Geçen haftaki yazımın sonunu “Sivas'tan en az bir puan alabilecek güce sahip olduğumuzu düşünüyorum” şeklinde bir cümle ile bitirmiştim. Bu söz bir temenni olma yanında aynı zamanda takıma duyulan bir güvenin de tezahürü idi.

Konyaspor, olması gerekeni yerine getirerek ilerleyen haftalarda yarış içine gireceği takımlar içinde en başta gelen Sivas'tan deplasmanda bir puan alarak ilk etapta öne geçmiş oldu.

Süper Ligde mücadele eden bütün takımlar aynı güçte gibi görülse de olay göründüğü gibi değil. Bazı takımlar kadro ve bütçe olarak çok yukarıdalar. Bazıları orta seviyede, bazıları da bir hayli alt seviyede yer alıyor. Bu güç faktörünü belirleyen en önemli etken mali güç!

Parası olan veya kedi kaynakları bol olan takımlar kaliteli oyuncular transfer ederek lige rakiplerine göre daha avantajlı başlıyorlar. Konyaspor'un mali gücü üst seviyede değil. Dileğimiz ilerleyen yıllarda şirketleşen ve yan gelirlere sahip olan ekonomik yönden güçlü bir Konyaspor. Ancak biz şu anda içerisinde bulunduğumuz şartlar içerisinde ne yapabiliriz sorusunun cevaplarını bulmalı ve bu cevapları pratiğe sokmaya bakmalıyız.

Konyaspor ligde yer alan birçok takım gibi orta seviyede bir takım. Şirketleşme işini henüz tamamlayamamış, işlerini yoluna koyamamış. Bu durumda kendisi ile aynı kategoride yer alan diğer takımlara evinde puan vermemeli. Deplasmana gittiği zaman da sürpriz yapıp üç puan alamıyorsa puan kaybetmemeli. Kendi hanesine en azından bir puan yazdırmalı. Sivas maçında yapılan bu idi.

İlk hafta da Eskişehir karşısında bu şansımızı kullanamadık. En azından bir beraberlik çıkarmamız gereken mücadeleden puansız ayrıldık. İkinci hafta ligin yeni takımlarından olan Balıkesir'den olması gerektiği gibi üç puanı aldık. Sivas deplasmanından da bir puanla döndük. Geride kalan üç hafta sonrasında Konyaspor'un doğru yolda olduğunu söyleyebiliriz.

Şayet bu ligde başarılı ve kalıcı olmak istiyorsak kendi sıkletimizde olan takımlara iç sahada puan vermemeli, deplasmanda ise en az bir puan almalıyız.

Ligin dördüncü haftasında rakibimiz Kayseri Erciyesspor. Geçen sezon bizimle birlikte düşmemeye oynayan ve son anda düşmekten kurtulan bir kulüp! Bu maçın olmazsa olmazı mutlak galibiyet! Hatta mümkünse farklı bir skorla alınacak bir galibiyet lig sonunda elimizi daha güçlü kılar.

Konyaspor kadrosunda bulunan kaliteli oyuncular ile bu işi başaracak güçte. Torje kendisine güvenir ve azmederse 2003-2004 sezonunda Zafer Biryol'un başardığını başarabilir. 2003-2004 yılında Zafer Biryol ligde gol kralı olarak Konya'ya bir ilki yaşatmıştı. Bu sezonda aynı başarıyı Torje'den beklememiz hayal olmaz. Balıkesir maçında attığı golde gösterdiği vuruş tekniği ile bu başarıya aday olduğunu ispatladı.

Kayseri Erciyesspor maçında Konyaspor'a başarılar diliyor, yeni statta güzel goller izlemek umuduyla taraftarı tribünlere davet ediyorum.