Türkiye'den 1950'den itibaren muhafazakar siyasetçiler, yöneticiler, cemaatler, kendini şeyh, hoca ilan edenler şu propagandayı yaptılar; 

Cumhuriyet'in ilk yılları tek parti döneminde camiler yıkıldı, ahır yapıldı, Kur'an okunması yasaklandı, millet dinini özgür biçimde yaşayamadı...

Bu ifadelerle bugüne kadar din ile milleti aldattılar, iktidar koltuğuna oturdular, yönetici vasfı kazandılar.

Fakat şuanda aynı düşünceye mensup insanlar camii yıkıyor ve cami yıkılmasının caiz olduğunu dile getiriyor. 

İlahiyatçı değilim ama mantık yürüttüğüm zaman cami yıkılmasının kabul edilir bir yanı yoktur. 

Hele hele yığma yapıymış, depreme dayanaksızmış, miladını doldurmuş, kentsel dönüşüm içinde yenisi yapılması gerekiyor muş... gibi ifadelerle yıkmak düpedüz milleti salak yerine koymaktır...

Camiler millet tarafından yapılır, Allah'ın evidir. Dernek, vakıf kurularak, devletten bağımsız olarak yapılır. Her hayırsever elinden geldiğince cami yaptırmaya çalışır, cami yapılmasına vesile olur. Konya, bu anlamda camilere önem veren bir ildir. Cami sayısı bakımından da ilk 5'te yer almaktadır. 

Dolayısıyla cami yapmayan, cami yapılmasına bütçe ayırmayan bir hükümetin, yerel yöneticilerin cami yıkmaya hakkı yoktur.

Yenisini yaparız, eskisini yıkarız anlayışının da kabul edilir yanı yoktur.

Ama maalesef Konya gibi bir yerde de bu tür bahanelerle cami yıkılabiliyor. 

Geçtiğimiz günlerde Meram Belediyesi, yeni belediye binasının yanındaki Et Balık Kurumu Camii'yi yıktı. 

Ne için yıktı? 

Yukarıda ifade ettiğimiz nedenlerle!

Bu nedenlere mantıklı düşünen bir insanın inanması mümkün değil. 

Caminin, Yeni Meram Belediye binasının görselliğini bozduğu için, modern bir binanın yanına yakıştıramadıkları için yıkıldığı anlaşılıyor. 

Bir anlamda modern bir binanın yanında beton ve tuğladan yapılmış camiden utanılmış!

Oysa o camiyi yapanlar utanılsın diye değil, Allah'a ibadet yapılsın diye düşündü...

Camilerin yapımında herkesin hakkı vardır. Kiminin parası vardır yardım eder kiminin parası yoktur tuğla taşır. O insanların vebalini alma pahasına sırf yenisini yaptım diye cami yıkmak da neymiş? 

Yöneticilik görselliği bozuyor diye Allah'ın evini yıkmak mıdır?

Yenisi yapılıyor diye; Avrupa'da kilise, İsrail'de sinagog, Uzak Doğu'da Budist tapınağı yıkıldığını gördünüz mü?

Yeni binanın minyatürü durumunda 1800 kişilik cami yaptım demekte ancak duruma makyaj çekmektir. 

Güneşin balçıkla sıvanmayacağını herkesin bilmesi gerekir...

Düşünüyorum da acaba bu camiyi aynı bahanelerle yıkan CHP'li bir belediye başkanı olsaydı, tepkiler ne yönde olurdu?

Ogün Konya'da infial olurdu. Bugün cami yıkan ve bu yıkımı savunan zihniyet halkı örgütler, dinsizler diye propagandaya girerdi. 

Yaşanan durum iki yüzlülükten başka bir şey değildir. Şu saatten sonra da kimse CHP'nin yaptıklarını eleştirmesin. Çünkü o dönemde de meydan, yol yapılacak gibi gerekçelerle camiler yıkılmıştı.

CHP'nin yaptıklarını yerden yere vuran ama kendileri böyle yapınca cami yıkılabilir diyenler şu saatten sonra iki yüzlüdür, dalkavuktur, namerttir!

Yazık be yazık, bir de Müslüman bir hükümet tarafından yönetiliyormuşuz! 

İsmet Paşa'nın dedi gibi: Hadi canım sende...