Fatıma ehl-i beytten
Resulullah’ın can paresi
Hasan ve Hüseyin’in annesi
Ali’nin zühre çiçeği zevcesi
Müjdeyi vermişti kendisine
Alemlere rahmet gönderilen
Üzülme kızım can parem
Ardımdan tez yetişeceksin
Altıncı ayını doldurmuştu
Bir telaş bir hareket almıştı
Hasan ve Hüseyin’i yıkamış
Hamurunu mayalamıştı
Ali girdi içeriye
Gördü sevdiceğini bir hayli işlice
Dedi Fatıma bu hal nedir
Neden telaş ve yetişme içindesin
Dedi Fatıma Zühre çiçeği
Vaktim gelmiştir Ya Ali
Babama kavuşacağım hasretle
Ondandır bu telaşım ve acelem
Aldı Hasan ve Hüseyin’i
Dizlerine oturttu sevmeye
Ali’ye nasihat etti sessizce
Evlatlarımı kimseler üzmesin diye
Giydi gelinlik gibi bembeyaz
Kefen olacak elbisesini
Beni sen yıka Ya Ali
Kimselere etme emanet
Ya Ali defnederken beni
Kimseler görmesin dikkat et emi
Gece mümkünse olsun
Fatıma’yı kimseler görmesin
İçeri girdi Ölüm meleği
İzin istedi annemizden
Reyhan kokularıyla katından
Rab’bine götürdü misler gibi
Hasan ve Hüseyin cennet reyhanları
Girdiler annelerinin yanına
Seslendiler anne uyan diye
Fakat ses vermedi ciğerlerine
Ağlaştı reyhanlar
Yürekleri dağlandı
Akan göz yaşlarına
Yer gök ehli boyandı
Cennet-ül Baki
Bekler kıymetli misafirini
Kabristanların en faziletlisi
Cennet yurdu bahçesi
Defnedildi gece vakti
Babasına kavuştu Fatıma
Yerini bu dünyada
Kimseler dolduramaz oldu
Babasına en çok benzeyen
Fatıma-tüz Zehra
Şefaat et bizlere
Muhtacız biz sizlere.