Fetullah Gülen, bir piyon! Fetullah Gülen, bir piyon!

Yazılımı girişimcilikle birleştirerek Türkiye’de doğan fikri geliştiren ve bu fikri global şirketlere pazarlayan Frizbit Teknoloji Limited Şirketi, şimdi dünyanın dört bir yanında verdiği hizmetle Türkiye’yi temsil ediyor. 3 Türk ortağın kurmuş olduğu Frizbit, yeni ülkelere yelken açarken Türkiye’de bulunan yazılım ağıyla Türkiye ile olan bağını sürdürmeye devam ediyor. Frizbit Kurucu ortağı ve şirket CEO’su Ata Gür, girişimcilikle başlayan serüvenin şirketleşme sürecini anlattı.

R E A C H Frizbit Ata Gur

 KONYA’DAN İSPANYA’YA UZANAN BİR HİKÂYE

Aslen Konyalı olan ve Meram Anadolu Lisesi’nden mezun olduktan sonra lisans eğitimi için gittiği İstanbul’da Boğaziçi Üniversitesi Endüstri Mühendisliği lisansını tamamlamasının ardından Özyeğin Üniversitesi’nde de Girişimcilik alanında yüksek lisans eğitimini tamamladı. Eğitim hayatından sonra ajanslardan holdinglere birçok farklı şirketteki yaklaşık 10 sene çalıştı. Bu süreçte bir yandan E-ticaret ve Dijital Pazarlama alanında kendini geliştirirken bir yandan da yaptığı girişim denemelerinde edindiği tecrübelerle ileride kuracağı şirketi için bir girişimci adayı olarak tecrübe edindi. Konya’da başlayan hikayesine İspanya’da devam eden Frizbit Kurucu ortağı ve CEO’su Ata Gür, hayat hikayesini aktardı.

Frizbit Team Stand

 TECRÜBELER IŞIĞINDA GELEN BAŞARI

Yüksek lisansının ardından her zaman aklında bir girişimcilik planının varlığından bahseden Gür, daha önceki denemelerinde sermaye yetersizliği ve ticari model yanlışlığı sebebiyle çok başarı elde edemediğini söyledi. Bu kapsamda pes etmemenin ve başarıyı yakalamanın tek denemeyle mümkün olmayacağını okurlara anımsatan Gür, bu tecrübeler ışığında şu an dünyanın en tanınmış şirketleriyle çalıştıklarını belirtti.

‘BİLDİRİM ÖZELLİĞİNDEN YOLA ÇIKARAK FRİZBİ ETKİSİ OLUŞTURDUK’

İki arkadaşının başlatmış olduğu fikri şekillendirerek şirketlerde test etmeye başladıklarını ve ‘anlık bildirim’ altyapısıyla başlayan sürecin, ilerleyen yıllarda ‘frizbi’ etkisi uyandıracak çok kanallı pazarlama otomasyonu platforma evrilmesini aktaran Gür, “Şirketin kurucusu diğer iki arkadaşımın yazmış oldukları projeyi test ederek projenin şirketleşme aşamasına olan resmi ilk adımı atmış olduk. Mobil cihazların gelişmesi ve bildirim özelliğinin en önemli müşteri etkileşim kanalı olması, bu kanalın web sitelerinde de büyük potansiyeli olduğunu gösterdi.

Dünyada en çok kullanılan tarayıcıların, uygulama olmadan, web sitesi üzerinden bildirim göndermesine yönelik altyapı sağlamaya başlamasıyla biz de bunu sağlayacak bir yazılım geliştirmek amacıyla kolları sıvadık. Diğer kurucu ortaklarımız yazılımcı olarak teknik kısımda yer alırken, ben de girişimci olarak ürünün sektörde konumlandırılabilmesi yönünde çalışmalar yaptım. Netice olarak şirketin kurulduğu ilk yıllarda e-ticaret firmalarının siteye giren kişileri belirleme ve ardından retargeting denilen, dijital reklamlarla yeniden hedefleme, sürecine yönelik müşteri geri bildirimlerinden yola çıkarak; kullanıcıların siteye baktıktan sonra geri dönmesini sağlayacak yani frizbi etkisi yaratacak bir projeyle Frizbit markasını oluşturduk.” diye konuştu.

‘MARKAMIZIN SATIŞ KISMINI YURT DIŞINA TAŞIDIK’

Türkiye’de girişimcilik faaliyeti olarak başlayan, yurt içi ve yurt dışında rağbet görerek Tübitak hibe desteğiyle şirketleşen projenin Türkiye ve İspanya’daki çalışmalarıyla ilgili bilgi veren Gür, Frizbit’in şirketleşme sürecini şöyle aktardı: “Türkiye’de TÜBİTAK’ın ilk kez şirket kuranlara sunmuş olduğu BIGG-Teknogirişim hibesini kullanarak Frizbit İnternet Hizmetleri Limited Şirketleri ismindeki şirketimizi kurduk. Ardından Türk Telekom’un Pilot Hızlandırma Programı’a seçildik ve buradan hem eğitim hem de hibe aldık. Şirketin yurt dışında da olması gerektiği düşüncesiyle Avrupa’daki programlara başvurduk. İspanya’nın Barselona şehrindeki bir girişim hızlandırma programından aldığımız sunum davetine icabet ederek, oradaki programa seçildik ve aynı şekilde hem eğitim hem de yatırım aldık. Bu sırada Türkiye’de Teknosa, Vivense, Trendyol gibi büyük şirketlerde bu ürünün denemesini yaparken, kurucu ortaklarımdan birisiyle birlikte oturum izni alarak İspanya’ya giderken, diğer ortağımız ise bu işin Türkiye’deki teknoloji ayağı olarak İzmir’de kaldı. 2018 yılında kurmuş olduğumuz şirketimizdeki çalışmalarımıza devam ediyoruz.”

698 F7435 2 F89 464 C 8203 48 C4 A A D684 C3

AĞIRLIKLI OLARAK İSPANYA, LATİN AMERİKA VE AVRUPA

Teknolojinin gelişmesiyle birlikte, bir teknoloji şirketi olarak projenin her geçen gün değişime uğradığını söyleyen Gür, bu kapsamda her tip web sitesine anlık bildirim sağlayan üründen çıkarak e-ticaret sektörüne yönelik email, sms, whatsapp gibi diğer kanalları da içeren çok kanallı bir platforma dönüştüklerini ifade etti.

Bu özelliğin uygulanmasında yapay zekanın da devreye alındığını bildiren Gür, Frizbit Çok Kanallı Pazarlama Otomasyonu Platformu olarak e-ticaret müşterilerinin satışlarının yüzde 15-20 oranında arttırdıklarını söyledi. Şu anda yurt dışında birçok büyük şirketle çalışan Frizbit’in teknik ekibi çalışmalarını Türkiye’den sürdürürken; şirket ise ağırlıklı olarak İspanya, Avrupa ve Latin Amerika’ya satış yapıyor.

KONYA’DAN İSPANYA’YA; KOLOMBİYA’DAN KONYA’YA!

Türkiye’deki pazar koşulları ile İspanya’daki müşteri potansiyelinin farklı olduğunu vurgulayan Gür, biraz da İspanya’daki iş hayatı hakkında bilgi verdi. Gür, Türkiye’de bir işin çok kısa sürede tamamlanması gerektiği düşüncesi hâkim iken İspanya’daki çalışma temposu beklentisinin ise daha esnek ve dengeli olduğu ifade etti.

Kültürel adaptasyon konusunda ilk sıkıntıyı 18 yaşında Konya’dan İstanbul’a gittiği zaman yaşadığına değinen Gür, öğrenim hayatında Erasmus programıyla İtalya’ya gittiğini ve bu yüzden İspanya’da yaşamaya başladığında kültür değişiminden fazla etkilenmediğini belirtti. Ailesinin hala Konya’da yaşadığını ve bu yüzden sıklıkla Konya’ya gidip geldiğini söyleyen Gür, işiyle ilgili ilginç bir anısını da şöyle paylaştı: “İspanya’daki bir iş ortağı ajansımızda çalışan Kolombiyalı bir kişiyle yaptığı toplantıda, kardeşinin Türkiye’ye staja geleceğini söyledi. Türkiye’de ilk tercih, her zaman İstanbul olduğu için, cevabın İstanbul olacağından emin bir şekilde kardeşinin hangi şehre gideceğini sorduğumda ‘Konya’ cevabını aldım. Kolombiya’dan birinin Konya’ya staja gelmesi bana garip ancak güzel bir durum gibi gelmişti. 2 yıllık Konya macerasından ardından o arkadaşımız da hem Konya’da çalışmayı hem de bir Konyalıyla çalışmayı deneyimlemiş oldu. Daha sonrasında da kendisini şirketimizde işe aldık. ”

Frizbit Team B C N

‘POTANSİYELİNİZİ AÇIĞA ÇIKARACAK YERLERDE BULUNUN’

Yurt dışına gitmek isteyen gençlere tavsiyelerde bulunan Gür, farklı ülkelerde yaşamanın vizyon kattığını ancak sadece yurt dışına gitmek için değil, eğitimlerini, potansiyellerini kullanacakları ve kendilerini geliştirecekleri şekilde yurtdışına gitmeleri gerektiğini söyledi. Bu anlamda gençlere öğrenim hayatları boyunca yurt dışı bağlantıları da kurmalarını öneren Gür, “Ülkemiz çok güzel iş dallarının olduğu, iş potansiyeli olan bir ülke. Yeni mezun olup ‘ne yapalım’ diye bana soran kişilere, öncelikle kendi alanlarında ülkemizde deneyim kazanıp, isterlerse ondan sonra potansiyelini açığa çıkarabileceği şekilde yurt dışı seçeneklerini değerlendirmelerini söylüyorum. Lisans eğitimi almış biri olarak yurt dışında garsonluk yapmaktansa kendi ülkesinde potansiyeline uygun iş bölümlerini tercih ederek tecrübe edinebilirler. Yurt dışında kendi işini yapmak, bağlantı kurmak çok zor. Bunu yapmak isteyenlere tavsiyem, en azından Türkiye’de belirli bir süre çalışarak kendilerini geliştirip dil öğrensinler hem de o bağlantıları kursunlar.” diye konuştu.

MUSTAFA ARSLAN 

 

Editör: Birkan Bakay