İlhan Hoca, sakat olan Mihalak’ın dışında en ideal kadrosunu sürdü sahaya. Ve klasik 4-2-3-1 sistemi ile başladı. Genç Hoca, oyunu iki yönlü oynama kabiliyeti olan isimleri tahtaya yazarak, dahası biraz daha savunmaya yardıma gelen oyuncuları tercih ederek F.Bahçe’yi durdurmayı planlamış. Özellikle F.Bahçe’nin çok rahat geçiş oyunlarını engellemek ve kanatlarını kapatabilmek için böyle bir futbol aklına başvurmuş. Bence de doğru bir tercih yapmış.
Fenerbahçe beklenildiği gibi, kontrollü başladı oyuna. Rakip Konyaspor olunca, tedbiri elden bırakmak istememişler belli ki. Portekizli Hoca, 3-4-3 gibi, daha doğrusu hücuma yönelik daha tehditkar bir kadro ve sistemle çıktı Konyaspor karşısına. Jorge Jesus, ilerideki Rossi, Valencia ve Emre Mor üçlüsünü, Lincoln, Arao, Salc ve Ferdi ile destekleyerek sonuca gitmeyi düşünmüş. Akan oyunda 7 oyuncu ile rakip kaleye yüklenme hesapları yapan F.Bahçeli oyunculara, Konyaspor savunma oyuncuları, birinci bölgede kale gibi durarak izin vermediler. Özellikle maçın ilk 25 dakikasında oyunu tutan ve topa daha çok sahip olan temsilcimiz Konyaspor’du. Fenerbahçe savunmasının arkasına atılan toplarda 4 defa ofsayta yakalandı yeşil beyazlı oyuncular. Mücadelenin 22. dakikasında topsuz alanda Adil’e tekme atan Valencia direk kırmızı ile takımını 10 kişi bırakınca, açıkçası 3 puan adına biraz daha umutlandık. Yeşil beyazlılar, ilk 45’te özellikle kanatları çok iyi kullandı. Sağ tarafta sol ayaklı Muriç ile sol tarafta Zymer, F.Bahçe kalesinde ciddi ciddi tehdit oldular. Daha öncede söylediğim gibi, bazı pozisyonlarda final pasları ve final vuruşları daha iyi olabilseydi, temsilcimiz soyunma odasına önde gidebilirdi. Tabii ki biraz da agresif olabilselerdi.F.Bahçe karşılaşmanın ikinci yarısına iki değişiklikle başladı.
Konyaspor ise ilk 11’ini korudu. Bu yarıda daha etkili oluruz diye düşünürken, 54. dakikada Adil ikinci sarıdan kırmızı kartla soyunma odasına gitti. İlhan Hoca, ilk hamlesini yaparak Rahmanoviç’i kenara aldı, Uğurcan’ı sahaya sürdü. Bu dakikalarda F.Bahçe biraz daha bizim birinci bölgemizde görünürken, temsilcimiz ise zaman zaman kontrataklarla da rakip kaleye gitmeye başladı. F.Bahçe savunmasının hazırlıksız yakalandığı bir pozisyonda, sahanın en etkili oyuncusu Zymer’in alda at ortasına çok nefis bir kafa vuruşuyla cevap veren Muhammet, Konyaspor’u öne geçiren golü attı.
Şık bir pozisyonla gelen golün seyir zevkinin yüksekliği bir yana, Zymer’in bu takım için ne kadar önemli bir oyuncu olduğunu gördük bir kez daha. Hocadan da bahsetmek gerekirse, oyunu doğru okumakla, galibiyetin en önemli figürlerinden birisi olarak, alkışı haketti. Her oyuncunun görev tanımının gereklerini yerine getirebilmek için azami gayreti ve saygı uyandıracak gayreti vardı sahada. Standart üstü performansları ile başta Zymer, Muhammet ve Amir olmak üzere tabii.Yok sayılamayacak teknik kadro performansı ile birlikte. Kısacası, camiada herkes isteyince net bir galibiyetle 4. Haftayı da gol yemeden tamamladı Konyaspor.
