Bu yazımda Hindistan ve Hindistan tarımı hakkında kısa bilgiler verdikten sonra ülkedeki çiftçi gösterilerin nedenleriyle ilgili bilgiler vermeye çalışacağım. 

Hindistan ya da resmî adıyla Hindistan Cumhuriyeti 28 tane eyalet ve birlik bölgesinden oluşan ve parlamenter demokrasi olan bir cumhuriyettir. Dünyanın en büyük yedinci coğrafi alanı ve en büyük nüfusuna sahip olan Güney Asya ülkesidir. Hindistan Cumhuriyeti, Birleşik Krallık'tan bağımsızlığını 15 Ağustos 1947'de ilân etmiştir. Ülkede resmî dilleri İngilizce ve Hintçe oluşturur, ancak 22 adet tanınmış bölgesel dil de bulunur. Hindistan nominal fiyatlarla dünyanın en büyük on ikinci ekonomisine ve satın alma gücü paritesine göre dünyanın en büyük dördüncü ekonomisine sahiptir.

Güneyinde Hint Okyanusu, batısında Umman Denizi ve doğusunda Bengal Körfezi, batısında Pakistan, kuzeydoğusunda Çin, Nepal ve Bhutan ve doğusunda Bangladeş ve Myanmar ülkeleri ile sınırı bulunmaktadır. Hindistan'ın deniz kıyısı 7.517 kilometre uzunluktadır.

Geçmişte ticaret yolları ve büyük imparatorlukların yer aldığı bölge olan Hint Yarımadası, uzun zaman ticari ve kültürel zenginliği ile bilinmektedir. Hindistan, dünyanın en önemli dinlerinden olan Hinduizm, Budizm, Jainizm ve Sihizmin doğum yeridir. Ayrıca, Zerdüştlük, Yahudilik, Hristiyanlık dinleri vardır. Hindistan'da baskın din Hinduizm olup (%75), ülke Endonezya ve Pakistan'dan sonra sayıca en kalabalık Müslüman (%14.5) nüfusa sahiptir.

İslam Hindistan’da 8. yüzyılın başlarında Arap tüccarlar aracılığıyla girdi, fakat gerçek etkinliğini 12. yüzyılda kazandı. Hindistan'ın Müslümanlaşması büyük çoğunlukla Türklerle olmuştur. İlk olarak Gaznelilerle başlayan Türk-İslam Devletleri zinciri Tuğluklular, Lodiler, Delhi Türk Sultanlığı ve son olarak Babür İmparatorluğu'yla 1858 senesinde sona ermiştir. İngilizlerin Babür devletini ortadan kaldırmasıyla Hindistan'daki 9 asırlık Türk-İslam hükümdarlığı da sona ermiştir. Türk sultanları içinde Gazneli Mahmut, Babür Şah, Ekber Şah en meşhur olanlarıdır. 17. asırda Hindistan'da yaşamış olan İmâm-ı Rabbânî Ahmed el- Farukî El Serhendi İslam'ın yayılmasında ve doğru bir şekilde yaşanmasında fazlasıyla etkili olmuştur. Yine bu dönemden önce de Türkistanlı alimlerin ve talebelerinin İslam'ın yayılmasında büyük katkıları olmuştur. Bunlardan en çok akla gelenleri Hoca Ahmed Yesevi, Muhammed Bahaüddin Nakş-ı Bend ve Abdülkadir Geylani'dir. Hinduizmin dalları olarak ortaya çıkan Budizm, Jainizm ve Sihizm’in aksine İslam’ın anlayışları, gelenekleri ve dini pratiği bu inanca mahsustur ve evrensel kardeşliği ve her şeye gücü yeten Allah’a teslimiyeti öngörür. 12. yüzyılda Müslüman akınları ve 16. ve 17. yüzyıllardaki Babürlü Türk idaresi Hindistan’da İslamiyet’in yayılışında etkili olmuştur. İslam’ın evrensel sevgi ve barışa yönelik mesajı daha sonraları tasavvuf ehlinin yardımlarıyla da yayılmıştır. Kabir ve Nanak gibi tasavvuf ehillerinin yaymış olduğu kardeşlik ruhu Hindistan’daki katı kast sisteminin çözülmesinde yardımcı olmuştur. İki inancın karşılıklı iletişimi hayatın ve kültürün her alanında Hindu ve İslami unsurların bir sentez oluşturmasını sağlamıştır. Günümüzde de 138 milyonla dünyanın 3. büyük Müslüman topluluğu Hindistan'da yaşamaktadır.

Hindistan’da, 1991'den beri uygulanan ekonomik yenilikleri nedeniyle dünyanın en hızlı büyüyen ekonomilerinden birisidir. Buna karşın yoksulluk ve kötü beslenme oranları hâlâ çok yüksek, okuryazarlık ise çok düşüktür.

Hindistan adı, eski Farsça İndus adından türetilmiştir. Bu isim İndus Irmağı ve çevresi için kullanılmış olsa da bugün ülke için kullanılmaktadır.

Dünyanın 7. büyük yüzölçümüne sahip olan Hindistan, uygun tarım şartları, verimli toprakları ve iklimi nedeniyle en büyük gıda üreticilerinden birisidir. Hindistan ucuz işgücüyle üretim maliyetleri açısından da diğer ülkelere göre rekabet avantajına sahiptir.

Hindistan, birçok yönüyle tarıma uygun olması nedeniyle her zaman tarımsal açıdan zengin bir ülke olmuştur. Hindistan'daki toprakların değişen dokusu, ekolojisi ve üretkenliği farklı ürünler üretmeye uygun hale getirmektedir. Hindistan nüfusunun yaklaşık %58'i için tarım birincil gelir kaynağıdır. Hindistan'da her beş kişiden birinin geçimini tarımdan sağlamaktadır.

Parlamenter sistemle yönetilen demokratik cumhuriyet olan Hindistan 3.287.263 km2

toprağa sahip olup 2023 yılı nüfusu 1 milyar 425 milyon 775 bin 850 kişidir. Çin ile birlikte dünya gezegeninde nüfusu 1 milyar sınırının üstündeki iki ülkeden birisi olarak önemli bir yere sahiptir.

Yüksek kaliteli ipek üretmek için ipekböcekçiliği yapılmakta ve geniş alanlarda pamuk yetiştirilmektedir. Hindistan’ın yaklaşık 1,4 milyar tonluk tarımsal üretiminin %70’ini pirinç, buğday, bakliyat, şeker kamışı, pamuk, Soya fasulyesi, Zerdeçal, Mısır ve jüt başta olmak üzere yer fıstığı, çay, tütün, kahve, baharat ve yağlı tohum, Moong (Baklagiller), Kırmızı Biber, Yerfıstığı gibi tarla bitkileri oluşturmaktadır. Tarımsal üretimde sebze (patates, domates, soğan) ve meyveler (mango) %19, süt ürünleri %10, et ve balık %1 paya sahiptir. Hindistan dünyada baharat, bakliyat, süt, çay, kaju ve jüt üretiminde birinci, şeker kamışı, buğday, pirinç, meyve/sebze, pamuk ve yağlı tohumların üretiminde ise ikinci sırada yer almaktadır. Hindistan ayrıca 512 milyonluk canlı hayvan sayısıyla dünyada ilk sırada yer bulunmaktadır.

Ülkede kavun, karpuz, kabakgiller familyasına ait acı kabak, çıkıntılı kabak, balkabağı ve diğer sebzelerdir. Bu üretkenlik oranından dolayı Hindistan'ın tarımsal emtia artık her yıl dünya gıda ticaretine katkıda bulunmaktadır. Bu üretim artışı, çiftçilerin mahsullerini daha iyi yetiştirmelerine yardımcı olan büyüyen teknoloji nedeniyle daha da artmaktadır. Hindistan’da bitkisel üretim yanında hayvancılık da önemli bir üretim koludur. Hayvansal ürünler süt, yumurta, peynir, tereyağı, lor ve diğerleri, canlı hayvandır.  Bu tarım ürünleri hem iç tüketim ve ihracatta hem de Hindistan'ın sanayi sektöründe kullanılmaktadır.

Ülkenin toplam ekili alanının yaklaşık üçte birini pirinç ekimi alanları kaplamakta olup Hindistan yerlilerinin yarısından fazlasına yiyecek sağlamakta ve nüfusun temel gıdasını pirinç oluşturmaktadır. Hindistan'ın tüm merkezi eyaletlerinde pirinç yetiştirilmektedir.

Hindistan'da pirinçten sonra en çok ekilen ikinci ürün buğdaydır. Buğday, ağırlıklı olarak. Buğday ürünleri, başta Hindistan'ın kuzeybatı bölgesi olmak üzere ülkenin çoğu yerinde temel gıda maddesini oluşturur. Buğday, ülkenin çoğu yerinde tüm yıl boyunca yetiştirilmektedir.

Özellikle sıcak havalarda kısa sürelerde büyümeleriyle bilinen İri Tahıllar veya Darılar hem yiyecek hem de yem olarak kullanılmaktadır. Bu bitkiler daha çok kurak bölgelerde yetiştirilmektedir.

Pamuk; önemli lif bitkilerinden biri olan Pamuk sadece lif üretmek için değil, bitkisel yağ ve yem hammaddesi olarak da kullanılmaktadır. Hindistan'ın tropikal veya subtropikal bölgelerinde yetiştirilmektedir.

Dünyadaki vejetaryen nüfus için zengin bir protein kaynağı baklagiller olup Hindistan'da yetiştirilen önemli bakliyatlardan bazıları yeşil bezelye, güvercin bezelyesi, mercimek vd.’dir.

Hindistan, dünyanın en büyük siyah çay üreticisi, ihracatçısı ve tüketicisi olarak bilinmekte olup Hindistan'ın 16 eyaletinde çok çeşitli çaylar yetiştirilmektedir.

Dağlık bölgelerde Kahve yetiştirilmektedir. Yer fıstığı, Hindistan'da yağ ve çerezlik olarak yetiştirilmektedir. Yer fıstığı ekimi, Hindistan'da üretilen önemli yağlı tohumların yarısını oluşturmaktadır. Hindistan, Çin'den sonra dünyanın en büyük ikinci yer fıstığı üreticisi olarak biliniyor.

Şeker kamışı Hindistan’da şeker üretimi için önemli bir bitkidir.  Asya, Avrupa'dan sonra dünyanın en büyük şeker üreticisi olarak bilinmektedir. Asya'daki bu şekerin çoğu şeker kamışından üretilmekte ve Hindistan dünyanın en çok şeker kamışı üreten ülkeleri arasında ilk sırada yer almaktadır.

Hindistan'daki şeker endüstrisi ve tekstil endüstrisi en büyük tarıma dayalı endüstri kolları olarak kabul edilmektedir.  Hindistan’ın güçlü tarımsal üretimine rağmen tarım ürünlerinin ancak %12’si işlenmektedir. Hindistan gıda ve market açısından dünyanın önemli büyük pazarıdır. Hindistan birçok tarımsal ürünün üretiminde dünyada ilk sırada yer almakla birlikte gıda işleme ve ulaşım altyapısının yetersizliği sebebiyle ürünlerin önemli bir kısmı tüketiciye ulaşmadan israf olmaktadır. Hindistan’da tarım sektörü diğer sektörler gibi büyümekte olan bir sektör olup büyümeye devam etmektedir. Büyüyen tarım sektörünün problemlerine karşı yapılmakta olan Hindistan’da çiftçi hareketlerinden bir sonraki yazımda bahsedeceğim.

Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi kurucu dekanı Prof. Dr. Mümtaz Turgut TOPBAŞ hocamızı 20.02.2024 tarihinde kaybettik, Konya tarımına ve tarım eğitimine büyük katkıları olan Değerli hocama Allah’tan rahmet, ailesi ve sevenlerine baş sağlığı dilerim.