İyilik ve takvada birbirinizle yardımlaşınız. Maide suresi Ayette geçen ve iyilik diye tercüme ettiğimiz birr kelimesi, her türlü iyiliği, hayrı, hayırda kemali ifade eder. Birr’in zıddı itaatsizlik, hayrın zıddı ise şerdir. Birr tabiri, Allah için kullanılırsa, kullarına verdiği sevap, kul için kullanılınca Allah’a itaat anlamına gelir. Birr, itikadi veya ameli hükümlerle ilgili olabilir: Yüzlerinizi doğudan yana ve batıdan yana çevirmeniz iyi olmak demek değildir. [Bakara suresi] ayetinde, birr’in itikadi esaslarla ve amelî hususlarla ilgili oluşunu açıkça görürüz. İman, dinin başlangıcı, birr ise dinin gayesidir. Dinin, insanları ulaştırmak istediği hedef, Tevhid inancı ve hayır olarak özetlenebilir.

Takva, Allah’ın himayesine girmek, emrini tutup azabından kurtulmaktır. Takva, mana ve mahiyeti oldukça geniş terimlerden biridir. Dinde iki anlamda kullanılır: Geniş anlamda, ahirette zarar verecek olan her şeyden sakınıp korunmaktır. Dar anlamda ise, nefsi, cezayı hak edecek her türlü günahtan korumaktır. Takvanın çeşitli dereceleri vardır: Takvanın en üstünü, her ne şekilde olursa olsun Allah’a itaat edip hiç isyan etmemek, daima zikredip O’nu hiç unutmamak ve her zaman şükredip hiç küfran-ı nimette bulunmamaktır. Bu mertebe, sadece büyük peygamberlere aittir.

Takvanın, kebair denilen büyük günahları ve sagair adı verilen küçük günahları işlememek, bunun yanı sıra mekruhlardan sakınmak, ayrıca mübah olan şeyleri, aşırılığa kaçmadan yeterince yapmak gibi mertebeleri vardır. Müminler, ana hatlarıyla tanıtmaya çalıştığımız birr ve takvada birbirleriyle yardımlaşacaklar, ayetin devamında da açıkça belirtildiği gibi, günah ve düşmanlıkta, haddi aşmakta yardımlaşmayacaklardır.