Her şey bir ailenin otizmli evladımı bırakacak yerim olmadığı için yıllardır ameliyatımı bile olamıyorum demesiyle başladı. Sonrasında yapılan araştırmalar; otizmli bireylerin sosyal hayata entegre olmuş, yaşamsal ihtiyaçlarını bağımsız karşılayabilen, üretken, umutlu ve yaratıcı bireyler olmalarını sağlamak amacıyla hayata geçecek olan önemli işlerin başlangıç noktası olacaktı. Günümüzde doğan her 36 çocuktan 1’i otizm riskiyle dünyaya gelmekte ve otizmin görülme sıklığı gün geçtikçe artmaktadır. Otizmin bilinen tek çaresi ise erken tanı ile yoğun ve sürekli eğitimdir.  Erken yaşlarda alınan yoğun özel eğitim, otizmli bir bireyin ilerleyen yıllardaki terapi ihtiyacını azaltarak bağımsızlığını artırabilir ve sürecin mali yükünü uzun vadede hafifletebiliyor. Otizm alanında yapılan araştırmalar, otizmli evladı olan ailelerin evlatlarına nitelikli eğitim sunacak bir eğitim merkezine ihtiyaçlarının olduğunu gösterdi.  Türkiye'nin En Büyük ve En Kapsamlı Otizm Merkezi olan Selçuklu Otizmli Bireyler Eğitim Vakfı (SOBE) 7. Yaşını kutluyor. SOBE’nin 7 yıllık yolculuğunu Selçuklu Otizmli Bireyler Vakfı (SOBE) Mustafa Ak, Konya Yenigün Gazetesine anlattı. Ak, Hayalleri Gerçek Yapan Vakıf olduklarını ifade etti.

‘OTİZM KONUSUNDA REFERANS KURUM HALİNE GELDİK’

Selçuklu Otizmli Bireyler Vakfı (SOBE) Mustafa Ak, SOBE’nin bugün Türkiye’de ve yurt dışında otizm alanında bir referans kurum haline geldiklerine dikkat çekerek, “SOBE tamamen sosyal sorumluluk projesi olarak başladı. Yani ilk başlardaki düşüncelerde belki böyle bir kurum bu günleri geleceği düşünülmemişti, hesap edilmemişti. Ama iyi niyetle çıkılan bir yolda Uğur Başkan'ın da her zaman dediği gibi. Önümüze daima yeni bir güzel kapı açıldı. Ondan sonra iş, işi, proje, proje kovaladı. Bugün Türkiye’de ve yurt dışında otizm alanında bir referans kurum haline geldik. Şimdi otizm eğitim gören çocuklarda mezuniyet olayı çok az. Sirkülasyon çok az.  SOBE ‘de yapılan yatırım yani çok büyük alandaki en büyük yatırım zaten. Eğer mevcut olan kapasitemizle şu anda 360 öğrencimiz var. Bunların 195’i burslu. 405 öğrencimiz de sırada bekliyor. 30 öğrencimiz de deprem bölgesi Hatay’da. Biz kapasiteyi doldurduk deyip burada sadece eğitime devam ediyor olsaydık, belki bu yapılan 300-400 milyonluk yatırım sadece üç yüz, dört yüz çocukla sınırlı kalmış olacaktı. Bunun için biz alana başka şekilde hizmet verelim, daha geniş tabana yayılalım diye bir düşünce içine girdik.  Bu şekilde Türkiye’de 7- 8 tane şehir oldu. Yurt dışında Moğolistan, Azerbaycan’da projeler yürüttük. Onlara otizm alanında tecrübelerimizi ilettik.  Özbekistan'la görüşme halindeyiz. Kosova'dan talep geldi. Önceden kısa bir program yapmıştık Kosova'yla. Şimdi daha geniş kapsamlı bir şeye proje yürüteceğiz. Biz yurt dışındaki faaliyetlerimizle bir temele oturtalım düzenin içinde ürütelim diye TİKA'yla görüşme gerçekleştirdik. TİKA'nın bize göstereceği ülkelerde onlarla koordineli olarak daha kalıcı, daha seviyeli bir program yürütme aşamasındayız. Bunlar devletimizin de dış siyasi politikalar doğrultusunda hareket etmeyi düşündük” ifadelerini kullandı.

DEPREM BÖLGESİMDE ÖZEL ÇOCUKLARA ÖZEL EĞİTİM

Deprem bölgelerinde eğitim bekleyen otizmli çocukları da bilimsel dayanaklı özel eğitimle buluşturmak için Hatay’da eğitimlerini sürdürdüklerini söyleyen SOBE Başkanı Mustafa Ak şu ifadeleri kullandı: Şu an Defne ilçesinde bulunan konteyner kentte oluşturduğumuz sınıfımızda 30 otizmli çocuğa hizmet veriyoruz. Sağlık Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Konya Büyükşehir ve Selçuklu Belediyelerimizle de koordineli çalışıyoruz. Deprem bölgesinde eğitimlerimize depremin üçüncü haftasında başladık” dedi.

‘KONYALI HAYIRSEVERLERİMİZİN DESTEĞİNİ HER ZAMAN YANIMIZDA GÖRDÜK’

SOBE olarak Konyalı hayırseverlerin desteğini her zaman yanlarında gördüklerine dikkat çeken Başkan Ak, “Biz bu yola çıkarken ilk başta söylediğimiz bir şey vardı. Hani Konya'da hangi hayır faaliyeti yola çıktı da yarıda kaldı dedik. Hakikaten Konyalılar da bu sözün gerçekliğini bize her zaman doğruluğunu ispat ettiler. Bizim şu an burs verdiğimiz 195 öğrencimiz var ama burs bütçemiz yok. Biz kurumumuzu, tesislerimizi kapasitesi doğrultusunda ne kadar öğrenci alabiliyorsak o kadar da burs bulmaya çalışıyoruz. Talep ettiğimiz hayırseverler bu hususta bizi yalnız bırakmadılar. İlk başlarda belki SOBE'nin tanımlarını az olduğu için sıkıntı çektik.  Ama şu an yedinci yılında o sıkıntı çektiğimiz dönemlerin belki yedi sekiz katı büyüklüğüne ulaştık ama bu aşamada buna paralel olarak hayırseverlerimizin de desteği arttı. Şu an belirli bir denge içinde yürütüyoruz. Çünkü biz Sobe olarak şunun her zaman iddiası da olduk.  Hayırseverlerinin paralarını ihtiyaç sahiplerine en kısa yoldan en verimli şekilde sobe aracılığıyla iletebilir misiniz dedik. Bu şekilde olduğumuz için de bizden de hayırseverlerimizin desteği hiç eksik olmadı” ifadelerini kullandı.

‘SOBE ÜRÜNLERİ İLE OTİZME DİKKAT ÇEKİYORUZ’

Toplumda SOBE ve otizm konusunda farkındalığı artırmak adında SOBE’nin ürünleri olduğunu ifade eden Başkan Mustafa Ak, “SOBE ürünlerinin satışının aslında iki tane faydası var SOBE logolu olduğu için otizmin tanınırlığını artırıyor. Bir de SOBE için gelir kaynağı oluyor.  Konyalı hemşerilerimizin SOBE ürünleri alarak SOBE’de eğitim alan öğrencilerimize desteklerini bekliyoruz” dedi.

Gençler geleceği kodluyor
Gençler geleceği kodluyor
İçeriği Görüntüle

MUHAMMED ESAD ÇAĞLA

Muhabir: Muhammed Esad Çağla