KARGANIN AKLI ANCAK MEZAR KAZMAĞI ÖĞRETİR
Her san'atın bir ustası vardır. Her san'at ustasından öğrenilir. Mezar kazmak basit bir san'attır ama insanoğlu onu nasıl öğrendi?
İlk insan, ilk peygamber Hazret-i Adem'le Hazret-i Havva ilk doğan oğluna Kabil ve onun ikizi olarak dünyaya gelen kızına da İklima ismini verdiler. Hazret-i Havva'nın ikinci doğumundan Habil'le kız kardeşi dünya ya geldi.
Kardeşler büyüyüp yetişince insanlığın atası Hazret-i Adem Peygamber Allah'ın emri ile Kabil'in kız kardeşi İklima'yı Habil'e, Habil'in ikizini de Kabil'e nikahlayıp evlendirmek istedi. Kabil babasına itiraz ederek:
-İklima daha güzel olduğu için onu daha çok sevdiğin Habil'e vermek istiyorsun, dedi. Hazret-i Adem:
-Allah'ın emri böyledir, inanmıyorsanız birer kurban adayınız, kimin dileği kabul edilirse İklima'yı o alsın, dedi.
Kabil çiftçilik, Habil çobanlık yapıyordu. Allah için birer kurban adadılar. Habil'in dileği kabul edilince Kabil yine itiraz etti. Kardeşine:
-Seni öldüreceğim, dedi. Kardeşi:
-Allah gerçekten kendinden korkanlarınkini kabul eder. Beni öldürmek için elini kaldırsan da ben seni öldürmek için elimi kımıldatmam. Çünkü kainatı yaratan Allah'tan korkarım. Beni öldürecek olursan kendi günahınla beraber benimkini de yüklenmiş olursun. Yerin cehennem ateşi olur. Zalimlerin cezası budur, dedi.
Kabil, kardeşinin sözlerine kulak asmadı. Gözlerini kan bürümüştü. Nefsine uydu kardeşi Habil'i öldürdü. Dünyada ilk cinayeti kadın yüzünden işledi.
Tatlı dilli, sıcak kanlı kardeşinin yerde toprak ve kanlara bulanmış cansız cesedini görünce şaşırdı. Onu omuzuna alıp koca dünyada saklayacak, suçunu gizleyecek bir yer aramağa başladı. Hayret ve dehşet içindeydi.
Kabil bu şaşkınlık içindeyken gökyüzünden bir karga gagasındaki ölü kargayla yere kondu.
Gagasındaki ölü kargayı yere koyup gaga ve ayakları ile mezar kazıcı olup ölü karga için bir çukur açarak onu içine gömdü. Üstünü toprakla örttü.
Karga, Cenab-ı Hakk'ın verdiği ilhamla Kabil'e mezar kazmağı öğretti. Kabil bunu görünce kendi kendine: Vay benim zavallı aklıma. Bir karga ilim ve fende benden yüksekte, diye hayıflandı.
Kabil, kardeşini öldürme cinayetinden sonra anne ve babası tarafından kovuldu. İklima'yı alıp uzaklaştı. Ateşe tapmağa başladı. Tevrat'a göre Hazret-i Ademin inançlı, itaatli evladı olan Şit oğulları ile savaştı. Kabil soyundan olanlara şeytanın oğulları, Şit soyundan gelenlere Rabb'in çocukları denildi.
Karganın aklı ancak ölülere mezar kazmağı öğretir. Karga peşinde uçanları ancak kabristana götürür. Akıllı ol karga gibi nefsin peşine düşme. O seni bağa değil mezarlığa, dağa götürür. Gideceksen gönül ankasının izinden git.
Gönül tarlasının bitkisi gönül sırlarını gösteren fikirlerdir.
Mecliste sözü çeken, içten dinleyen varsa hakikat bahçesinden yüz binlerce gül dererim. Toplulukta söz katili (isteksiz) bir gidi varsa gönüldeki nükteler hırsız gibi kaçarlar.
Her kalbin bir çekeni vardır, o yana yönelir. Sadık ve samimi çekişi yalanda bulamazsın.
Sığır, kasabın kendini keseceğini bilseydi onun arkasına düşüp mezbahaya gider miydi?
Bu fikri, bu pişmanlığı bırak da daha iyi bir hal, daha iyi bir dost ve iş ara. (Şerh-i Mesnevi,c.12,s.335-350)
(Yaşar Çalışkan, Kızıl Postun Eşiğinde Hz. Mevlânâ'dan Seçme Hikâyeler, Nüve Yayınları, Konya, 2008)