Pazarlama, bildiğimiz üzere İşletme Bölümü içerisinde yer alan bir kavramdır. Pazarlama kelime anlamı olarak; satış, satıcı, ürün satışı gibi anlaşılsa da aslına bakarsanız daha kapsamlı bir alandır. İşin üretim aşamasından tutun da satış sonrası hizmet anlayışının organizasyonuna kadar devam eden karmaşık bir ağ sistemidir demek sanırım yanlış olmaz.
Peki, pazarlama işletme alanında kullanılmasına rağmen ekonomi ile bağlantısı nedir? Günümüz dünya ölçeğinde, ekonominin insan hayatına entegrasyonu, ekonomi pazarlaması şeklinde yapılmaktadır. Ekonomi, bir ürün mü ki pazarlamaya konu olsun? Şeklinde bir soru aklımıza gelebilir. Bence insan hayatının içerisinde yer alınması istenen her türlü konu pazarlama aracılığı ile yapılabilmektedir ve ekonominin pazarlanması da bunlardan sadece bir tanesidir.
Konuya devam edecek olursak, şunları söyleyebiliriz. Ekonominin pazarlanmaya ihtiyacı var mı? Veya soruyu şu şekilde de sorabiliriz. Ekonominin tanıtılmaya mı yoksa tutundurmaya mı ihtiyacı var? Benim fikrimi sorarsanız, ikincisi derim. Neden mi? Çünkü ekonomi, günümüz dünyasında herkesçe yeterince bilinmekte buna mukabil, sürekli gündemde tutulmaya yani tutundurmaya ihtiyacı bulunmaktadır.
Ekonominin tutundurmasından neyi anlamalıyız? Ekonominin tutundurması konusu; öncelikle bireyin ihtiyaçları, ardından, firmaların satış yapma zorunluluğu, diğer yandan, büyük firmaların uzun vadeli planları ve nihayet, dış ülkeler ile yapılan ticaret gibi nedenlerle önemlidir. Bu sebeplerin yanında siyasi nedenlerde bulunmaktadır. Ancak ekonomi siyaset ilişkisi bu şekilde bir köşe yazısının boyutlarını oldukça aşmaktadır.
Yukarıdaki dört unsuru kısaca şu şekilde açıklayabiliriz. Birincisi bireyin ihtiyacıdır. Kişinin fizyolojik ihtiyaçlarının en başında yeme, içme, barınma gelmektedir. Bu ihtiyaçlarını karşılayabilmesi için ekonomi bilgisi ve takibi önemlidir. Ekonomi ile ilgili bilgiler, bireyi birebir ilgilendirmektedir. İkincisi, firmaların satış yapma zorunluluğudur. Satış ve karlılık firmaların, en önemli önceliğidir. Bu şekilde ekonomi, yakından takip edilmesi gereken bir unsurdur. Üçüncüsü, büyük firmaların, uzun vadeli planlarıdır. Firmalar kısa vadeli planlar yaptığı gibi ileriye yönelik uzun vadeli planlarda yapmaktadır. Bu haliyle, ekonomiye ilişkin her türlü bilgi firmaların yaptığı planları çok yakından ilgilendirmektedir. Son olarak, dış ülkeler ile yapılan ticaret. Son dönem bir kez daha göstermiştir ki ülkeler arası ekonomik ilişkiler derinleştikçe özelde ülke ekonomisi ve genelde dünya ekonomisindeki gelişmelerin takibi elzem hale dönüşmüştür.
Kabaca bu ilişkileri kendi arasında düşündüğümüzde, ekonominin pazarlama açısından tutundurma fonksiyonu ehemmiyet teşkil etmektedir. Sanırım son gelişmelere paralel olarak ekonominin, neden üzerinde en çok konuşulan konuların başında geldiği meselesi açıklığa kavuşturulmuş oldu. Tabi şunu da söylemek gerekli, ekonominin önemi büyük bir gerçekliktir.
Yalnız son olarak kaçırılan bir nokta daha bulunmaktadır.
Ekonominin önemi zorunluluktan mı yoksa ihtiyaçtan mı ileri gelmektedir? Zira üretilen politikalar arasında tutarsızlıklar, önceliklerin karıştırılması, popülist düşünceler gibi bir takım algı farklılıkları görülmektedir.
Doğru tespit doğru çözümün ilk adımıdır.
Y. Doз. Dr. Bьlent Darıcı
