Yahudi Soykırımı'nı reddetmek veya bu konudaki verilerin sağlığı konusunda eleştiri yapmak suçtur. Ermeni diasporası da benzer bir yasanın sözde Ermeni soykırımı iddiaları konusunda da yaygın bir şekilde yasalaşması için lobi çalışmalarını sürdürmektedir. 

Çok sayıda Avrupa ve Ortadoğu ülkesinde bugün sözde Ermeni Soykırımı yok demek suçtur. 

Almanya'da Hitler'i övmek suçtur. 

Sözde Batı'yı örnek göstererek Türkiye'de ifade özgürlüğünün kısıtlandığı safsatasını atıp ülkeye her türlü ihaneti yapan şer odaklarının ağzı kapatılmalıdır. 

Bu ülkede artık kimse rahatça FETÖ'cülerin ve terör örgütlerinin avukatlığını yapmamalıdır. 

Yasal düzenlemelerle 15 Temmuz ve sonrasında yaşananlar, ülkeye kahpece saldıran terör örgütleri nefret suçları kapsamına alınmalı, millette kaos oluşturacak, tepki çekecek ihanet içeren ifade ve söylemlerin önüne geçilmelidir. 

*** 

Son zamanlarda ayyuka çıkan nefret suçlarının sebeplerine baktığımızda temelinde ırk ve din ayrımları, siyasi görüş farklılıkları ortaya çıkmaktadır. 

Bu sebeple nefret suçlarını ve nefret gruplarını kendi içimizde yok etmek için gerekli yasal düzenlemeler hayata geçirilmelidir.  

Birkaç yıl sonra biri çıkıp, "Fetullah Gülen suçsuz, 15 Temmuz oyun, insanları cemaat öldürmedi, FETÖ yoktur" gibi saçma ifadeler kullanırsa bunun  toplumda oluşturacağı tepki nasıl olacaktır?

İşte bunun önüne geçilebilmesi için Türk Milleti'nin kaderini, geleceğini hedef alan bölücülerin övülmesi gibi ifadelerin kullanılmasının önüne geçilmesi için nefret suçlarının alanı genişletilmelidir. 

Toplumda infial oluşturacak, ülkede tartışma yaşatacak söz ve eylemlerin önüne ancak kanuni düzenlemelerle geçilebilir. 

Bugün nasıl ki Türkiye Cumhuriyeti'nin Kurucusu, Milli Mücadele Önderi Mustafa Kemal Atatürk'ün maneviyatına alenen saldırmak, iftirada bulunmak suç unsuru ise aynı şekilde vatanı bölmeye çalışanların övülmesi de suç olmasıdır. 

Bunu sağlayacak olan da Hükümet'tir. 

Nefret suçlarına öyle bir madde eklenmelidir ki bu ülkede bir daha kimse bölücüleri, vatan hainlerini ne övsün ne de savunsun. 

Vatandaşın, herhangi bir nefret suçuna maruz kalındığında ya da şahit olunduğunda ilgili kamu kuruluşlarına başvurmak ve duruma müdahale edilmesini sağlamak için kanuni düzenleme elzemdir. 

Hükümetin hassasiyet göstererek bu noktada gerekli adım atması kamuoyunun beklentisidir...