Nübüvvetin 10. yılında böylesi bir Ramazan ayının 10. gününde Hakk'a rücu etmişti Anneler Annesi.

Babasının adı Hüveylid, annesinin adı Fatıma idi. Baba tarafından 5. göbekte, anne tarafından 9. göbekte Efendimiz (sav) ile soyu birleşiyordu.

Miladi 595 yılında Mekke'nin en güvenilir, en temiz şahsiyeti olan "Muhammedü'l-Emin" ile evlendi. Bu evliliğin 15. yılında nübüvveti izhar edildiğinde Peygamber Efendimize (sav) iman eden ilk şahsiyet oldu. O günleri özlem ve takdirle yad eden Efendimiz (sav), "Tüm kapılar bana kapalıyken Onun kapısı açıktı. Kimseler iman etmemişken O iman etmişti" diyerek, en hayırlı kadının Hz. Hatice Validemiz olduğunu söylemiş ve bu gönül yoldaşını "Hayru'n-Nisa" olarak anmıştı.

Nübüvvetin 10. yılında -Ebu Talib ile peşpeşe- Hakk'a rücu ettiklerinde Efendimiz (sav) o yıla "Senetü'l-Hüzün" dedi. Her iki dayanağını toprağa verince Mekke'de daha fazla duramayacağını da anlamıştı.

Efendimize (sav) "Zeyneb, Ümmü Gülsüm, Rukiyye, Fatıma" adlarında dört kız evladı ve "Abdullah, Kasım" adlarında iki erkek evlat doğurmuştu.

İffetin mumla arandığı bir devirde Meryem, Firavunların çok olduğu bir zamanda Asiye, nübüvvete dostlukta Hacer misal vefa ve fedakarlık abidesiydi.

Ariflerimiz Onu hep "Aşk Makamı" olarak andılar. Üreten, geliştiren, bereketlendiren aşk...

Keza "Büyük Hatice" idi o, "Haticetü'l-Kübra" olarak bilindi.

Allah'ın rahmeti ve selamı Anneler Annesi Hz. Hatice Validemizin ve Onun sevdiklerinin üzerine olsun!

Rabb-i Rahim, O Hayrün-Nisa hürmetine bizleri Efendimizin (sav) temsil ettiği şuur ve ahlâka varis eylesin...

Saadet diyarının annesine,

İki kefeni nur olana,

Cennet hanımlarının faziletli incisine,

Hüzünle uğurlanıp,

Şerefle cennette karşılanan,

Resulullahın can zevcesine,

Selam olsun seyyitlerin anneannesi

Hatice Tahire  Kübra’ ya