Tekrar başa mı dönüyoruz?

Koronavirüs illeti başımızdan bir türlü gitmek bilmiyor ya da tedbiri elden bırakan bizler mi göndermek istemiyoruz!

Evlat olsa sevilmeyen bu illetle yine karşı karşıya veya yan yanayız…

Çevremde en az 10 kişi bu kovit illetine yakalandığı için evlerinde tedavi altında…

3-5 aile ise şimdilik atlatmış görünüyor ki, sokaktalar…

Hafife alınacak bir durum değil…

Bilemiyorum, ama bu “vurdumduymaz” ve “bananeci” tavrımız nedeniyle, bu illet yine çok can yakacak gibi tepemize çöreklendi…

Atamıyorsun, satamıyorsun, kapının önüne koyamıyorsun…

Gitmiyor bir türlü…

Vakalar yüzde 40 artmış…

Bunu açıklayan Sağlık Bakanı…

Bakan Koca, insanlara “tedbirli olun” çağrısında bulunmuş…

Peki tedbir alıyor muyuz?

Sanmıyorum…

Bakan istediği kadar kendini yırtsın! İnsanlar yine de bildiklerinden vazgeçmiyor!

Millet top tüfek veya ‘tatili nerede yaparızın” derdinde!

xxx

“Koronavirüs” diyorsun amcaya, “bana ne” diyor…

“Bak amca; yaşın Kemale ermiş, ölürsün” diyorsun, “bana bir şey olmaz” diyor!

Tövbe tövbe…

“Kendini düşünmüyorsun, en azından evdekileri düşün” diyorsun, “evde kimse yok, bir ben, bir de Köroğlu var” diyor…

Böyle diyen birisini sever misin, sabaha mı bırakırsın?

Biraz daha üstüne gitsen, yaşına başına bakmayan amca, kırmızı görmüş boğa gibi saldıracak…

“Sen tedbirini alıyor musun?” diye haklı bir soruyla gelebilirsiniz…

Kalabalık ortamlarda kesinlikle tedbirimi alıyorum…

Bazı duyarlı insanlar ile kovit illetine yakalanmışlar, kesinlikle tedbirlerini alıyorlar…

Dirgeni yiyen sıpa misali!

Bunu otobüslerde, dolmuşlarda, tramvaylarda görüyorum…

Önlemi duyarlı vatandaş alıyor, eyvallah…

Yeterli mi?

Bence değil…

O zaman iş daha da kötüye gitmeden, dahası  çember daralmadan “önlem” değil, kısmen de olsa “yasaklar” getirilmeli!

Yasakları savunan bir adam değilim, ama bu gibi durumlarda, yani insan hayatıyla ilgili konularda “yasaklar olmalı” diyorum…

Kimse kusura bakmasın…

Aksi taktirde sıkıntı büyüyecek…

Açıkçası tedirgin olduğum için, Koronavirüs illetine dikkat çekek istedim…

Gerisi “önlem” alacak olanlarla “yasak” getireceklere kalmış.

xxx

AŞI ÖNEMLİ

Sağlık Bakanlığı, aşı konusunda sürekli uyarıyor…

Haber bültenlerinde ya da açık oturumlarda doktorlar, yani işin uzmanları aşı konusunda ısrarcılar…

“Aşı hayat kurtarır” diyorlar…

Dolayısıyla aşılama konusunun hassasiyetini vurguluyorlar…

Hatırlatma dozunun da…

Doktorların hayatlarına kastedilen bir ülkede, yine aynı doktorlar ‘aşı olun ve hayatlarınızı kaybetmeyin’ diye yırtınıyorlar!

“Ne haliniz varsa görün” demiyorlar, “mümkün olduğunca maskenizi takın, hatırlatma dozunuzu olun, mesafelere dikkat edin” edin diyorlar…

Daha ne desinler!

100 binin üzerinde insanımızı kaybettik!

Bir 100 bin daha can kaybı olmasın istiyorsak, Allah aşkına, Peygamber aşkına, sevdikleriniz aşkına “atın ölümü arpadan olsun” zihniyetini hayatımızdan çıkartalım, dinimize ve namusumuza sahip çıkar gibi, bu meseleye sahip çıkalım…

Çok geç olmadan.