Aklıma geldi…
Tutar mı ya da kabul görür mü?
Daha açıkçası yönetenler bu önerime sıcak bakar mı?
Özellikle Büyükşehir’in proje uzmanı Başkanı Uğur İbrahim Altay…
Kimbilir.
xxx
Efendim mesele şu; malum Nasrettin Hoca şenlikleri Akşehir’e bir hareketlilik getirirken, hem yazılı, hem görsel, hem de sosyal medyada gündemin en üst sıralarına oturdu…
Ucundan kıyısından ben de takip ettim…
Dolayısıyla da kulağıma kar suyu kaçtı!
xxx
Malumunuz; Hazreti Mevlana ve Nasrettin Hoca, Konya’nın en önemli iki figürüdür, biri öğüt verir düşündürür, biri mizah yapar güldürür…
Mevlana Hazretleri, hoşgörünün öncüsü ve din bilgini mübarek bir zat olmakla beraber, Konya’nın da dünyaya açılan penceresidir…
Hoşgörünün simgesi olan Hazreti Mevlana’yı anlatmak için satırlar da kelimelere de yetmez…
Dolayısıyla Konya’nın dünyada tanınmasında, isminin zikredilmesinde hakkı yenmez bir emeği var, Hazreti Mevlana’nın…
Ve Nasrettin Hoca…
Nasıl anlatılır bilinmez, ama şunu gönül rahatlığı ile söyleyebilirim; Nasrettin Hoca, Türk mizahının sembolü, hazır cevabı, güldüren, düşündüren, zaman zaman da kendisiyle alay edebilen önemli bir şahsiyet…
Tabii ki fıkralarıyla da önemli mesajlar veren, siz ister “filozof” deyin, isterseniz “büyük bilge” deyin, isterseniz de “gülmece ustası” deyin, ne derseniz deyin, Nasrettin Hocaya yakışıyor.
xxx
Şimdi esas konumuza gelelim…
Zaman zaman İzmir’e yolum düşer, en son “Cumhurbaşkanlığı Bisiklet Turu” vesilesiyle 2 günümüz Ege’nin bu güzel kentinde geçti…
Kısada olsa gezme fırsatı bulduk…
İzmir’in en eski semtlerinden Karabağlar’daki dev Nasrettin Hoca heykelini görünce, açık konuşmak gerekirse kıskandım…
“Niye Konya’da değil de, İzmir’de?” diye fesatlandım açıkçası…
Ama, harika bir Nasrettin Hoca heykeli…
Onu da belirtmekte yarar var…
Adamlar yapmışlar, emeklerine sağlık…
Şimdiiiii…
Konya’nın ileriyi gören, idealist ve projelerin adamı, yani Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, şehir girişlerine ya da şehir meydanlarına değil, Alaaddin Tepesinin en uygun yerine Hazreti Mevlana ile Nasrettin Hoca’nın devasa birer heykelini, karşılıklı ya da yan yana kondurabilir mi?
Konya’nın iki simgesi, Mevlana ve Nasrettin Hoca…
Güzel olmaz mı?
İzmirliler, Nasrettin Hoca heykelinin içerisine çocuklara yönelik bilim merkezi de oluşturmuşlar…
Hiçte fena olmamış…
Cıvıl cıvıl…
Bizim şehrimizde de gerçekleştirilebilir, bu heykellerin içerisinde hem Mevlana’nın, hem de Nasrettin Hoca’nın mesnevileri, hikayeleri gibi bir kütüphane kurularak, iki heykel de cazibe merkezi haline getirilebilir…
Benimkisi bir öngörü…
Nasrettin Hoca’nın göle maya çalması gibi bir şey…
Tutar mı?
Bilemem…
Ya tutarsa…
Tadından yenmez…
Ama, bugünün ekonomik konjonktüründe bu fedakarlık yapılabilir mi?
Bütün mesele bu.
