Torku Konyaspor, ikinci yarının ilk müsabakası olan Fenerbahçe maçında yenildi ama yenilgiyi hak etmeyen güzel bir futbol ortaya koydu.  Bu maçta Konyaspor kesinlikle Fenerbahçe'den daha iyi idi.

Sivasspor ve Kasımpaşa maçlarında da iyi futbolunu sürdüren Torku Konyaspor, güçlü rakiplerini mağlup etmeyi başardı.

İçeride ve dışarıda üst üste iki maç kazanan Konyasporlu futbolcuların havalara girmesi ve bir anda Avrupa kupası maçları şarkıları söylenmeye başlanması üzerine ayakları yerden kesilince takım, Elazığ maçında şok bir mağlubiyet aldı.

Gençlerbirliği maçında ilk yarıdaki oyununu ikinci yarıya taşıyamayan Konyaspor, hakemin de katkısı ile Ankara'da 2 puan bıraktı.

Böylece oynadığı 5 karşılaşmadan 2 galibiyet, 2 yenilgi ve 1 beraberlik alarak Trabzonspor maçına adım atan Torku Konyaspor'un, alt sıralardan uzaklaşabilmek için bu maçtan 3 puan alması gerekiyordu.

Trabzonspor maçındaki Konyasporlu oyuncuların havalardan indiğini ve ayaklarının yere değdiğini gözlemledik. Maçın genelinde Torku Konyaspor, rakibine oranla daha iyi, daha tempolu ve daha istekli göründü.

Bütün maçlarda Konyaspor'u derleyip toparlayan Hleb, bu maçta da yine güzel işler yaptı ve orta sahada Konyaspor'un üstünlük kurmasını sağladı. Yaptığı şahane paslarla takımın ileriye çıkmasında ve pozisyonlar hazırlanmasında da büyük katkısı oldu.

Torku Konyaspor bu maçta rakibine hiç pozisyon vermedi dersek yanılmış olmayız. Trabzonspor, 90 dakika boyunca, Konyaspor kalesine ilk yarı 2 ve ikinci yarı da 1 olmak üzere toplam 3 defa gelebildi. Bunlardan ilki de Hasan Kabze'nin, Olcan'a kafayla pas vermesi gibi bir hata sonucu meydana geldi.

Konyaspor ise, rakip kalede defalarca göründü, tehlikeli pozisyonlar üretti ama hiç birinden yararlanamadı.

23. dakikadaki filelere giden ve gol olarak değer kazanmayan pozisyon kesinlikle ofsayt idi ama hazırlanması bakımından o kadar güzel bir atak idi ki, tamamen dolu olan Konya Atatürk sahası tribünlerinin büyük heyecanına sahne oldu.

Bundan başka Hasan Kabze'nin güzel ortasında Borek'in vurduğu ve kaleci Onur'un kurtardığı şutu, Djalma'nın rakiplerini geçerek ceza sahasına girmesi ile sert vurduğu topu yandan auta göndermesi, Hasan Kabze'nin yaptığı güzel ortada Djalma'nın 6 pas içinde bomboş durumda iken topa dokunamaması, Djalma'nın ortaladığı topu 2 Konyasporlu futbolcunun arka arkaya ıskalaması gibi pozisyonlar Konyaspor adına olumlu ve taraftarları heyecana sürükleyen ataklar oldu ama ne yazık ki bunlardan hiç biri golle sonuçlanmadı.

Trabzon maçında Gekas'ın yokluğu belli oldu. Gekas olsaydı bu maçtaki güzel oyun kesinlikle golle süslenirdi diye düşünüyorum. Bu maç, sadece gol atmada değil pas vermede ve takımı hücuma çıkarmada da son derece etkili olan Gekas'a, Konyaspor'un ne kadar ihtiyacı olduğunu gözler önüne seren bir maç oldu.

Torku Konyaspor, Mesut Bakkal'ın gelişinden itibaren genellikle daha iyi, hücuma dayalı ve kazanmaya daha istekli futbol ortaya koyuyor. Trabzon maçı da öyle oldu. Konyaspor bu maçta da rakibinden daha üstün ve gole daha yakın taraftı ama çok kötü bir gününde yakaladığı Trabzonspor'u elinden kaçırdı.

Futbol sonuç oyunu olduğu için, ne kadar göze hoş gelen bir futbol ortaya koysanız da gol atamadığınız sürece hanenize 3 puan yazdıramıyorsunuz. İyi oyun güzel ama yeterli değil. Onun için ne yapıp edip gol atmak gerekiyor. Aşağımızdaki takımlarla arayı daha da açmaya ve rahatlamaya ihtiyacımız var.

Önümüzdeki Kayseri Erciyes maçı, Trabzon maçından çok daha önemli. Kayseri Erciyes maçına 6 puanlık bir maç denilebilir. Kayserispor'u 4-0 la geçerek ligde kalma adına büyük umuda kapılan Kayseri'nin ikinci takımı olan Erciyesspor, Konyaspor'u da geçerek rahat bir nefes almak isteyecektir.

Torku Konyaspor, Trabzonspor maçında olduğu gibi geriyi sağlama alma, orta sahayı kontrol etme ve hızlı bir şekilde hücuma çıkma özelliklerini sahaya yansıttığı takdirde Erciyesspor maçını kazanmamak için bir sebep olamaz. Konyaspor bunu başaracak güçtedir.