Terör belası aylardır yüreğimizi yakıyor. Saldırıyor, patlatıyor! Ne yazık ki hemen hemen her gün acı haberler geliyor. Sadece Doğu'dan da gelmiyor artık. Türkiye'nin çeşitli illerinde yapılan saldırılar, canlarımızı aldı. Kaç şehit verdik son 1 yıl içinde? Saymaya yürek mi dayanır hiç. 

Her gün bu acı haberler yüreğimizi yakarken, “biz ne yapıyoruz peki?” diye soru soruyorum çoğu zaman. Sorular ve cevaplar da değişmiyor artık. Vicdanlara seslenerek sorulan her soruya, vicdansızca cevap veriliyor. Niye mi? Vicdanına ateş düşmeyenin, vicdanına ses vermesi düşünülemez de ondan. Nasıl yani? Şöyle; Ülkemiz zor bir süreçten geçiyor. Zamanında şımartılan, açılımlarla fırsat verilen terör belası, ülkemizi zor süreçlere soktu. Neredeyse her gün yapılan saldırılar, gelen şehit haberleri boy boy gazetelerde, televizyonlarda yer alıyor. Her defasında, her saldırıda, her şehit haberinde birlik, beraberlik mesajları ver(mi)iyoruz! Verdiğimizi zannediyoruz aslında!

Yıllardır sosyal aleme kapanan Türk milleti, bu hastalığı bütün damarlarına kadar almış gibi görünüyor. Öyle ki; büyük küçük bütün tepkiler, sosyal medya yoluyla veriliyor artık. Duygular – düşünceler sosyal medyanın dışına çıkamıyor. Dahası artık Türk milleti dolup taşamıyor! 

Özellikle bunu Konya'da -üzülerek ifade etmek gerekirse- çok güzel bir şekilde görüyoruz, yaşıyoruz. Konya'ya son 1 yılda 20'den fazla şehit geldi. Ama ne yazık ki, Konya ne şehit cenazesine katıldı ne de şehidin acısı yaşadı! Son şehit cenazesinde Polis ve Asker olmasaydı, vatandaşın katılımı yok denecek kadar azdı. Utanç verici! Sosyal medyada “başımız sağ olsun!” yazmayla, üzerine düşen sorumluluğu yerine getirdiğini zannediyor memleketimin insanı. Kızacaksa da, sövecekse de, sayacaksa da sosyal medyada iki çift kelam etti mi, o iş tamam diyor işte. Şaşırıyorum bazen. Tabiri caizse; bu şehitler 12 yıl önce gelse, etkiler ve tepkiler daha farklı olurdu. Ya şimdi? Hiçbir şey. Etkisiz ve tepkisiz! Eline bir bayrak alıp sokağa çıkacak cesareti mi yok Konyalının? Yoksa öyle bir derdi, düşüncesi mi yok? Bilemedik. Konya'nın bu duyarsız hali korkutuyor desek yeridir. Çünkü düşünceler, cevaplar vicdansızlaşmış gibi! Nemelazımcılık aldı başını gidiyor.

Bildiğiniz gibi, üç gün önce Mardin Midyat İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bomba yüklü araçla saldırı düzenlendi. Hain terör örgütü tarafından düzenlenen saldırıda 2 kadın polisimiz şehit oldu, 3 sivil hayatını kaybetti, 51 kişi de yaralandı. Şehitlerimizden birinin de hamile olduğu ortaya çıktı. Yine sosyal medyada bu konuda yazılıp çizildi. Saldırıdan sonra Midyat'ta ne oldu? Önemli olan bu. Bir taraftan saldırının yaraları sarılmaya çalışırken, diğer taraftan Midyat halkı elinde bayrakla sokağa çıktı. Hep bir ağızdan “Şehitler ölmez, vatan bölünmez” dediler. Birlik oldular, beraberce yürüdüler. İşte milli ve manevi bir duruş. İşte olması gereken de buydu. Midyat'ı tebrik etmek gerek. Konya'ya gelen onca acı habere rağmen, şehir bir türlü silkinemedi. Uyanmak için Konya'da da mı bomba patlaması lazım? Soramadan edemiyorum! İnşallah gelecek günler daha güzel olur. Allah bu milleti korusun, Allah bu milletin vicdanını, milli-manevi değerlerini elinden almasın inşallah. Saygı, sevgi ve dua ile!