HAKYOLUNDA HARCANAN ÖMÜRLER:15

AMR B. AS(R.A)

 

Asıl adı, Ebu Abdullah(Ebu Muhammed) Amr b. El As(el-Asi)b. Vail es sehmi el Kureyşi olup Kureyş kabilesinin Sehm koluna mensuptur. Mekke'de doğmuştur, Müslüman olmadan önce Mekke'nin ticaret ve siyaset hayatında önemli bir yeri vardır. Dış ülkelere yaptığı seyahatlerden sonra Habeş kralı Necaşi ile dost olmuş bundan dolayı Habeşistan'a hicret eden Müslümanlara sığınma hakkı tanınmayıp iade edilmeleri için Mekke'nin ileri gelenleri onu Necaşi'ye göndermişlerdir.

Ebu Süfyan başkanlığındaki ticaret kervanında bulunduğu için Bedir savaşına katılamadı. Uhud ve Hendek savaşlarında kureyş ordusunun süvari birliklerine kumandanlık yaptı. Mekke'nin fethinden önce Müslüman oldu. Amr b. As'ın askeri bir deha, siyasette kabiliyetli bilgili ve cesaretli oluşu Peygamberimizin onu Zatüsselasil seriyyesine kumandan tayin etti. Daha sonra da İslamiyeti yaymak için ve vergi toplamak üzere Umman'a gönderdi. Peygamberimiz vefat ettiği zamanda bu görevinde bulunuyordu. Rasülullah'ın vefatını öğrenir öğrenmez Medine'ye geldi. Hz. Ebu Bekir'in halifeliği için yapılan biat merasimine katıldı. Hz. Ebu Bekir'in halifeliği döneminde küçük bir birlikle Güneydoğu Filistin'e giderek orasının fethinde büyük rol oynadı. Ecnadeyn ve Yermük Savaşlarına katıldı. Hz. Ömer zamanında Filistin kesin olarak İslam hâkimiyetine girdi. Kudüs halkının Filistini Hz. Ömer'e teslim etmesinde Amr b. As'ın çok faydası olmuştur. Amvas'ta çıkan bir veba salgınından dolayı aldığı tedbirlerle İslam ordusunun toptan yok olmasını önledi. Hz. Ömer'i Mısır'ın fethedilmesi için ikna etti. 4000 kişilik bir ordu ile sınır kasabası Ferama'yı aldıktan sonra ve Zübeyr b. Avvam komutasındaki 5000 kişilik takviye birliklerin sayesinde Aynişems'te güçlü Bizans ordusunu imha ederek Babilon kalesi üzerine yürüdü. Yedi aylık bir kuşatmanın ardından bu kaleyi fethetti. Daha sonra İskenderiye'yi teslim alarak Mısır'a hâkim oldu. Amr bundan sonra da Mısır fatihi olarak anılmıştır. Amr, Mısır'da askeri faaliyetler yanında idari ve iktisadi düzenlemeler yaptı. Bayındırlık alanında da ciddi çalışmalar icra etti. Fustat şehrini kurarak kendi adıyla anılan camiyi inşa etti. Firavunların yaptırdığı eski kanalı yeniden açtırdı ve Nil Nehrinin kıyısındaki Babilon ile Kızıldeniz sahilindeki Kulzüm(Süveyş) limanını birbirine bağladı.”Halicû emiri'l mü'minin” adı verilen bu suyoluyla Halife Ömer'e yirmi gemi yükü erzak gönderdi.

Hz. Ömer yaralandığı zaman Medine'de bulunuyordu. Şuraya seçilme arzusu halife tarafından uygun görülmedi. Hz. Osman halife seçildikten sonra bir müddet daha Mısır valiliğine devam etti. Bizanslılar tarafından işgal edilen İskenderiye'yi tekrar aldı. Mali işleri yürütmek için Mısır'a tayin edilen Hz. Osman'ın sütkardeşi Abdullah b. Sa'd b. Ebu Serh ile anlaşmazlık yaşadı. Bu yüzden Mısır valiliğinden azledildi, bu sebeple çok üzüldü ve hoşnutsuzluğunu her vesilede dile getirdi. Hz. Osman'ın şehit edilmesi olayında isyan hareketlerini desteklediği söylense de bu rivayetler doğru değildir. Hatta bu olaylara karışmamak için Medine'yi üzüntü içinde terk etmiş Hz. Osman şehit olunca hıçkıra hıçkıra ağlamıştır. Hz. Ali'nin halife olmasına baştan beri karşı çıkmış yinede hadiselere karışmayıp ortalığın yatışmasını beklemiştir. Ancak Cemel vakasında Hz. Osman'ın intikamını almak için Muaviye b. Süfyan'ın saflarına katıldı ve ona büyük destek sağladı. Hz. Ali ile Muaviye arasındaki ihtilaf çözülemeyince Suriye ordusunu Hz. Ali'ye karşı savaşa hazırladı. Sıffin savaşında Şam süvari birliklerinin kumandanıydı. Savaş boyunca safların tanzimi ve mevzilerin hazırlanmasında bizzat meşgul oldu. Suriye birlikleri mağlup olmak üzereyken orduda mevcut Kur'an-ı Kerim sayfalarını mızrak uçlarına taktırarak her iki tarafında Kur'an la hükmetmeye çağırdı. Bu teklifin kabul edilmesinden sonra iki taraf birer hakem tayin etmeye karar verdiler. Hz. Ali Ebu Musa el Eşari'yi Muaviye'de Amr b. As'ı hakem seçtiler. Ezruh'ta bir araya gelen hakemler müzakereye başladılar. İyi bir politikacı olan Amr, Ebu Musa'ya hile ile Ali'yi halifelikten azlettirip Muaviye'yi halife ilan ettirmiştir. Bu olaydan sonra kendini daha güçlü hisseden Muaviye Amr Şam'a döndükten sonra halifeliğini ilan etti. Bu sırada Amr, askerleriyle birlikte Mısır'a girerek Hz. Ali'nin valisi Muhammed b. Ebu Bekir'i mağlup edip öldürttü. Bölgenin idaresini yıllar sonra Muaviye'nin valisi sıfatıyla yeniden ele aldı ve ölümüne kadar bu görevde kaldı. Cenazesi oğlu Abdullah tarafından Mısır'da defnedildi.

Arapların meşhur dört dâhisinden biri olarak kabul edilen Amr b. As, zeki, son derece cesur, iyi bir idareci idi. Onun bu yönlerini takdir eden Hz. Ömer “Amr dünyada kaldıkça hep idareci olmalıdır” demiştir. Hz. Peygamberden ve Hz. Aişe'den toplam kırk hadis rivayet etmiştir. Bunlardan bazıları Buhari ve Müslim'de yer almıştır.

 

 

 

KAYNAK: TÜRKİYE DİYANET VAKFI İSLAM ANSİKLOPEDİSİ