2011 yılından bu yana konuşulan ve bu süreç içerisinde yakından takip ettiğimiz Tuz Gölü Doğalgaz Depolama Tesisleri'nin yapımına geçtiğimiz yıl başlanmıştı.

Dünya Bankası'ndan kredi çekilerek yapılan bu çalışmayı adından yola çıkarak Tuz Gölü'nde yapılacak bir depo alanı olarak bilirdik.

Halbuki öyle değilmiş. BOTAŞ'ı arayıp bu tesisleri yerinde görmek istediğimizi belirttiğimizde sağ olsunlar teklifimize sıcak baktılar. Cihanbeyli üzerinden Tuz Gölü'ne gideceğimizi düşünürken bize alakasız bir yer tarif ettiler.

Aksaray'a bağlı Sultanhanı Belediyesi sınırlarında bir dağ başı!

Biraz tereddüt ederek de olsa bize tarif edilen yere gitmek için yola çıktık. Sultanhanı'nı geçip de kendimizi düz ovanın içerisinden engebeli dağlara doğru vurduğumuzda minik minik tabelalar üzerine yazılmış 'Tuz Gölü Doğalgaz Depolama Alanı' yazılarını görünce doğru yolda ilerlediğimizden emin olduk.

Az daha ilerleyince bu defa tabelaların dili değişti. Üzerinde garip şekiller olan tabelalar. Bu garip şekiller de Çin alfabesini ifade ediyormuş.

Neyse, neticede ulaştık BOTAŞ'ın çalışmalarını yürüttüğü Tuz Gölü Doğalgaz Depolama Alanı'na!

Doğalgazı nasıl depolayacaklarını ve neden adına Tuz Gölü denilmesine rağmen göl ile alakasız bir yere bu depoları yaptıklarını sorduk.

Öncelikle şunu belirteyim, depo dediğimiz akla gelen ilk şekliyle bildiğiniz depo değil.

Bölgede önceden fizibilite çalışması yapılmış. Avrupa'dan da örnekler incelenmiş. 

Yerin yaklaşık 700 metre ile bin 500 metre derinliği arasında başlayıp kilometrelerce devam eden tuz tabakasını su ile çözerek yerin metrelerce altında bir boş alan oluşturuyorlar. Suyu tamamen boşalttıktan sonra bu boş alana doğalgazı depoluyorlar.

Tabi biz böyle anlatıyoruz ama, uzun soluklu ve çok ayrıntısı olan işler bunlar.

Yine merakımızdan sorduk!

Bahsedilen depolama alanı binlerce metrekare. Bu alandaki tuzu çözebilmek için tonlarca metreküp su lazım. Nereden temin edilecek bu su?

Hirfanlı Barajı'ndan yaklaşık 121 kilometre uzunluğunda bir boru hattı döşemişler. Şu an hazır. Diledikleri zaman suyu alabilecekler. İşte depoları oluşturacak ve tuzla tepkimeye girecek olan su da buradan temin ediliyor.

Peki tuzu çözdükten sonra elde kalan tuzlu su ne olacak?

Bunun da çözümünü bulmuşlar. Bu defa depo alanından bir hat da Tuz Gölü'ne çekmişler. Yaklaşık 40 kilometre uzunluğundaki bu hat tuzlu suyu Tuz Gölü'ne tahliye edecek.

Dolaylı olarak ekolojik dengenin korunmasına ve kuruma tehlikesiyle karşı karşıya olan Tuz Gölü'nün yeniden hayat bulmasına da katkı sağlanmış oluyor.

Detayları öğrendikçe hem ağzımız açık olan biteni izliyor ve dinliyoruz, hem de kafamızdaki yeni soru işaretlerine yanıt arıyoruz.

Depoları yaptık da, doğalgaz nereden gelecek?

Hemen yakınlarda bulunan bir şeker fabrikasına kadar zaten doğalgazın geldiğini söylediler. Oradan bir hatla depo alanına doğalgazı getirmek için şu anda çalışmalara devam ediliyormuş. Aynı hattan ihtiyaç dahilinde doğalgazı depodan alıp geri verebileceklermiş.

Bu çalışmanın şöyle de bir avantajı var. Bu da benim öğrendiğim yeni bir bilgiydi. Uluslararası anlaşmalar gereği yıllık ne kadar doğalgaz alacağımızı beyan ettiysek o kadarını almak zorundaymışız. Almazsak da parasını ödemeliymişiz. Çoğu zaman kullanmadığımız doğalgazın da parasını ödüyormuşuz. Bu depolar, kullanılmayan doğalgazı biriktireceği için ülkemiz için büyük bir kâr oluşturacak. 

Ayrıca, bir doğalgaz sıkıntısı doğduğunda, Türkiye'nin tamamının doğalgaz ihtiyacını bir hafta boyunca bu depolar karşılayabilecek. 

Kazasız belasız bitirilip hizmete açılmasını umut ediyoruz.