Elinin lezzetine güvenerek, iş tecrübesi olmadan başladığı işte, Konya’nın el yapımı lezzetlerinde ne meşhur duraklarından biri oldu. Yaka Meram ve Nalçacı şubeleriyle hizmet veren ve Meram’da açtığı ‘gün konseptli’ kafeyle ismini duyurmayı başaran Balım Lezzet Evi İşletme Sahibi Feride Özkan, başarısının ardındaki zorlu süreci aktardı. Kaliteli, taze ve geniş ürün yelpazesiyle ev lezzetlerini kafe ortamına taşıyan Özkan, Balım Lezzet Evi şubesini, daha da artırmak istiyor. Özkan, iş geçmişini ve edindiği başarı öyküsünü aktardı:

Sizi tanıyabilir miyiz?

Feride Özkan. 40 yaşında, iki çocuk annesiyim. Kızım gastronomi okuyor, oğlum henüz lise çağında. 7 yıldır unlu mamuller sektöründe ve Balım Lezzet Evi çatısı altında hizmet veriyorum; işletme sahibiyim.

2-3-49

‘İŞ YERİM, İLK İŞ TECRÜBEM OLDU’

İş hayatına ilk olarak nasıl başladınız, işyerini açmadan önce bir iş deneyiminiz oldu mu?

İlk işyerim, aynı zamanda ilk iş tecrübem oldu, daha önce bir çalışma geçmişim olmadı. Bir şeyler yapmam gerektiğini düşündüm ve araştırmaya başladım. Pastaya olan merakım hep vardı. Merkez şubemiz olan Nişantaşı mahallesindeki şu anki Balım Lezzet Evi’nin bulunduğu dükkân, bizden önce de pasta börek yapan bir yerdi ve devredildiğini gördüm. Oğlum o dönemler İbrahim Yapıcı İlkokulu’na gidiyordu ve biz de oğluma beslenmeyi oradan alıyorduk.

Müşteri potansiyelini gözlemledim; eşim ‘dene, ne kaybedersin’ dedi ve 7 yıl önce bu sektöre adım attım. İşyerini açmadan 3 yıl önce almış olduğum Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı’ndan (KOSGEB) sertifikası sayesinde aldığım destekle bu işe başladım. Baklava ve börekle başladığımız işimizi sonradan farklı çeşitlerle büyüttük. 27 kişilik bir ekiple iki şubemizde çalışmalarımıza devam ediyoruz.

2-6-58

Daha önce hiç çalışma deneyiminizin olmadığını söylediniz, peki işyeri açtığınız süreçte bunun zorlukları neler oldu?

Başladığım zaman, iletişimden muhasebeye kadar tüm alanlarda tecrübesizdim ve müşteri geldiğinde heyecanlanıyordum. Ancak müşterilerin de bu heyecanı ve toyluğu görerek bizim samimiyetimize, doğallığımıza inandıklarını düşünüyorum. Okuldaki öğrencilerin sıcak poğaça, simit yemeleri için gece 3’te işe giderek sabah 7’de her şeyi hallediyorduk. Hiçbir zaman bir gün önceden ürün yapma taraftarı olmadım. Bu süreçte esnaflıkla beraber diğer gereken tüm alanlarda bilmediklerimi sorarak öğrenmeye çalıştım. Hala kendimizi geliştirmek adına fuarlara katılıyoruz, şeflerden eğitimler alıyoruz.

İşyerinizi, yan taraftaki dükkânı da devralarak büyüttünüz; buna sebep olan sizce neydi?

Öncelikle oğlumun okulundaki öğrenci ve öğretmenlerle başladık. Zaten bizim temiz çalışma ortamımızı ve el lezzetimizi gören öğretmenler, velilere de bizi tavsiye etmeye başladı. Temiz titiz iş, beraberinde başarıyı da getiriyordu. Bir buçuk yıl geçtikten sonra yan tarafı devralarak imalat ve satış bölümlerini ayırdık. Bir yıl sonra bu da yetmemeye başlayınca yan taraftaki üçüncü yeri de alarak; 2 imalat, 1 satış yeriyle devam ediyoruz.

Okulla başlayan serüven, çevredeki hanımların da duymasıyla büyümeye başladı. Pandeminin o zorlu sürecinde hanımlar evde yemek yapmaktan sıkılmaya ve dışarıdan da yemek almaya başladılar. İlk 1 ay işler dursa da farklı alternatiflerle güzel bir yükseliş yakaladık. Yemeklerle evdeki hanımlara hitap ettik. Pandemi bittikten sonra da şubeleşme için dükkân arayışımız başladı.

2-1-53

KADINLARIN ÇALIŞTIĞI VE KADIN MÜŞTERİLERE ÖZEL KONSEPT!

İkinci yerinizdeki hayaliniz gün konseptli bir kafeydi; şu anda Meram’da açılan şubede bu konsept ve enerjiyi yakalayabildiniz mi?

Evet, hayalim kadınların rahat edebileceği ve özel günlerinde vakit geçirebileceği bir alan oluşturmaktı. Aynı zamanda işletmeci ve çalışanların da kadınlarda oluştuğu bir işyeri hayalim vardı, güzel bir mekân açtığımızı düşünüyorum. Kahvaltı, gün, doğum günü, söz organizasyonlarıyla iki katlı şubemizde hizmet veriyoruz. Hem satış hem kafe hizmetimiz var. Diğer kafelerden farklı olarak kahvaltılarımızdaki reçel ve sosları kendimiz yapıyoruz; reçel, turşu ve kışlık sos satışımız var. Ürün yelpazemiz çok geniş. Sabit müşterilerimiz yenilik istiyor, bizler de farklı ürünlerle devam ediyoruz.

Burayı açtıktan sonra Balım Lezzet Evi, ismini daha çok duyurma imkânı buldu. Burada şansım Fatih Şef oldu, onun sayesinde burayı daha ileriye taşıdık. Şubemizi açalı 1 yıl olmak üzere, insanların geri dönüşleri de çok güzel. Müşterilerimizin beğenisi, bizi daha güzel işler yapmaya teşvik ediyor.

‘TİTİZLİK, İŞ PRENSİBİM HALİNE GELDİ’

Feride Özkan’ı iş dünyasında bize tarif eder misiniz?

İlk başladığım yıllarda hiçbir bilgim yoktu ve ben bu işe ev hanımlarıyla başladım ve onlara her zaman amacımızın bir olduğunu söyledim. Ancak yaptığımız işte de titiz olmamız gerekiyordu. Bir işi kafama taktığım zaman, yapmak zorunda hissediyorum. İşinde titiz ve düzen, lezzet, tazelik konularına gerekli özeni gösteririm. İşlerin yolunda gitmediğinde sinirli; işler yolundaysa gayet iyi bir patronum. İş arkadaşlarım beni tanıdıkça uyum sağladılar ve işlerde böylelikle düzen sağlandı.

İş hayatında ben her zaman diğer girişimci hanımlara da yardımcı olmaya çalıştım ve her zaman dayanışma içerisinde olmak için tanışmaya gittim. Ancak bazın kadınlar arasında birbirini çekememe durumları söz konusu olabiliyor, iyi niyetimin suiistimal edildiği durumlarda kendimi geri çektim. Niyetim her zaman bir arada olmak, birlik olursak çok daha güzel şeyler olacağına inanıyorum.

2-8-49

‘BALIM’ ÇOĞALACAK!

İşletmenizle alakalı hedefleriniz neler?

KTO Karatay, yeşil enerjiye bu bölümle hazırlandı! KTO Karatay, yeşil enerjiye bu bölümle hazırlandı!

İlerleyen zamanlarda, 2 olan şube sayımızı daha da artırma gibi bir hedefim var: Konya’nın farklı noktalarının yanında inşallah farklı şehirlerde de ismimizi duyurmak istiyorum. Bu konuda çok şanslı olduğumu düşünüyorum, kızım da bir gastronomi öğrencisi olarak sektöre ilgili ve o da benim peşimden geliyor. İnşallah daha iyi şeyler olacak, kendimizi geliştirmek için arayışlarımız devam ediyor.

Kadınlara istihdam sağlayan ve kadın girişimine çok önem veren biri olarak kadınların iş dünyasında olmasını nasıl gözlemliyorsunuz?

Bundan 10 yıl önce bu röportajı yapıyorsak olsaydık, çok daha farklı şeyler söyleyebilirdim. Ancak şu anda kadınlar her sektörde başarılarıyla isimlerinden söz ettiriyor. Kadınların iş dünyasında var oluşlarıyla ilgili algı, çoktan kırıldı.

Ancak bazı sektörlerde hala kadınlar azınlık durumunda, bunun sebebi sizce nedir?

Bir erkeğin yapabildiği her şeyi, bir kadın da yapabilir ve bir sektörde kadınlar geri plandaysa yine toplumdan kaynaklı olduğunu düşünüyorum. ‘Kadınlar her sektörde olmamalı, onu kadın yapamaz’ gibi sözler duyuyoruz. Neden yapamasın! Fiziksel güç olarak erkek daha güçlü olsa da kadın o sektörde zihniyle, aklıyla orada olabilir. Konya’da da son zamanlarda çok başarılı kadın ismi duymaya başladık. Ben her zaman destekliyorum.

Peki siz kadın yönetici olarak ne gibi zorluklarla karşılatınız\ karşılaşıyorsunuz?

Bir kadın, iş dünyasında var olmasa bile aslında bir çalışandır: bir anne, eş gibi birçok görevleri var. Bazen annelik konusunda geri kaldığım zaman üzülüyorum ve diğer görevlerimi de aksatmamaya çalışıyorum. Meram’a gelen müşterilerimizle ilk zamanlarda bazı sorunlar yaşadık ancak onları da tatlı dille hallettik.

2-5-53

‘KONUŞARAK ÇÖZEMEDİKLERİMİ SUSARAK ÇÖZÜYORUM’

İş stresini atmak için neler yapıyorsunuz; üyesi olduğunuz sivil toplum kuruluşları var mı?

İşteki stresi, yalnız kalarak atıyorum. Çok sinirli olduğum ve konuşarak bir şeyleri halledemediğim zamanlarda düşünerek halletmeye çalışıyorum ve yalnız kalmak iyi geliyor. Yürüyüş yapmayı seviyorum.

Konya Pastacılar Esnaf Odası’ndayım. Odayla ilgili sosyal sorumluluk projelerimiz var, onları hayata geçirmek için çalışmalarımız devam ediyor. Sevgi evi ve huzurevlerini ziyaret etme gibi bir düşüncemiz var. Oda olarak adımızı duyurmaya çalışıyoruz; inşallah yakın zamanda sonuçlarını da hep birlikte göreceğiz.

Teşekkür ederiz.

MUHAMMED ESAD ÇAĞLA 

Editör: Birkan Bakay