Evet, yine yeni bir haftanın ortasındayız. Yeni bir köşe yazısı ile sizlerle buluştuğum için Rabbime sonsuz şükürler olsun. İnşallah Rabbimizin izniyle Türkiye ve Konya ile ilgili fikirlerimizi bu köşeden aktarmaya devam edeceğiz. Bu yolda desteklerini esirgemeyen siz kıymetli okuyucularıma teşekkür ediyorum. Rabbim kalemimizi hak ve hakikatten ayırmasın.

Dünya ve Türkiye olarak 2020 yılı imtihan yılı olarak geçiyor. COVID-19 veya uzun adıyla Koronavirüs hastalığı 2019, insanları etkileyen, şiddetli akut solunum yolu sendromu koronavirüsü 2'nin neden olduğu bulaşıcı bir solunum yolu hastalığıdır. İlk olarak 2019 yılında Çin'in Hubei eyaletinin Wuhan şehrinde keşfedilmiş hastalık, keşfinden bu yana dünya çapında yayılarak COVID-19 pandemisine yol açmıştır. Türkiye’nin de Koronavirüs ile imtihanı 11 Mart’ta başladı. Koronavirüs kapsamında kısıtlamalar ile zorlu bir dönemi geçirdik. Normalleşme adımları ile virüsü unuttuk. Unutmaya da devam ediyoruz. İnsanoğlu olarak virüsün yanı sıra vurdumduymazlığımız ve bencilliğimizle de imtihan oluyoruz. Kurallara ve tedbirlere uymuyoruz. Daha sonra devlet ve millet nerede diye haykırıyoruz. Dünya ve ülke olarak bu virüs ile yaşamayı öğrenmeliyiz. Özellikle sevgi ve hoşgörü şehri olarak adlandıran Konya’da ne yazık ki Konyalı hemşerilerimiz kurallara uymuyor. Uymamak için de ısrar ediyor. Konyalılar olarak sosyal medya adreslerinden yaşanan sıkıntıların ardından şehir yöneticilerine ve idarecilerimize suç atıyoruz.

Koronavirüs sürecinde dinimiz İslam’ı çok iyi hatırlamıştık, ancak normalleşme ile beraber ne yazık ki bu vazifelerimizi unutmaya başladık. Bebek partileri, bekârlığa veda partileri, doğum günü partileri derken durumu iyice abarttık. Söz, kına, nişan vb. organizasyonlarımızı abarttık. Gösteriş meraklısı olduk. Yetimleri unuttuk. Kul hakkını unuttuk. Komşuluğu unuttuk. Akrabalığı unuttuk. Kardeşliği unuttuk. Harama sürüklendik. Hırs ve paranın esiri olduk. Yüce Allah bizlere Koronavirüs’ü gönderdi. Ama ne yazık ki virüsten ders almak yerine virüs ile dalga geçtik. Necmettin Erbakan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuku Ana Bilim Dalı Başkanı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Orhan Çeker, geçtiğimiz günlerde Twitter adresinde COVİD 19’un bize neler öğrettikleri ile paylaşımda bulundu. Bu anlamlı sözleri sizlerle de paylaşmak istiyorum, “İşte Covid-19, Allah’ın nimetlerini unutturan biz nankörlere kolaylıkla ve rahatlıkla alıp verdiğimiz nefesin dünyalar değerinde kıymetli olduğunu öğretti. Tabii ki biz hakkıyla öğrenebildi isek. ALLAH bizleri kör nankörlerden etmesin. Uyanık ve şükredebilenlerden eylesin. COVİD-19 bize bir de neyi öğretti: Hakȋm şair Sa'dî-i Şirazi, her nefeste iki nimet vardır: Nefes alabilme ve verebilme nimeti...”  Orhan Çeker Hocamın yüreğine sağlık. Bizlere ders niteliğinde bir paylaşım yapmış. Umarım evde kaldığımız ve Koronavürüs ile mücadele ettiğimiz bu günlerde gereken dersi alırız.

Covid-19 belasından bir an önce kurtulmamız için Müslümanlar olarak yeniden silkelenmemiz lazım.  Koronavirüs ile mücadelede Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş ve Diyanet camiasına büyük görevler düşüyor. Vatandaşların kurallara uymamasına karşın müftüler, imamlar, vaizler, vaizeler kul hakkını oldukça iyi anlatmalı. Din görevlilerimiz namaz vakitleri dışında mahalle sakinlerini ziyaret ederek kurallara uymaları konusunda çağrıda bulunmalı.  Özellikle Konya’da İl Müftümüz Ahmet Poçanoğlu ve ekibine bu konuda büyük görevler düşüyor. Konya’yı ilk 5’den bir an önce kurtarmalıyız. Konya’daki camilerden yapılan Koronavirüs uyarıları güncellenmeli diye düşünüyorum.

Koronavirüs denilen belayla uğraşıyoruz ama iş çıkarlarımız olunca her kafadan ayrı ses çıkıyor! Alınan tedbir ya da kısıtlama işine gelmiyorsa olmaz böyle şey diye bağırıyor bir kesim, işine geliyorsa devam ettirin diye bağırıyor! Derdimiz virüs değil sanki. Zor biter bu virüs!

Maske

Mesafe

Temizlik

Koronavirüs mücadelesinde lütfen tedbir ve kurallara uyalım.

İMMÜN PLAZMA ÇAĞRILARINA DUYARSIZ KALMAYIN

Son haftalarda sosyal medya adreslerimi her açtığım da ya da yakın çevremde Koronavirüs ile mücadelede bir tedavi yöntemi olan ve iyileşen hastalardan alınan İmmün Plazma arayışlarının artarak devam ettiğini görüyorum. Konya’da Türk Kızılay Kan Merkezi koordinesinde Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi bu konuda koronavirüs’ü başarı ile yenen hastalardan plazmaları alarak ihtiyaç sahiplerine ulaştırıyor. Koronavirüsü atlatarak İmmün Plazma bağışında bulunan hastalarımızdan Allah razı olsun. Lütfen bu hastalığı geçirip iyileşenler İmmün Plazma konusunda diğer hastalarımıza gerekli desteği sağlayın. Onların da tedavilerine destek olun…  #Covid_19 hastalığını atlatan dostlar; Büyük bir imtihanı kazandınız. Rabbimin Es-Şafi esması Sizde izhar olundu. Bu şifa ile kanınızda bulunan bir madde bir başka insanın şifa bulmasına vesile kılındı.

Plazma bağışı ile bir hayat sana emanet...

TEBRİKLER KIZILAY SELÇUKLU ŞUBESİ

Türk Kızılay Selçuklu Şube Başkanı Zekeriya Kartal ve ekibi şubeleşme çalışmalarının ardından Konya’da güzel işlere imza atıyor. Atmaya da devam ediyor. Ramazan ayında ve pandemi dönemimde Rabbimin izni ile bizler de bu güzel ekip ile güzel çalışmalarda beraber olduk. En son çalışmaları ise takdire şayan idi. Türk Kızılay Selçuklu Şubesi 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 98. yıldönümünde vatanı uğruna canlarını feda eden aziz şehitlerimizin ailelerini ziyaret ederek, Muharrem ayı sebebiyle pişirdikleri aşureleri ikram etti. Böyle anlamlı bir günde aziz şehitlerimizin yakınlarını ve sevenlerini unutmayan Türk Kızılay Selçuklu Şube Başkanı Zekeriya Kartal nezdinde şube gönüllerini tebrik ederim. Rabbim razı olsun. Rabbim onları hiç darda bırakmasın.

YOZLAŞMANIN ÖNÜNE GEÇMELİYİZ

Çok büyük ahlaki çöküntüye zemin hazırlayan tiktok ve benzeri uygulamalardan geleceğimizin teminatı olan gençliğimizi korumak, anne babaların en önemli sorumluluklarından biri haline geldi. Anne ve babalar, çocuklarınızın sanal âlemde ne yaptığını takip edin ve onları bu rezil uygulamalardan uzak tutun.

VİRÜS DIŞARIDA GEZİYOR, OKULDA DEĞİL

Koronavirüs ile mücadele kapsamında her alanda normalleşme adımları kapsamında kısıtlanan ve çalışmaya ara verilen işletmeler 1 Temmuz itibariyle yeniden çalışmaya başlamıştı. Normalleşme adımlarının ardından sahilleri hınca hınç doldurduk, kuralla uyumamak konusunda ısrar ettik… Geleceğimizin teminatı gençlerimiz sokaklarda kurallara uymayarak geziyor. Konu okulların açılmasına geldiğinde anne ve babalar ile bazı isimler okulların açılmasına karşı çıkıyor. Bir ülkenin geleceği için eğitimli ve donanımlı bireyler yetiştirmek oldukça önemli. 2020-2021 Eğitim Öğretim yılını tedbirler alarak mutlaka açmalıyız. Sokaklara göre okullar daha güvenli.

Konya Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği ve Konya Minibüscüler ve Umum Servis Araçları Esnaf Odası Başkanlığı geçtiğimiz günlerde okulların ne kadar güvenli olduğunu gösteren bir paylaşım yaptı. Paylaşım şu şekilde, “Çocuklarımız için en güvenli ortam OKULLARIMIZ, en güvenli ulaşım araçları SERVİSLERİMİZ, en sağlıklı işletmeler KANTİNLERİMİZ... Şu an çocuklarımız izole edilmiş, her türlü önlem alınmış okulların dışında HER YERDELER. Güvensiz ve tedbirsiz ortamlarda, piknik alanlarında, oyun parklarında, tatil yörelerinde, plajlardalar... Bulaşta taşıyıcı rolü üstlenen çocuklarımızın izole ortamlara yani OKULLARIMIZA başlamaları önem arz etmektedir.”