Elimiz,ellerimiz hiçbir  şeye varmıyor.Gönlümüz gönüllerimiz  hiçbir şeyi  yapmak istemiyor.His  yok, hareket yok..Bir şeyler yapmak,üretmek lazım.Pasif  iyi ,aktif kötü kadar kötüdür. Pasif  iyilikten çıkıp, aktif  iyi olmak,çalışmak,paslanmamak lazım.Peki bu nasıl olacak.?

Önce bir HEDEF'imiz olmalı.Unutmayalım ki hedefi belli olmayan bir gemiye hiçbir rüzgar yardım edemez..Sonra aynı hedefe kilitlenen  GAYE İNSAN'larla ,bir çevre oluşturmak bir ve beraber olmak birlikte hareket etmek..AŞK'la ve ADANMIŞLIK  ruhuyla severek çalışmayı şiar edinmek ve  çalışmak!Ama hep çalışmak.Bir görev bir eylem yapılmak istendiğinde KİM VAR denildiğinde sağımıza ve solumuza bakmadan BEN varım diyebilmek..

İçinde yaşadığımız Toplum'a bir bakış atıp gözlemlediğimizde Toplumsal bir ATALET,Toplumsal bir YORGUNLUK içinde olduğumuzu hemen görüp,fark ederiz.

Evde anne yorgun,baba yorgun..Çocuklar yorgun.Okullarda Öğretmen yorgun Öğrenci yorgun!Camilerde İmam yorgun Cemaat yorgun!Esnaf yorgun Tüccar yorgun!Sporcular yorgun onları çalıştıran Antrenörler yorgun!İşveren yorgun İşçi yorgun!Gazeteler yorgun  Gazeteciler yorgun!Siyaset yorgun Siyasetçiler yorgun!Kısacası Millet yorgun Devlet yorgun..

 Elbette az da olsa yorgun olmayanlar da var.Ve onlar aşkla ve şevkle çalışmaya hayata tutunmaya devam ediyorlar.Ve onlar kazanıyorlar.VE EN LEYSE  Lİ'L İNSANİ  İLLA MA SEA ' ya  inananlar kazanıyor..

Oysa bütün varlıklar üzerine düşen görevi bıkmadan usanmadan yerine getirmek için çalışıyorlar..Hayvanlar,bitkiler ,yer ve  gökyüzündeki,denizlerdeki bütün varlıklar!Güneş, Ay ve yıldızlar..Hatta gözümüzle görmediğimiz Melekler..Şeytan ve Cinler!.Hepsi yaratılış amacına uygun vazifelerini yerine getiriyorlar..Yardımlaşarak yerine getiriyorlar.

Vücudumuzdaki organlar bile birbirlerine gerek sindirim gerekse dolaşım gibi sistemlerde birbirlerine yardım ediyorlar..

Sadece insanlar ATALET ve YORGUNLUK içinde.Rahatizm,Konfomizm  çağın en büyük hastalığı..Beyinlerimiz uyuşturulmuş,ellerimiz ve ayaklarımız uyuşmuş..İnançlarımız amellerimiz  dumura uğramış!Kendi kendimize iyi olmayı,yeyip içip uyumayı,pasif kalmayı yeğlemişiz..

Bizi uyandıracak bizi Aktif İyi  yapacak  o Ruh,o Heyecan o Aşk nerede .?Kimbilir belki önünde..Belki yanıbaşında..Belki içinde!Yeter ki ara ve iste!

 

HEM NALINA HEM MIHINA!!!..

                                                    AYIPLAMAYIN ..ÖĞRENİR!.

CHP Genel Başkanı sayın Ke mal  Kılıçdaroğlu  Ankara Batıkent Ergazi Mahallesi'nde  engellilere hizmet verecek  Beyaz Karanfiller Yaşam Merkezi'nin açılışında yaptığı konuşmada Hükümeti Osmanlıcı olmakla suçlayıp  OSMANLI'NIN NESİ VARDI Kİ ?diye sormuş..

Adama hemen kızmayın Dostlar..!Adam tarihini bilmiyor..Tarih okumamış..Belki de öğrenmek için soruyor!

                                             OSMANLI'NIN NESİ VARDI ?

OSMANLI'nın  nesi vardı diye soran sayın Kılıçdaroğlu'na Ankara Polatlı'dan arkadaşım sayın İLHAMİ TEKE cevap göndermiş ve örnekler vermiş;

Kızılay 154 yaşında,

Demiryolları 157 yaşında,

Jandarma  147 yaşında,

Ziraat Bankası 150  yaşında,

Polis 168 yaşında,

İtfaiye 299  yaşında

İstanbul  Üniversitesi  561  yaşında

Fenerbahçe 106, Beşiktaş 110, Galatasaray 108  yaşında,

Mustafa Kemal yaşasaydı 132 yaşında..Çünkü O da bir Osmanlı Çocuğu'ydu.Son örnek bana ait..Örnekleri çoğaltabiliriz.Ama anlayana sivrisinek SAZ..Anlamayana davul zurna AZ..Kılıçdaroğlu  İNSAF  biraz!

                                    MESUT  BAKKAL

TORKU KONYASPOR'da  Uğur Tütüneker'den  boşalan Teknik Direktörlük görevine Mesut BAKKAL getirilmiş.UĞUR Tütüneker TORKU KONYASPOR'a  bir uğur getiremedi.KORKU getirdi.

Süpermarketlerin Bakkalları silip süpürdüğü  bir  zamanda Mesut Bakkal nasıl ayakta tutabilecek ?Bakalım MESUT BAKKAL,TORKU KONYASPOR'u mesut  ve bahtiyar yapabilecek mi.?

Not:16.12.2013 tarihli Köşe yazımızda  Bengladeş Cemaati  İslami   Genel Sekreteri 

Şehit Abdulkadir Molla'nın ismi sehven İbrahim Molla olarak yazılmıştır..Düzeltir,özür dilerim.(K.B.)