Yeni yılın 2. günündeyiz. Herkes gibi ben de 2015'in hastalara şifa, borçlulara ödeme kolaylığı, dertlilere deva velhasılı tüm İslâm alemine hayırlar getirmesini temenni ederim.

Ömrümüzden bir yıl daha gitti. Şöyle geriye doğru bir dönüp baktığımızda neler yaptık neler kazandık neler ektik neler biçtik kendimizi muhasebeye çekmemiz icap eder. Benim için 2014 acısıyla tatlısıyla bir şekilde iyi geçti diyebilirim. Ülke olarak birtakım nahoş olaylara, acı ve keder veren vaziyetlere gark olmuş olabiliriz. Ama unutmamalıyız ki Cenab-ı Hakk'ın takdirinin dışında şu yeryüzünde hiçbir şey cereyan etmez. Her şeyin bir sebebi ve sonucu vardır. Bir topluluğa bela inecekse de bunu kul kendisi çağırmıştır rahmet inecekse de yine Halık'ın mağfireti, hoşgörüsü ve affı vardır.

Dedim ya kendimizi muhakeme edelim. Sürekli, hayatın her anında biz kimiz, yaratılış gayemiz ne, sonumuz ne olacak vesaire iç sesimize kulak vermemiz gerekiyor. Olmuş ile ölmüşe çare yok derler. Geçen geçti, kalan kaldı. Şimdi önümüze bakma zamanı.

2015 yılında ümmetin hayrına çok şey bekliyorum. Şu Müslüman topraklardaki kan ve gözyaşı artık son bulsun, Allah'ın gazabı zulmedenlerin üzerine olsun. Haksızlığa, yolsuzluğa karışanları Allah ıslah etsin, foyalarını er ya da geç ortaya çıkarsın. Haklı her daim üstün olsun, fesatlığa, bozgunculuğa, fitneye hiçbir zaman hiçbir devirde müsaade edilmesin. İşçinin hakkı teri kurumadan iade edilsin, insanlara zulmedilmesin. Yaratan'a kulluk bilinci güçlensin, imanlarımız kuvvetlensin, Allah dinimizde anlayış nasip etsin.

Hayat mücadelesi zor. Hayat sürprizlerle dolu. Nerede ne zaman ne olacağını Allah'tan ve onun bildirdiklerinden gayri kimse bilemez. Hele ufacık bir hastalıkta dahi aciz düşen insanoğlu hiç bilemez. Ne oldum delisi olmaktan Allah'a sığınırız. Bugün iyiyiz, halimizi sıhhatimiz durumumuz iyi. Yediğimiz önümüzde yemediğimiz ise arkamızda. Peki ya yarın? Yarına çıkacağımızın garantisini kim verebilir? Allah sonumuzu hayr etsin. Şerleri def etsin.  Köşemi çok hoşuma giden bir fıkra ile noktalamak isterim. İncili Çavuş, Osmanlı elçisi olarak Fransa Kralına gönderildiğinde, elbiselerinin bazı yerlerinde yama varmış. Kral, bunları görünce dayanamayıp: - Bana senden başka gönderecek adam bulamadılar mı? diye sorunca, İncili Çavuş: - Osmanlılar, adama göre adam gönderirler, cevabını vermiş. Beni de sana göndermelerinin hikmeti bu olsa gerek.